Elim göbeğim de kendimi aynadan incelerken ne kadar da tatlı bir görüntü olduğunu fark ettim. Yavaş yavaş kendini belli eden göbeğim adeta bana sırıtıyor bütün güzelliğini armağan ediyordu. Göbeğimi okşarken bebeğimle iletişim kurmaya çalışıyordum.
''Karnın acıktı mı bakalım?''
''Hayır mı?''
''Hmm o zaman biraz Kıvanç dayını delirtelim..'' sinsice gülümseyip elime telefonumu aldım. Bu arada göbeğimi inceliyordum.
''Efendim cazgır'' Özlemiştim bu hanzoyu...
''Benli moruk hemen ne işin varsa bırakıp yanıma gelip beni gezdiriyorsun''
''Oldu Alaska hazretleri başka bi emriniz var mı?'' sinsice güldüm.
''Gelirken yiğenine bir tane çikolata al canı çok çekmiş''
''Oy canım yeğenim başka bir şey istiyor mu sor bakim'' Kıvanç'ı kullanmak için bebeğimi kullanıyordum.
''Bide şey istiyo'' ağzımın sulandığını hissettim. ''Ay kıvanç canım baklava çekti'' gerçekten canım baklava çekmişti. ''Ay bide yanın da şeyde alsana ımm adı neydi onun...'' düşünürken bir yandan tadı damağıma iyice gelmişti. ''Tiramisu'' ağzımı şatlattım. ''Evet tiramisu nolur Kıvanç getir''
''Tamamdır cazgırım benim yiğenimin annesi benim biricik kardeşim sen istedin de ben sana hayır Alaska nov Alaska mı dedim'' Bu haline sırıtıp dolabıma yürüyüp içerisinden bol bir elbise seçtim.
''Tamam hadi hızlı ol canım çok çekti''
''En fazla 5 dakikaya oradayım'' telefonu yüzüme kapatınca mal mal sırıttım. Kıvanç bebekleri çok sevdiğinden her istediğimi yapıyordu. Yiğenimi ben büyüteceğim ona karı kız tavlamayı öğreteceğim deyip duruyordu. Ondaki bu heyecanı anlamıyordum. Hatta Evren'le benim bebeğimizi bu kadar sahipleneceğini bile düşünmüyordum. Açıkçası bu durum çok hoşuma gidiyordu. Evrenden alamadığım ilgiyi Kıvançtan alıyordum. Beni yalnız bırakmamaya çalışıyordu. Yeri geldiğinde işlerini yarıda kesip yanıma gelip benimle ilgileniyordu. Ama bu aralar onunla pek görüştüğümüz söylenemezdi. Bilmediğim nedenlerden dolayı gelemiyordu. Aklıma Evren'le kavgalı olma ihtimali geldiğinde bunu Evren'e sormuştum o ise bana işlerinin çok yoğun olduğunu bundan dolayı Kıvanç'ı göremediğini söylemişti. Bir işler karıştırıyordu Kıvanç ama hayırlısı olsun...
---
''Oy oy oy '' Kıvanç saçlarımı dağıtıp yanaklarımdan öptü. Çatalıma baklava batırıp ağzına uzattım. Hayvan gibi yediğinde bu haline gülümsedim.
''Kıvanç ya çok teşekkür ederim''ona masum masum baktım.
''Hele şu yiğenim dünyaya gelsin var ya bunların hıncını çıkaracağım senden'' sinsice sırıtıp karnımı ovaladı.
''Bir şey ister misin dayından küçük Kıvanç'' bunu deyince gülümsedim.
''Evren bu dediğini duyarsa seni öldürür'' bunu dediğimde tek kaşını kaldırıp bana bir bakış attı.
''Dayısına benzeyecek o hem fena mı olur benim gibi yakışıklı,karizmatik,seksi birine benzeyecek'' birden elini ağzına götürdü. ''Allah'ım çok yakışıklıyım kahretsin'' bu haline gülümsedim.
''Bak oğlum sen bu dayını sakın aldırma tamam mı? Sen bana benzeyeceksin''
''Allah korusun sakın dayıcım yapma öyle şeyler 1 tanesine zor katlanıyoruz 2 yi kaldıramayız'' gözlerimi kısarak ona baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALASKA
عاطفيةLise 2 başladığım bir hikaye o yüzden etrafa vereceğim görüntülü kirliliğinden dolayı özür dilerim🙈