Eleanor: Sorunun nedir?
Eleanor: Neden bana yazdın?
Armin: Seni seviyorum.
Eleanor: Eros'un okları önceki mesajlardan anladığım kadarıyla münasip bir yerine girmiş onu anladım.
Eleanor: Ama bu durum ile ilgilenmiyorum.
Armin: Ayyaş değilim, eğe...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Babama döndüğümde gözlerimi kısmış benim bakışlarımı fark eden babam bana doğru dönmüştü.
"Efendim kızım?"
"Sen beni İkizler, Giray denen kişi ve Armin'in kaldığı yere mi götürüyorsun?" bu sözümle gülmeye başladığında koluna hafifçe vurmuştum.
"Hemen ispiyonladı mı?"
"Ya baba, ben uzak durmak istedikçe sen-"
"Ben can sağlığını düşünüyorum, güzel kızımın peşinde dolanan ayyaş ve madde bağımlısı birçok kişi olduğunu biliyorum. Tamam, kendini korursun bunun farkındayım." saçlarımı hafifçe sevmeye başladığında konuşmaya devam etmişti. "Ama iki üç adam seni sıkıştırırsa karşı çıkamazsın Elenor. Her ne kadar karşı çıksan da bir erkeğin fiziksel gücüyle senin fiziksel gücün asla eşit olamaz. Bunu kuruntu yaptığım için söylemiyorum bu bilimsel bir gerçek."
Onunla uğraşmak istemediğim için başımı çevirerek arabadan dışarıyı izlemeye başlamıştım.
Araba bir binanın önünde durduğunda şoför kapımı açmak istediği an onu engellemek adına arabadan inmişbu sefer babamın kapısını açmıştı.
Babam beş katlı beyaz renkli eski mimariyi gösterdiğinde "Bina eski ama yapılandırması var, yani çelik gibi sağlam bir bina güzel kızım." dediğinde binayı sessizce incelemiş ardından onu başımla onayladığımda binaya girmek için büyük çiçek desenli siyah demir kapının önüne geçtiğimizde kapıda herhangi bir zil göremediğim an şaşırmıştım.
Babam"Burası çok kalabalık biliyorsun, çocuklar binaya ses yalıtımı yaptırdı ancak bu sefer zile basıp kaçan çok insan vardı. Giray en sonunda sinirlenip zili söktürdü, binaya girmek isteyen ya şifreyle giriyor ya da daire sakinlerinden birinin evden şifreyi girmesiyle kapı açılıyor."
Onu başımla onayladığımda babam uyarmıştı. "Şifreyi dört kez üst üste yanlış girdiğin an sistem parmak izini algılıyor ve daha sonrası için seni sistemden atıyor. Yani dört kez üst üste yanlış girersen bir daha eve giremezsin, ikizlerin veya Giray'ın sistemi evden kapatması gerekir."
"Allah aşkına ne bu?" diyerek yüzümü buruşturduğumda babam gülerek anlatmaya devam etmişti.
"Kapı şifreyi girsen bile herhangi bir daire sakininin parmak izini almazsa tüm binadaki dairelere tek kullanımlık bir şifre gönderiyor ve daire sakini şifreyi onaylarsa gelen misafir o şifreyle giriyor. Yani bu eve girmek o kadar kolay değil ufaklık."
"Baba, peşimde seri katil yok."
"Tabii ki yok ama Giray ve Arınç işleri gereği güvende olmak zorundalar."
"Ne iş yapıyorlar ki?"
"İkisi de kick boksta Türkiye ve dünya çapında şampiyon. Arada bir kafes dövüşü de yaparlar, tabii kimse girmeye cesaret edemiyor ama rakipleri onları çok sıkıntıya sokabiliyor."
