17🎈Bana Süt Isıtır Mısın?

2.7K 238 45
                                    

benim yine taslakta bölümüm kalmadı yaw

17| Bana Süt Isıtır Mısın?

2 Hafta Sonra

O pazar gecesinin üzerinden iki hafta geçmişti. Ve bu süreç boyunca Eymen'le hiç özel bir an yaşamamıştık çünkü o çok yoğundu. Şakasız gerçekten gece gündüz çalışıyordu. Her günü mesaiyle, doğru düzgün yemek bile yiyemeden geçiyordu. Onunla beraber bizde mesaiye kaldığımız için yorgun oluyor ve malikaneye gider gitmez uyuyorduk.

Ayrıca dün izin günüm olduğu için eve gitmiştim. Çocuklarla eskisi gibi zaman geçirirken, tüm gece Meriç'e trip atmıştım. Gürcan'ın ayıplar bakışları altında zor anlar yaşamış olsam da geri adım atmamış sonuna kadar trip demiştim. Meriç'te bana kul köpek ayakları çekmiş, çay kek yastık kumanda gibi işlerime koşmuştu. Arkadaşıma kızmıyordum ama biraz süründürmekten zarar gelmezdi. Hem Mehmet bana onların henüz sevgili olmadıklarını, Gürcan'ın naz yaptığını söylemişti. İçten içe bu durum hoşuma gitse de sevgili olmaları beni rahatsız etmezdi.

Bu Sabah yeniden malikaneye dönünce artık mesai olmayacağını öğrenip rahatlamıştım. Yine de Eymen kahvaltıdan sonra yok olmuş odasında çalışmaya vermişti kendini.

Telefonumun ekranından saate baktım. 23.58. Ekranı kapatıp telefonu eşofmanımın cebine attım. Bahçede hava alıyordum ve burada sigara içip gökyüzünü izlemek bana keyif verdiğinden neredeyse her gece buraya geliyordum. Benim burada çok takıldığımı gören diğerleri, arada bir yanıma uğruyor laflıyorlardı. Genel olarak iyi bir iş ortamına ve iş arkadaşlarına sahiptim yani.

Yaktığım sigaramdan derin bir nefes çekip havaya üfledim. Bu gece yıldızlar yoktu ne yazık ki.

"Hazar." İsmimi duymamla arkama dönüp balkonun kapısından bana bakan bedenle göz göze geldim.

"Buyurun Eymen Bey?" dedim sigaramı söndürürken.

Gözlerini kaçırıp "Bana süt ısıtır mısın?" dedi. Bu beklemediğim soru karşısında şaşırdığım için birkaç saniye cevap veremeyip öylece yüzüne baktım. "Yani hazırlamak zorunda değilsin, nasıl yapacağımı söylesen de olur. Şey daha önce hiç yapmadım da... Sen o gece yapınca, hoşuma gitmişti."

Süt ısıtmak öğretilecek bir şey değildi ki.

Yüzümdeki şaşkın ifadeyi silip gülümsedim. "Tabi ki ısıtırım Eymen Bey. Hoşunuza gitmiş olması beni mutlu eder." dedim.

Beraber mutfağa girmemizle o yüksek sandalyeye oturup bana döndü, bende buzdolabından çıkardığım sütü cezveye döküp kısık ateşe bıraktım. Kalçamı tezgaha yaslayıp ilginç bir şeymiş gibi ocaktaki sütü izleyen Eymen'e baktım.

"Yine uyumamışsınız."

Gözlerini ocaktan çekip mavilerime dikti. "Sende uyumamışsın."

Gülümseyip "Hava alıyordum." dedim.

"Bir şeyler düşünüyor gibiydin." diye mırıldandı.

Başımı sallayıp onayladım. "En yakın arkadaşımla kardeşimi öpüşürken yakaladım."

Gözlerini iri iri açıp "Mehmet'i mi?" dedi istemeden çıkan yüksek sesiyle.

