Oğuz
Belime sarılan kollarla elimdeki bıçağı tahtaya bırakıp Rüzgar'ın kollarından ayrılmadan arkamı dönüp miniğime sarıldım."Güzelim çıkmışsın duştan. Ağrın falan var mı?"
"Hayır, yani çok fazla yok. Bana nazik davranmıştın o yüzden pek sorunum yok şu an."
"Canını yakmak istemedim."
Kafasını boynumdan kaldırıp yüzüme tatlı tatlı bakmasıyla kalbim hızlandı. Resmen üç yıl onu beklememin sonucunda güzel sevgilim sonunda kollarımın arasındaydı.
"Oğuz ben çok acıktım."
Kafasını göğsüme sürerek konuşmasıyla kıkırdadım. Hep böyle tatlı hareketler yapacaksa işimiz çok zordu gerçekten. Kalp atışlarım hiç sakinleşmeyecek gibi hızla atmaya devam ederken kollarımın arasındaki minik çocuğa bakakalmıştım.
"Oğuz, hadi kahvaltımızı yapalım sevgilim."
Dudaklarından çıkan hitap şekliyle gözlerim şaşkınlıkla aralandı.
"Sevgiliyiz değil mi biz?"
"Bunu bir saat önce ben sorguluyordum sevgilim şimdi de sen mi sorgulayacaksın?"
"Üç yıl sonunda bu durumda olmamız beni hâlâ çok şaşırtıyor güzelim. Gerçi eğer bilsem bir 3 yıl daha beklermişim bu an için."
"Oğuz bir 3 yıl daha seni tanımasam delirirdim anlatabiliyor muyum. Bir 3 yıl daha uzaktan bana baksan ve yanıma gelmesen tanıştığımızda seni dövebilirdim bana niye bu kadar geç geldin diye. Ki bence 3 yıl önce de gelebilirdin böyle de çok geç oldu, birlikte geçiremediğimiz bir 3 yılımız var bunı telafi etmek zorundasın."
Konuşmasının ortasında dudaklarımı dudaklarına bastırmamla minik sevgilim susmak zorunda kaldı. Dudaklarını aralayarak bana minik bir inlemeyle karşılık veren sevgilimi belinden tutarak kendime biraz daha çektim. Sanki ne kadar yakın olursak olalım uzakmışız gibi hissediyordum. Ona daha da yakın olmak için her şeyi yapabilecek gibiydim.
Dudaklarımız ahenkle birbiri üzerinde dans ederken belini hafifçe okşamaya başladım. Saçlarıma çıkan parmakları yumuşak tutamları acıtmamak için nazikçe saçlarımın arasında gezerken dişlerini dudaklarıma geçirip inlememi sağladı. Bu ne tezatlık böyle miniğim.
Nefessiz kalmaya başladığım zaman sakince dudaklarımızı ayırıp alnımı alnına dayadım ve nefesimi toparlayıp sakinleşmeye çalıştım. Sonunda konuşabileceğimi hissettiğimde dudaklarımı araladım.
"Rüzgar'ım seni bırakmaya hiç hevesim yok önümüzde geçmişteki 3 senelik kayıp vaktimizi kapatabileceğimiz bolca vaktimiz olacak, emin ol her an yanında olup kaybettimiz zamanı telafi edeceğim."
Gülümseyen gözleriyle bir süre yüzüme bakan miniğime olabilirimişim gibi tekrar aşık olurken o bana uzanıp dudaklarıma küçük bir öpücük bıraktı.
"Önümüzdeki bol vaktimizi hep beraber olarak geçirelim sevgilim çünkü artık senden ayrı kalabileceğimi düşünmüyorum. Sanki yanından bir dakika bile ayrılamayacakmışım gibi hissediyorum. Fazla yapışkan bir sevgili olsam sıkılmazsın değil mi benden?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Müzik Kutusu(B×B)
Teen FictionNe yani! Hep mi uzaktan seveceğim seni.. Hiç mi beraber uyanamayacağız? 03.06.20