15- Sona Yaklaşmak

84 30 47
                                    

Bir uçurumun bir adım gerisindeyim. Geri adım atarsam beni kolumdan tutup çekecek, kurtaracak biri olması gerekir.
Bir adım ileri gidersem ölüm beni bulacaktı.
Önceden bunu düşünsem düşünmeden atlamayı seçerdim.

Çünkü beni o uçurumdan kurtaracak, kolumdan tutup çekecek biri yoktu hayatımda. Hep eksik yaşadım...

Bir hastalığa sahip olmak insanın iradesi dışı birşey.
İnsanların anlamadığı bu işte.
Sanki benimle takılsalar onlara birşey yapacağımı düşünüyorlar.

Halbuki öyle insanlar daha masum sizden.
Onlarda istemezdi dışlanmayı...
Onlarda isterlerdi biri onu kolundan tutup kendisine çeksin.

Sarsın kollarını beline...
Sımsıkı sarılsın, asla bırakmasın.
Hep onu düşünsün. Bir kez onu düşünsün.

Biri onu sevsin...

Herkes isterdi bunu. Biri beni sevsin, öyle bir sevsin ki kopamasın...

Ama insanlar çok kolay yargılanıyor maalesef. Ne düşündükleri ne hissettikleri kimsenin umurunda değil. Sanıyorlar ki onlara birşey olmaz.

Evet olmaz. Görüyoruz onu...
Görüyorsunuz.

Ben tam böyle bir zamanda rastladım ona.
Ve tam böyle bir zamandada bıraktım onu...

Çarem kalmadıki. İnsan sevdiği için herşeyi göze alır.
Gerekirse ondan uzak kalmayı bile...

Benim yaptığım buydu...
Ben onun için ondan vazgeçtim.
Vazgeçmek sayılırsa...

Ve o şuan bana bu mektubu yazmıştı.
Ağacın gövdesine yaslanmış göz yaşlarımı serbest bırakmıştım.

"Ne yapacağım ben yeter!"

Artık istemsizce bağırıyordum.
Ellerimle yere vurmaya başladım.
Gözlerimi kapatıp ağacın gövdesine yasladım başımı.

"Yeter artık yeter..."
Hıçkırıklarım durmuyordu artık.
Gözlerim acıyordu.

"Ne yapacağım?"
Sesim kısılıyordu.

"Vazgeçmeyeceksin... Vazgeçmeyeceksin güzelim..."

Duyduğum sesle başımı sağa doğru çevirdim.
Bu da yetmezmiş gibi daha çok ağlamaya başladım.

Gözyaşlarımı silerek ayağa kalktım.
Tam adım atacakken bileğimden tuttu.
Çenemden tutup yüzümü ona doğru çevirdi.
Gözlerimi kaçırıyordum.

"Güzelim."
Dedi diğer eli yanağıma çıkarken.

"Bak Rüzgâr ben gerçekten..."

"Rüya..."
Dedi sözümü keserek. Başını sağa doğru yatırıp bana doğru baktı.

Sen bana bakınca-
Sözlere gerek yok Rüzgâr, demek istedim.
Diyemedim...

Elimi tutunca herşey geçer ağlamayacağım, demek istedim.
Diyemedim...

Beni bırakma, demek istedim.
Diyemedim...

Bana umudu öğret, demek istedim.
Diyemedim...

Hayallerim gerçek olamayacak kadar uzaktı bana.
O bana baktı, ben dağıldım.

O bana baktı, ben kendimden bir kez daha nefret ettim.

O bana baktı, zaman aktı...
Ben takılı kaldım.

O bana baktı, dalıp gittim gözlerinde...

O bana baktı, kalbimde kıpırdanma hissettim.

O bana baktı, kalbim...

Yaralı NefesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin