Lily'i tanımak

1K 17 7
                                    

Bölüm şarkısı: Lana Del Rey - Say Yes To Heaven

👑

Aynadan yüzünü izledi Lily. Kuzenine benzeyen yüzü, her kızın istediği estetikli suratına bakarken herkesin aksine kendisini güzel bulmuyordu. Annabel kadar alımlı değildi, bakımlı da değildi. Kuzeninin namı kendi eyaletine kadar yayılırken onunla aynı ortama girse herkesin gözü ilk onun üzerinde olurdu.

Hazel'i ciddi anlamda beğenmişti fakat yine onu şaşırtmayan bir şey olmuştu; Annabel'e aşıktı. Ann'in yanında hayatı bir sıfır geride başlamaya alışmıştı genç kız. Kendi okulunda kuzeninin giymediği markalı kıyafetleri havasını atarken sahte mutluluğunu sergilerdi mesela. Ama kimse o yüzündeki gülümsemesinin sahte olduğunu bilmezdi aksine herkes onu dertsiz tasasız zannederdi. Onun mutluluğunu çalanın kuzeninin babası olduğunu da kimse bilmezdi. Annesine anlattığında bile inanamamıştı ki kaldı ki Annabel'e, teyzesine anlatsa yine inanmazlardı. Elindeki kayıtları gösterse bile hep bir şüphe kalacaktı içlerinde. Bu yüzden o kayıtları hiçbir zaman mahkemeye vermemişti, kullanmıştı Bay Vance'nin aleyhine. Madem itibarını düşünüyordu o zaman elini cebine atmalıydı.

"İçkini neden içmiyorsun?" diye sordu yanında kafası kıyak olan Tolga. Bu çocuk her ne kadar piç olsa da muhabbeti ve eğlence anlayışı sarıyordu.

Bir yudum aldı içkisinden genç kız. "Ağır geldi biraz bu yüzden yavaş yudumluyorum."

Tolga kolunu genç kızın omzuna koyarken sallanan elini kızın sol göğsünün üzerinde gezdirdi. "Bu muhteşem göğüslerde dilimi gezdirmek istiyorum."

"Şu an kafam güzel değil, biraz daha içeyim boş odalardan birine gireriz."

Kahkaha attı Tolga. "Bebeğim senin ne istediğin benim için önemli mi sence? Sadece seninle takılıyorum ben, aşık değilim sana. Benim tek istediğim kişinin kim olduğunu da biliyorsun zaten." Ah, bilmez miydi? Çok sevdiği kuzeniydi ve sırf ona benziyor diye birlikte oluyordu.

Lily bozulsa da bunu saklamak için gülümsedi. "Kimi sevdiğini önemsemiyorum ama benimle yatacaksan bekleyeceksin."

Tolga'nın güler yüzü solarken ciddileşti ve orta parmağını kaldırıp genç kıza gösterdi. "Siktir git."

Bu tavırlara alışık olan Lily ise "Gitmiyorum hiçbir yere." Dedi arsızca.

"Gitmiyorsan bu penisimi içine almak zorunda kalacaksın bebeğim başka türlüsünü kabul etmiyorum."

Lily içkisinden bir yudum daha alırken ofladı ve genç adamın kucağına oturdu. Dudakları birbirine değerken Tolga zaferle gülümseyip kızı kucakladığı gibi boş odalardan birine götürdü.

👑

"Hazel, bebeğim ne arıyorsun burada?" Lily evinin bahçesinde Hazel'i görünce şaşırdı, onca yolu niye gelmişti ki?

"Seninle konuşacaklarım var Lily, içeriye geçelim mi?"

Lily başını salladı "Elbette hayatım, odama geçelim." Diyerek onu kendi odasına yönlendirdi. Hazel yatağın üzerine oturup konuya direkt giriş yaptı.

"Aslında bu konuyu açmak istemiyordum ağzımızın tadı bozulmasın diye ama senin sürekli bir maskeyle gezmene hem üzülüyorum hem de zoruma gidiyor."

Lily tek kaşını kaldırdı. "Neyden bahsediyorsun sen Hazel?"

"Bay Vance'nin sana taciz ettiğini biliyorum Lily." Genç kız duydukları karşısında yutkunamazken gözleri sonuna kadar açıldı şokla. Dudakları kururken ellerini yumruk yaptı.

"Sen neler diyorsun Hazel? O adam benim eniştem, böyle bir yalanı nasıl uydurabilirsin?"

Hazel kendini hazırlamıştı, Lily elbette ki inkâr edecekti. "Sizi duydum mutfakta konuşurken, inkâr etmeye de kalkışma. Benim için bunu Annabel'e anlatmamak ne kadar zor olduğunu tahmin dahi edemezsin Lily üstelik daha önce Bay Vance'nin annesini aldattığını görmeme rağmen hiçbir şey dememiştim sırf mutluluğu bozulmasın diye. Lütfen gidip o adamı şikâyet et, hakkını koru. Elini kollunu sallaya sallaya etrafta gezmesi sence de can sıkmıyor mu? Üstelik bunu en yakınına yapmışsa başkasına yapmayacağı ne malum?"

Genç kızın söylediklerinin aksini söylemeyecekti, duymuştu bir kere o adamla konuştuğu zaman. Bay Vance'nin eşini aldattığını tahmin etmek güç değildi, o pisliğin pezevenklik bile yaptığına kalıbına basardı Lily. "Hazel çok güzel konuşursun ama bunu yapamam ben. Anneme kaç defa bunu söyledim o bile inanmazken diğerleri nasıl inansın? Babasına aşık bir kız olan Annabel'in bana inanacağını zannetmiyorsun herhalde değil mi?"

İç çekti Hazel. "Zor olacak ama belki de inanacak. Hem ben de senin yanında olacağım, kendi kulaklarımla duyduğumu da itiraf edip şahitlik yapabilirim. Sen yeter ki kabul et."

Hazel'in onun yanında olması ve destekçilik yapması içindeki korkuyu bir nebze de olsa yatıştırırken hoşuna gitmişti. Annebel'in bu kadar iyi bir kızı nasıl aldattığını aklı almıyordu. İnsan elindekinin kıymetini bilmiyordu işte. "Teşekkür ederim Hazel bana inandığın için ama ben bunu yapamam lütfen üzerime de gitme son sözüm bu olacak." Söylediklerinde kararlı olan kıza aksini diretmeyecekti Hazel. Genç kız Lily'nin elini avucunun içine aldı.

"Şu her zaman mutluyum kimse keyfimi bozamaz deyip saatlerce bu odada yalnızım diye ağlama huyundan da vazgeç artık. Her zaman muhteşem olmak zorunda değilsin, seni kusurlarınla sevecek birini bulacağından eminim yeter ki güçlü olmalıyım diye diye kendini harap etme Lily." Hazel'in gitmeden önce söylediği son sözler bu olurken Lily duygularının tercümanı olan bu kızı dinleyecek miydi onu düşünüyordu. Sürekli güçlü durmanın kendisine nasıl zarar verdiğini görüyordu, bundan vazgeçebilir miydi?

👑

Sizce vazgeçmeli mi?






Prenses Annabel (gxg +18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin