16.Bölüm(Bir Umut.)

79 9 18
                                    

ÖNEMLİ DUYURU!!!!
700 görüntülenmeyi geçmişiz.Teşekkür ederim.
Ama hâlâ atlatamadığımız bir sorunumuz var.
Yorum ve oy meselesi.
Şimdi en baştada dediğim gibi benim amacım böyle görüntülenme sağlamak değildi.Zaten tutmaz, kim görecek ki düşünceleriyle buraya bu hikayeyi atmıştım.Ama görenler olmuş okuyanlar olmuş.Ama,ama hiç oy ve yorum yok.
Zaten bu konuşmayı yapmamın konusu bu.
Ben bir bölümü yazarken en az bir, iki saat emek harcıyorum.Senaryo buluyorum konunun işleyişi hakkında düşünüyorum.Ve bunlar çok zaman alıyor.Ne yazık ki emeklerimin karşılığını alabildiğimi hissetmiyorum.
Eğer böyle devam ederse ki galiba edicek hikayeyi kaldırmayı bile düşünüyorum.
Yorum yapan kişiler arkadaşlarım ve kuzenlerim.Burada hikayeyi sonlandırıp o onlara sadece atabilirim bölümleri.
Ama yapmıyorum çünkü okuyan bir kitle var.
Ben sizi düşünüyorum.
Lütfen beni de siz düşünün.
Artık bölümlere oy ve yorum sınırı getirme kararı aldım.

En az:30 oy,
En az:30 yorum..
Az sayılardan başlayalım sınır dolmazsa bölüm yok...

İyi okumalar✨

16.Bölüm (Bir Umut...)

Soğuk insana yaşadığını hissettiriyor.
Yaklaşık yarım saattir oyun alanındaydım.
Yaşıyordum.Maalesef.

Bir kapının önünde oturuyordum.Notu bulduktan sonra biraz gezinmiş ve bu kapıyı bulmuştum.
Şimdi ise bir duvara yaslanarak oturmuş, bacaklarımı  göğsüme çekmiş bekliyordum.

Katilin bizim için bıraktığı not ve su şişesi kucağımda duruyordu.
Suyu içmemiştim.Çünkü canım hiç bir şey yapmak istemiyordum.
Kolumu kıpırdatacak halim yoktu.

Derin bir nefes alarak başımı arkadaki duvara yasladım.

"Garip değilim, ama kötüyüm.Böyle olur bazen.Canım hep ağlamak ister."
Demiş Tolstoy.

Ne kadar da haklı şu an öyle bir durumun içindeyim.
Yalnız kalmayı hiç sevmiyorum.
Kendimle baş başa kalmayı sevmiyorum.

Çünkü duygularım ele geçiyor o zaman beni.
On yedi yaşında birinin neden böyle olduğunu düşünüyorlar çevremdekiler.

Benim içimde büyük bir suçluluk duygusu var ve bu geçmeyecek.
Babam benim yüzümden öldü.Beş sene oldu onsuz.
Bir trafik kazası yaşamış olabiliriz.Ama eyer ben o arabada olmasaydım,babam anneme benim arabada olduğumu söyleyip onu daha da kızdırmasaydı şimdi yaşıyor olabilirdi.
Kader bu...
Yapacak bir şey yok.

Her ne kadar kendimi böyle teselli etmeye çalışsam da bunun hiç bir işe yaramadığını biliyorum.

Benim düşünmemem lazımdı.Düşündükçe daha da batıyordum.
Derin bir nefes alarak gözümden akan yaşları sildim.
Kim bilir nasıl haldeyim.
Dolaşmış omuzlarımın bir tık aşağısında olan saçlarımı elimle taradım.
Bileğimdeki tokayı saçıma bağlayarak ayağı kalktım.

Yere bıraktığım su şişesini ve el fenerini de aldım.Kapını olduğu yere yaklaştım.
Elimi yumruk yaparak kapıya doğru vurdum.

"Orada kimse var mı?"

"Hey!"

Yaklaşık bir on, on beş saniye sonra sanki kapının olduğu yerde bir hareketlilik oldu.

"Alev sen misin!" Diye bağırdı birisi.

"Evet! Buradayım."

"Bekle anahtar bulacağım."

Kapıya yaslanmış bekleyip duruyordum!
Kapının ardında artık kim varsa anahtar bulmaya gideceğim diyip saatlerdir beni burada bekletiyordu.

Sırtımı kapıdan ayrıp tam kapıyı yumruklayacaktım ki kapı aniden açıldı.

Kaçış Yok!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin