0.1

25.1K 597 280
                                    


Sunum
                    Sunumm
                                      Sunummmm

Allah Allah kimee

                KARABİBERİMEEE

Eheheh. Nasıl giriş ama. Neysee herkese selamlaaaar.

İyisiniz umarım. Çok tutmayayım.

Oy ve yorum yapmayı unutmayın.

İyi okumalar..

⚠️⚠️⚠️⚠️⚠️⚠️⚠️

Mardin

Güneş en tepede tüm ısısını bu memlekete yayarcasına duruyordu sanki. Baharın demleriydi ama sıcaktı yine de.Taşı toprağı sıcaktan kavrulmuş öyle ki yalın ayak basmaya cesaret edemezdi kimse. Bir umut akşamın çökmesini bekleyen insanlar evlerinden çıkmamış ya uyukluyor ya da televizyona bakıyordu. Güneş doğmadan evvel tekrar tekrar temizlenen tarlaların bıraktığı yorgunluğun üzerine bu öğlen sıcağı çok fazla geliyordu artık.

İnsanlar sıcağına alıştığı kadar sıcağa söylenmeye de alışmıştı buralarda. Güzel memleketti. İnsanları da kendi gibi sıcaktı buraların. Lâkin bazen bazı insanları da buzdan soğuk olabiliyordu. Nitekim Şifa'nın ailesi de bazen buzdan soğuk olan o insanlardandı işte.

Bu sıcağa rağmen soğuk rüzgarlar esen evin içinden yine sesler yükselmeye başlamıştı.

•~•~•

"Ben evlenmem ana!"

Elimdeki özenle işlenmiş yastığı sinirle yumruklarken aynı zamanda sakinleşmem için uyaran annem ile konuşmaya çalışıyordum. Daha doğrusu ben bağırıyorken o beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

"Kızım o yastığı bırak hele öyle konuşak"

Son kez ordan oraya çarpıp fırlattım yastığı. Derin soluklar alırken annem telaşla yastıgına koşup hasar var mı diye incelemeye başladı. Onu izlerken öfkeden dolan gözlerimi silip burnumu çektim.

"Hani erken evlenmeyecektim ben?"diye sordum çatlayan sesimle. Ağlamaktan nefret ediyordum ama en çok da bunu yapıyordum. Burnumu çekip iç çektim aynı zamanda.

"Kızım benim, evlenmeyecen sen. Ben bırakmam. Merak etme sen"deyip beni sakinleştirmeye çalışan annem ile daha çok ağladım. Ne yapabilirdi ki? Karşı çıksa daha beter olurdu her şey.

"Abilerim babamın aklına girdi bi kere! Verecek beni! Hem de 32 yaşında olan bi adama!"

"Kuzum yok yok. Ben izin vermem. Abilerin de heç bi şey deyemez."deyip kollarını bedenime sarıp göğsüne çekti beni. Burnumu çekip sarıldım ben de ona. Bir süre iç çeke çeke ağladım. Nereden geldi bunlar başıma,kimin ahını aldım hiç bilmiyorum. Tek bildiğim üç gün evvel babamın gelip beni başka aşiretten biriyle evlendireceğini söylemesi oldu. Üstelik bu kişi de Ateş abi idi. Benden kaç yaş büyük adam. Allah aşkına nasıl evlenirim ben! Yani ben buna hazır değilim ki. Hem geçen gün kızlar çeşmenin orada konuşurken evlilikle ilgili bi şeyler de anlattılar. Ben yapamam ki. Çok korkunç şeyler dediler. Yani...tövbeler olsun ya! Bi şeyler yapmam lazım. Böyle ağlayarak hiçbir şey elde edemem. Üstelik ağlamam vazgeçirmez babamı. Ne yapsam?

Düşüncele dalmış bir plan yapmaya çalışırken annemin sesini duydum.

"Sencer de iki üç güne gidiymiş buradan. İmtihanı varmış"

"Sencer mi? Nereye gidiyo? Ne imtihanı?"

"Kız bunun okulu yoktur? Gidiyor Ankara'ya, imtihanı varmış. Sen tabi bilmezsin"dedi ve aramıza mesafe açıp öyle oturdu. "Sen daha liseyi bitirmedin ki. Sen ne bilecen yüksek okul nedir"deyip kınayarak konuşan annem ile göz devirdim. Yine bu mesele.

Kız Kaçıran |Askeri Texting|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin