OğuzDün gece dün gece beni öpmüştü ve daha sonrasında kucağımdan kalkıp başka bir adamı öpmeye gitti. O anı izleyemeyeceğimi bildiğimden hızla mekandan ayrılmıştım. Sırf o iddiayı kazanmak için o adamı öptüyse ne yapacağım? Kıskançlık tüm damarlarımda yayılmış olsa bile ona bir şey belli edemiyorum ve bu canımı daha da yakıyor. Yataktan kalkıp otel odasının banyosuna ilerledim suyun beni kendime getireceğine eminim. Küveti soğuk suyla doldurduktan sonra kendimi içine bıraktım. Dün Ulaş ve Bartu bizim eve gittiği için onları rahat bırakmak adına en yakındaki otele gelmiştim ve tüm gece uyumayıp Rüzgar'ı düşünmüştüm. Aklımdan ya ben gittikten sonra o adamı öptüyse düşüncesi bir türlü aklımdan çıkmamıştı ve hâlâ da çıkmıyor. Kapadığım telefonum yüzünden kimseden haber alamıyordum ki şu an ki ruh halim de birileriyle haberleşecek kadar iyi değil zaten.
Suyun içinde kaç saat öyle durduğumu bilmiyorum ama aklımdaki tek düşünce Rüzgar, dünkü öpücük ve o adamı öpüp öpmediğiydi. Benimle öpüşürken bundan zevk aldığını fark etmiştim peki ya o adamı öperken de zevk aldıysa ve işler daha ileriye gittiyse? Ya onu bir kaç gün sonra sevgilim diye bizimle tanıştırırsa? Tek gecelik bir ilişki de olabilir tabi ama her iki türlü de kıskançlık tüm vücudumda dolanıyor.
Böyle gitmeyeceğini fark ettiğimde hızla küvetten çıkıp hazırlanmaya başladım. Okula gitmeliyim sonuçta değil mi? Dün gece ne olduğunu öğrenmeliyim. Kıyafetlerimi giydikten sonra telefonumun tuşuna basılı tutarak açılmasını bekledim. Açıldığında gördüğüm arama ve mesajların sayısı tüm hayatım boyunca gelenlerden fazlaydı sanırım. Bizim grubun tonlarca araması ve mesajına kısaca göz attıktan sonra sadece Ulaş'ın son mesajı dikkatimi çekti.
Ulaş: İddiayı Rüzgar kaybetmiş.
Yanlış okuma ihtimalimden dolayı gözlerini kapatıp tekrar açıp okudum. Hayır tam olarak Rüzgar'ın iddiayı kaybettiğini söylüyordu. Beni öptükten sonra o adama gitmemişti yani. Vücudumdaki bütün kıskançlık tek bir mesajla toz olup uçtu sanki. Üzerime çöken rahatlıkla yatağa oturup ana ekranımda duran fotoğrafına bakmaya başladım. Yapmamışsın miniğim benden sonra onu öpmemişsin.
Yüzümde bir gülümsemeyle okulun önüne geldiğimde bizimkilerin aramalarına ve mesajlarına cevap vermediğim aklıma geldi. Şimdi sıçtım işte. Bahçeye dikkatle bakarak içeri girdim ve hızla sınıfa ilerlemeye başladım. Sınıfa girdiğim an iki grubunda burda olduğunu gördüm.
"Lan şerefsiz nerdesin sen? Öldük meraktan."
Defne söylenerek yanıma geldiğinde şirin olduğunu düşündüğüm gülümsememi yüzüme takıp cevap vermeye hazırlandım.
"Bu gülümsemeyle şirin gözükmüyorsun Oğuz ben daha da sinirlenmeden dökül."
"Ne demek şirin gözükmüyorsun ben her şekilde şirin gözükürüm."
Sözlerimi bitirdiğimde minik bir kıkırtı kulaklarıma ulaşmıştı ve sahibini kesinlikle çok iyi biliyordum. Kafamı Defne'den ona çevirdiğimde gülümsediğini gördüğüm nadir anlardan birinde olduğumu fark ettim. Hem de gülümsemesi benim sayemdeydi. Ben tam dalmışken Ulaş sırtıma atlayıp dikkatimi kendine çekti.
![](https://img.wattpad.com/cover/227782974-288-k161273.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Müzik Kutusu(B×B)
Teen FictionNe yani! Hep mi uzaktan seveceğim seni.. Hiç mi beraber uyanamayacağız? 03.06.20