25

3.9K 192 39
                                    

YANMAYALIMMM MIII ERRRTAAAANNNN🔥🔥🔥🔥🔥🔥

Mustafa ben uyumadan önce mutfakta acı bir kahve yapıp getirmişti. Kahve hiç sevmezdim. Ama bu sefer iyi gelmişti, bende itiraz etmeden bitirebilmiştim.
Beni tekrardan yatağa yatırdı ve yanağımdan sesli bir şekilde öpüp :

"uyu hadi çocuk. Uyu da dinlen. Yarına daha iyi hissedeceksin."

Şimdi mızmızlanma zamanı bendeydi.

"Ya hayır Mustafaa, istemiyorum ben uyumak."

" Ama uyumazsan iyileşemezsin."

Hayır Mustafam, inan şuan yaralarım umrumda değil.

"Uyumak istemiyorum dedim Mustafa yaa."

Yatağın kenarına oturdu.

"E ne yapacakmışsın o zaman çocuk?"

Beni yatırdığı yerden yavaşça doğruldum. Yatağın kenarında oturuyordu. Bende dizlerimin üstünde emekleyerek onun yanına ilerledim ve bir bacağımı onun diğer yanına atıp kucağına çıktım.

Ne yapacağımı anlayamadığından ellerini arkaya kendine destek amaçlı koydu ve beni izledi.

Hangi cesaretle yaptığımı bilmeden elimi onun önüne attım. Elimi oraya attığım an elimin üstüne elini koydu ve tuttu.

Dişlerinin arasından neredeyse tıslayarak :

"Ne yapıyorsun sen çocuk" , diye sordu.

" bu seferde buranın tadına bakmak istiyorum. Olmaz mı?"

Elimi oynatmaya başlayınca elimi sıkmaya başlamıştı. Çekmem için uyarıyordu bir nevi.

"Ceyhun, yapma. Kafan yerinde değil."

"Benim kafam gayet yerinde, o kadar kahve de içirdin Mustafam" , dedim ona yaklaşarak.

Dudaklarımı dudaklarına bastırdım ve o da sanki bu anı bekliyormuş gibi iki elini de kalçama koyup beni öpmeye başladı.

Ya o çok hızlı öpüyordu ya da ben hızına yetişemiyordum. Sürekli alt dudağımı emip duruyordu. Ama bu öyle iştahlı bir emmeydi ki, sanırsın karnını doyurmaya çalışıyor gibiydi.

Bende elimin onun ensesine atmıştım. Oradaki küçük saçlarıyla oynayıp kendimi oyalıyordum. Arada benim dudağımı ısırınca bende farkında olmadan saçını çekiyordum. Bir kere daha bunu yaptığımda dişlerinin arasına alt dudağımı aldı ve hafif çekti.

Dişlerinin arasında hala dudağım varken gözlerime baktı. Dişlerinin baskısını bir anda arttırıp dudağımı ısırmasıyla kendimi geri çektim ve bir elimle omzuna vurdum.

"Ah! Acıdı. Ne yapıyorsun hayvan?"

Bana yandan bir gülümseme gönderip :

"Gerçekten uyanık mısın onu kontrol etmek istedim" dedi.

Birde bunu gülerek söylüyor. İki kere vuracaksın o ağzına. Görecek...

Elimi şakadan havaya kaldırıp kaşımla elimi işaret ettim :

"Birdaha yaparsan geliyor beş kardeş haberin olsun" .

Kafasını öne eğip güldü. Daha sonra kendi elini kaldırıp benim havadaki elimi tuttu ve indirdi. Diğer elini de dudağıma getirip okşadı. Son sözümden dolayı aralık duran dudaklarıma bakıp :

"Çok konuşuyorsun ama bir o kadar da tatlı konuşuyorsun çocuk" , dedi.

Ben çok mu konuşuyordum? Yani konuşuyor olabilirim. Ama şunu unutma yiğidim, suskunluğum canına okur.

Mahalle Abisi [b×b] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin