40

4.8K 328 66
                                    



"Hoşgeldin"

Hala kapıda bekliyordu.

"Hoşbuldum. Alin sabah bana buraya geleceğini söyledi. Hem sana hoşgeldin demek için hemde üçümüz birlikte zaman geçiririz diye düşündüm. Bulutu da çağırırız. Tabi müsaitseniz"

"Alin gelmedi. Yani ben Bulutla zaman geçirsin istedim."

"Ben gidiyim o zaman. Sende tekrar hoşgeldin."

Bir şey dememi bile beklemeden arkasını dönüp gidecekken onu durdurmak istemiştim. Gitmesin istiyordum. Özlemiştim.

"O kadar gelmişsin-"

Yutkunmuştum. Evlerimiz uzak değildi ama cidden o kadar gelmişti.

"İçeri gel."

Yüzünü tekrar bana dönmüştü. Kararsız gibi duruyordu. Aramızda ki soğukluğu hissetmemek elde değildi. 1 ay öncesine kadar aramızda bu kadar soğuklukta yoktu. Ege sanki benden kaçıyordu. En istemediğim şey duygularımı anlamasıydı.

"Müsaitsen bi kahve içerim"

Kafamı salladığımda kapıya yaklaşmıştı.

"Kendin yaparsan içersin"

İçeri girdiğinde kapıyı kapatırken mırıldanmıştım ama duymuştu. Hoş zaten duysun diye söylemiştim.
Kalbimin onu her gördüğünde ki hızlı atışına alışmıştım. Ege çoktan içeri girmiş oturuyordu büyük ihtimalle. Benimde gözüm yandaki aynaya takılmıştı. TİPİMİ GÖRÜNCE İÇİMDEN KENDİME SÖVMÜŞTÜM. MAL GİBİYDİM. Ege'yi görünce üzerimde ne olduğunu bile unutmuştum. Barbieli pijamalarım ve dağınık topuzum... Saçımı düzeltmeye çalışırken fazla zaman harcadığımı düşünüp boşvermiştim. Görmüştü zaten. Artık düzeltsem de zamanı geriye alamayacaktık.

Odaya girdiğimde oturmuş telefonu ile uğraştığını görmüştüm. Benim girdiğimi farkedince telefonunu kapatmış bana bakmıştı. Ne konuşacaktık biz. Ben ona abi mi demeliydim yine.

1.5 ay önce

Yine Egenin kafesinde oturuyorduk. Alin Kaan ile şakalaşırken bende Ege ile uğraşıyordum. Çünkü eğlenceliydi ve çok tatlıydı.

Saçımı düzeltip Egeye baktım. Pür dikkat bana bakıyordu. Konumuza devam etmek için güldüm.

"Kafesi batınca Ege"

Gözleri gözlerimdeyken heyecanlanmamak elde değildi. Değişik bakıyordu.

"Bana abi desene sen"

Ağzından çıkan cümle kalbimi yaralamıştı. Çok ciddiydi. Şaşırmıştım. Şu zaman kadar hiç böyle bir şey dememişti.

"Ne?"

İstemsiz çıkan ne sesimle Alin ve Kaan da bize dikkat kesilmişti.

"Abi de işte. Abinim ben senin. Aramızda koskoca 2 yaş var."

Ne olsun istiyordu. Alin de ona abi demiyordu. Yıllardır biz onlara abi demiyorduk. Yeni mi gelmişti aklına.

"Kardeşimsin kızım sen benim. Abi de bana"

Kardeşimsin kızım sen benim. Keşke yerin dibine girseydim ama bu cümleyi duymasaydım. Keşke yok olsaydım tam şuan. Gözlerim dolarken Alin konuya girmişti.

"Bende demiyorum Ege. Çok takılacak şey değil bunlar. Yani yıllardır böyle."

Ege omuz silkmişti. Bende titreyen sesimle konuşmak istedim ama boğazıma oturan yumru buna izin vermedi. Yutkundum. Defalarca. Kendimi hafif topladığımda sesim çıkmıştı.

Futbol /texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin