Prenses Annabel (gxg +18)

Yeniden

Bölüm şarkısı: Patron - En Güzel Kızlar Patron Dinler (remix)

Üst üste bölüm atıp aniden ortalıktan kaybolmam peki? Ksdjjdjdj Geldim tekrardan bakalım kaç gün sonra piyasaya dönerim?? Kdjdjd

👑

Kalçamın hemen altında biten eteğin piyesinin düzgün olduğunu kendime ikna ettikten sonra dudağıma kırmızı ruju güzelce ve taşırmadan sürdükten sonra aynadaki yansımama beğeniyle baktım.

"Güzel kızım be." Diye kendime iltifat ettim.

Arkamda birinin iç çektiğini duydum. "Öylesin bebeğim." Lily yine haber vermeden evime gelmiş üstelik ne ara arkamda beni izlediğinin farkına dahi varmamıştım.

"Evime geldiğine göre partiden haberin var?"

Yanıma gelip açık bıraktığım saçımı omzumun arkasına attı. Rengârenk eyeliner çekmişti gözlerinin üzerine. İtiraf etmeliydim ki aşırı yakışmıştı. "Elbette var, ben de geleceğim kavalyen olarak."

Sırıttım. "Kavalyeye ihtiyacım yok bebeğim."

"Bana bebeğim dedin ya bir yakınlaştık seninle."

Gözlerimi devirdim. "Yine yavşama seansın başladı senin ha?"

Alt dudağını dişleriyle ezip bana baygınca baktı. "Sana her saniye yavşayabilirim bebeğim."

"Almayayım canım." Dedikten sonra eyelinerin de bana yakışacağını düşünüp makyaj masamdaki beyaz parıltılı eyelineri elime alıp Lily'e uzattım. "Bana da çekebilir misin?"

"Sana sadece muamele çekebilirim canım." Dişlerini gösterip kahkaha atarken sinirlerim bozulmuşçasına ben de güldüm.

"Hadi uzatma da çek şu eyelineri." Dediğimi yapıp yaklaşık beş dakika sonra jilet gibi eyeliner çekmişti gözlerime. "Vaov, baya iyisin bu işte Lily."

"Ah bebeğim bir bilsen daha ne gibi işlerde çok iyiyim ama bana hiç şans vermiyorsun. Bir kez tadını damağımda bırakıp terk ettin beni."

Üstüme ince bir hırka alıp kolundan tutup beraberimde odadan çıkardım. "Kes çeneni Lily annemin duymasını istemiyorum şu söylediklerini. Hadi gidelim şu lanet partiye."

Partinin olduğu mekâna taksiyle gidip ücretini ortaklaşa ödedikten sonra mekâna girişimizi yaptık. Neon ışıkların hâkim olduğu yerde etrafı kolaçan ederken görmek istediğim tek kişiyi aradım.

"Hoşlandığım kızı tekrardan sevgilisiyle buluşsun diye mi hazırladım ben?" dedi Lily sahteden ağlamaklı bir sesle.

"Boş boş konuşma da kendimize eğlenecek bir yer arayalım. Baksana her yer kapılmış." Kendimize uygun bir yer ararken DJ kabinine çıkan Tolga'yı görmemle ufak bir şaşkınlık yaşadım. "Bu çocuk DJ'lik de mi yapıyor amına koyayım?"

Lily de benim baktığım yere baktı. "Benim amıma koyabilirsin bu arada fakat asıl soru; bu çocuk kim?"

Ağzımın kenarıyla istemeyerek "Ann'in beni aldattığı çocuk Tolga." Dedim.

"Çocuk yakışıklıymış hem havalı da duruyor orada. Lezbiyen olabilirim ama onunla şu an o kabinde seks yapmak isterdim."

"Senin hayat felsefen düzüşmek üzere mi Lİly?"

"Bu hayatta tek zevk aldığım hobimi hayat felsefem yaptığım doğrudur."

"Şaşırmadım."

Annabel'i ararken partide tek başında prenses tacı olan kızı görmemle içimde bir mutluluk oluştu. Sonunda bulmuştum onu. DJ kabinin önünde Tolga'yı izliyordu. Damarımda kıskançlık aktığını hissedince yumruğumu sıktım.

"Gençler size kendi ülkemde meşhur olan bir rapçinin şarkısını açacağım. Rapçinin ismi Patron, şarkının adı da En Güzel Kızlar Patron Dinler. Bu şarkıyı Prenses Annabel'e ithaf ediyorum." Dedikten sonra şarkıyı açtı, Türkçe dilinde olduğu için hiçbir şey anlamamıştım. Prenses'in yüzünde şaşkınlık oluşurken herkesin gözü onun üstündeydi. Telefonumu elime alıp arama motoruna şarkının sözlerini İngilizce bulup okumaya başladım.

Look at that beautiful face

Look at that smile, those lip

I'm trapped for you, keep far from my far

Ey, this side isn't ugly don't be crazy

She takes picture with me

Şu güzelim surata bak

Şu gülüşe, dudağa bak

Tutsağım tuzağına, uzak kal uzağıma

Ey, çirkin değil o taraf delirme

Çekilir fotoğraf benimle

Come to my lodge if you want, don't hesitate

I pay the bills

Look at that posture

I would choke up

If I skip once

İstersen gelirsin locama, çekinme

Öderim fatura gelince

Şu endama duruşa bak

Heyecandan konuşamam

Atlarsam olur olmaz

Şarkının sözlerini okurken öfkelenmiştim. Kimse sözleri anlamasa da ben okuduğum üzere anlamış, sinir küpü olmuştum. Tolga şarkıyı söyleyip eğlenirken gözlerini Annabel'den alamıyordu. Kısa bir an gözleri benimle buluşup alayla güldü. Ona orta parmağımı kaldırmadan edemedim. Lanet olasıca Tolga öyle bir jest yapmıştı ki kıskançlıktan kafamdan duman çıkacaktı. Ann da anlamadığı için öylece durup dans dahi etmiyordu. Bu soktuğum küskünlüğe son vermek istiyordum. Adımlarımı atacağım sıra kolumda bir el hissettim.

"Tekrardan o hatayı yapma Hazel, çok pişman olacaksın sonra."

Dişlerimin arasından "Sen karışma Lily ben ne yaptığımı biliyorum bırak kolumu." Kolumu elinden kurtarıp özgürlüğüm olan Prenses'imin yanına doğru koştum. Arkadan beline kollarımı dolayıp sevdiğim kokusunu içime çekerken bedeninin kaskatı kesildiğini gördüm. Bedenine yılan gibi sarılan kollarımı gevşetip arkasına döndü. O gözlerimin içine bakarken zaman durdu benim için. Kimsenin ne konuştuğu, ne düşündüğü umurumda değildi. Tek umurumda olan yeniden birbirine tutunan gözlerimiz ve dudaklarımız. Tadını dudaklarıma bırakan ilk o oldu. Kendime bastırıp onu öperken yavaşça gözlerimi açıp Tolga'nın dumura uğrayan ifadesini neon ışıklarının arasında dahi seçebilmiştim.

Yeniden Annabel'i kollarımın arasına almıştım sonunda.

👑

Hazel ve Ann'in barışması hakkında düşünceleriniz?

Diğer bölümde hot sahnemiz olsun mu? sfkshfh

Peki Lily'e üzülenler var mı?

Tolga'nın Patron'un şarkısını açıp Annabel'e ithaf etmesi peki? Bence güzel sahneydi.