Bu da 40. Bölümde yazılmayan çatı sahnesi
Yemek bittikten sonra Aylinin dediği gibi çatıya doğru yürüdüler. Arzu kocasının koluna girmişti, Aylin ve Araz da el eleydi. Çatıya çıktıklarında ışıklı süslemeler, ve ortada duran küçük bir masa ile sandalyeler karşıladı onları. Aylin çayı termosda getirmişti, ve dediği gibi kek vardı masada.
"Prenses sen naptın, burası çok güzel olmuş," dedi Araz şaşkınlıkla. Normalde kasvetli olan bu çatı ışıl ışıldı. Gözlerini alamıyordu sürprizden.
"Yok ya, öyle büyük bir şey değil.."
"Kızım, Araz haklı. Çok güzel olmuş gerçekten."
Aylin gülümseyerek bardaklara çay koydu, Araz da kek dilimlerini tabaklara koydu ve dağıttı.
Arzu daha ikinci lokmasında keke hayran kalmıştı.
"Bu kek çok güzel, biraz benim kekimi andırıyor."
"Aylin sen yokken bana anne kekinden yaptı," dedi Araz gülümseyerek ve Ayline baktı.
Aylin boynunu büktü, sonra bir şey demesi gerektiğini anlayarak Arzuya baktı.
"Tabi senin kekin kadar güzel olamaz Arzu anne, yani ben daha yeniyim bu şeylerde."
Arazın babası konuşmaya dahil olmak yerine keki yemeği tercih etti.
"Yeni olman normal, senin yaşındaki kızlar bu tarz şeyleri genellikle ağırdan alır hatta. Ama sen hem güzel yemek yapıyorsun, hem de kekin güzel. Bunları nasıl öğrendin?"
Arzu kekden bir parça daha alırken, Aylin ve Araz birbirine baktı. Aylinin yüzü düşmüştü. Arzu da bunu farketti.
"Yanlış bir şey dedim dimi, özür dilerim kızım. Ben -"
"Hayır, suç sende değil Arzu anne. Ben sadece, nasıl diyeceğimi bilmiyorum."
"Anne, Aylin yemek yapmayı ıslah evinde öğrenmiş," dedi Araz Aylinin yerine, çünkü Aylinin söylemek konusunda tedirgin olduğunu anlamıştı.
"Ben, hırsızlıktan ıslah evine girdim. Karabayır lisesi de benim ikinci şansım oldu."
Arzu duraksadı ve tabağını kenarıya koydu. Sonra da Aylinin elini kavradı.
"Bunda utanılacak hiçbir şey yokki, ben yaptığım hatalardan sonra seni yargılayacak değilim. Hele de bir oğlum daha yeni oradan çıkmışken ve tekrar girmişken, ailem yıllardır hırsızlık yaparken ve daha yeni doğru yolu bulmuşken zaten bunu yapamam. İçini ferah tut, burada kimse seni bu yüzden yargılamaz."
Araz yanında oturan Ayline gülümsedi ve onu saçından öptü.
Aylin gülümsemeye çalıştı. Ama Araza her şeyi anlatmak istiyordu artık. Bunun için ise yalnız kalmalarını bekliyordu.
Arzu Arazın küçüklüğünü anlatmaya başlayınca bu sefer Araz utançtan yerin dibine girmek üzereydi.
"Kızım bu hiç yerinde durmuyordu. Bir koltuktan bir koltuğa atlardı hep. Kaç tane koltuğun yayı çıktı öyle. Bir keresinde de bana sürpriz yapim derken evi yakıyordu az kalsın."
"Ne?", dedi Aylin ve şaşkınlıkla açılmış ağzını elleri ile kapattı.
"Çok fenaydı çok. O zamanlar belliydi büyüyünce böyle olacağı."
"Ama anne, hepsi iyi niyetten. Bak sürpriz yapmak isteyince olmuş, kaza yani."
"E futbol oynarken kırdığın pencereler nolacak? Komşular artık 'oğlunuz futbol oynamasın, yoksa mahallede tek top bırakmayız' diyordu. Zor ikna ettim seni."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Arlin İçin Kısa Hikayeler
FanfictionArlin için tek bölümlük sahnelerden oluşan bir kurgu.