Küçük bir kahkaha atıp başımı iki yana salladım. "Hayır büyük olanı."

Rahatlamış gibi arkasına yaslanıp "Kaç yaşında o?" dedi.

"18. Meriç'te benimle yaşıt 22 yani."

Alt dudağını ıslatıp "Bence yaş farkı öyle çok değil gibi. Senin için sorun mu?" dedi.

Isınan sütü bardağa boşaltıp "Hayır sorun yaş değil. Sadece kardeşimin daha önce hiç sevgilisi olmadı. Ve Meriç şimdiye kadar hetero olduğunu düşünüyordu, bana kalırsa önce erkeklerden hoşlanıp hoşlanmadığına emin olmalı..." bardağı Eymen'e uzatıp devam ettim "...kardeşimi üzmesinden korkuyorum."

Sütünden bir yudum alıp "Ama ya düşündüğünün aksine ikisi çok güzel bir ilişki yaşarsa?" dedi.

"O da olabilir..." diye mırıldandım "...ama olmayabilir de. Bilmiyorum, bu konu can sıkıcı."

"Kardeşinin yöneliminden emin miyiz peki?" demesiyle başımı yerden kaldırıp yeniden gözlerimizi buluşturdum.

"Eminiz. Gürcan liseye başladığında sınıfındaki bir çocuktan hoşlanıyordu."

Hızlıca içtiği sütünden son yudumunu alıp bardağı geri uzattı. Ben bardağı tezgaha koyarken "O zaman onları kendi kararlarını vermeleri için rahat bırakmaktan başka çaren yok Hazar." dedi.

Haklı olduğunu söylemeyi düşünüyordum ki dudağının üstünde kalan sütleri görünce güldüm. "Dudağınız."

Diliyle dudağını yoklamasına rağmen sütleri temizleyememesi çok komikti. Gülerek yaklaşıp dudağının üzerinde baş parmağımı gezdirip sütleri sildim.

Aramızdaki yakınlığı fark edince gülmeyi kesip, süt kalmamasına rağmen parmağımı ince dudağın üzerinde gezdirmeye devam ettim.

O da sessizleşmişti.

Aralık dudaklarının arasından dilini çıkartıp yavaşça parmağıma değdirdi. Gözleri gözlerimden ayrılmadan dili parmağıma sürtündü.

Tahrik oluyordum.

"Böyle yaparsanız..." diye fısıldadım dudaklarına doğru "...sizi..."

Dilini parmağımdan çekip aynı şekilde fısıldadı. "Belki yapmalısındır."

"Ama-" sözümü tamamlamama izin vermeden dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Bu anı bekliyormuşçasına alt dudağını dudaklarımın arasına alıp emmeye başladım. Belini kırıp ellerini yanaklarıma yerleştirdi. Boşta kalan ellerimden birini beline diğerini bacağının altına yerleştirip okşayarak öptüm dudaklarını.

Kaç zamandır bu anı bekliyordum?

Ve neden beklediğimden çok daha mükemmeldi?

Dilimi aralık dudaklarından içeri yollamak üzereyken durdurdum kendimi. İstemeden de olsa ayrıldım dudaklarından "Eymen Bey... bu..."

Ben başka bir şey diyemezken o ıslanmış dudağımı parmak ucuyla silip sandalyesinden indi. "İyi geceler Hazar." dedi ve benim bir şey dememi beklemeden mutfaktan çıktı.

Arkasından bakakalmıştım. "Eymen bu..." Beklemediğim kadar iyi ve beklemediğim kadar tuhaf hissettirdi.

Ama neden?

Neden içimde bir sıkıntı var o öpücük bu kadar güzelken?

.

kiss geldi ama ben bu bölümü kötü bi ruh halinde sıkıla sıkıla yazdığım icin güzel olmadı tabi ki

neyse ne demisler olmusla ölmüse care yok hadi yallah

Say Yes To Me | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin