16- Komik ve Güzel

9.9K 443 62
                                    


Onur: *fotoğraf*

BN çevrimiçi

BN yazıyor...

BN: NOLDU

BN: İYİ Mİ ŞİMDİ

Onur: Sabahtan beri kurabiyeleri yapan kim diye soruyor

Onur: Reçele alerjisi varmış salak herifin

BN: Ya keşke yapmasaydım

Onur: Hayır saçmalama

Onur: Hadi ilkin de anlamadı sonuncusu yiyene kadar nerdeymis

Onur: Unuttum diyor

BN: Üzüldüm ama ya

BN: İyi mi simdi bari

Onur: İyi ya bi şeyi yok turp gibi

Onur: Başım şişti yemin ederim

Onur: Bir türlü susmuyor

BN: Darlıyor mu hâlâ

Onur: Evet aq

BN: Ben senin baş ağrını alabilirim dmowmrowkdow

"Ya oğlum gerçekten bende merak ettim. Harbi kim yaptı bu kurabiyeleri?" Aybars'ın sorusuyla birlikte bakışlarım telefondan çektim. Derin bir nefes aldığım sırada telefonum titremişti. Muhtemelen bilinmeyendi.

"Bilmiyorum dedim ya Aybars." Sesimin sinirli çıkmasına engel olamamıştım. Hastahaneye geldiğimizden beri kurabiyelerin kimin yaptığını merak ediyorlardı. Merak etmeleri gayet doğaldı fakat ısrar etmeleri canımı sıkıyordu. Bilinmeyene onun bana yazdığını kimseye söylemeyeceğime dair söz vermiştim. Ben sözlerimin arkasında duran biriydim.

"O zaman neden bana sinirlendin yedim diye?" Yunus'un meraklı sesiyle birlikte bu sefer bakışlarım ona yöneldi. Hasta yatağında uzanıyor serumun bitmesini bekliyorduk. Bitmesine çok az kalmıştı.

Benimde sabrımın taşmasına da az kalmıştı.

"Niye bu kadar ısrar ediyorsunuz? Belli ki söylemek istemiyor üstüne gitmeyin çocuğun." Oğuz'un sözleriyle birlikte derin bir nefes aldım. Odada garip bir sessizlik oluşmuştu.

"Ben dışarıdayım." Onların bir şey demesine fırsat vermeden adımlarımı kapıya yönelttim. Kapıyı açmamla birlikte üstüme doğru düşen Işılay'ı fark etmemle refleksle omuzlarından tuttum. Sanırım kapının arkasındaydı ve sertçe açmam onu bana doğru savrulmasına neden olmuştu.

Saçları göğsüme doğru harketlendiğinde derin bir nefes aldım. Kafasını kaldırıp şaşkın bakışları beni bulurken gülmek istedim. Surat ifadesi komikti. Komik ve güzel.

Işılay Aybars'ın kardeşiydi.

"Yavaş olsana be!" Diye bağırmasıyla yüzümü buruşturdum. Omuzlarında olan ellerimi çektim. Bakışlarını kaçırıp benden bir kaç adım uzaklaştığında elleriyle dağılan saçlarını düzeltiyordu.

Dudaklarımı aralayıp bir şey söyleceğim zaman yanımdan geçip Yunus'a doğru ilerlemişti.

"Lan sen neden ne olduğu belirsiz şeyleri yiyorsun? Zehirli de katmış olabilirdiler?!" Çocuğunu azarlar gibi Yunus'u azarlamaya başlamıştı. Dışarı çıktığımda en son duyduğum şey hâlâ Işılay'ın onu azarlamaya devam etmesiydi.

Cebimden telefonumu çıkardım ve az önce gelen mesajın üstüne tıkladım. Evet, tahmin ettiğim gibi bilinmeyenden gelmişti.

BN: İstersen söyleyebilirsin hâlâ sorun çıkartmaya devam ediyorlarsa

BN: Benim sana yazdığımı

🍃

Ben kaçaaarr

HİSSET | TEXTİNG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin