22- Bir Vazo Meselesi

9.3K 441 102
                                    

BN: Çok yakınındayım Onur

BN: Gözünün önündeyim

BN: Bakıyorsun görmüyorsun beni o derece

Yazdığı mesajlara görüldü atıp çıktım. Yukarıda yazıyor yazısı çıksa da bir şey dememişti. Telefonu kapatıp masanın üzerine koyduğumda o sırada Aybars odaya girmişti.

"Of bugün hiç havam da değilim, oynamasak mi?" Aybars elinde ki kolayı ve bardakları masaya koyarken söylemiş ve hepimize teker teker bakmıştı.

Fark etmez dercesine omuz silktim.

"Ya mızıkçılık yapmayın!" Dedi Yunus. "Kazanamayacağınızdan korktunuz bu yüzden oynamıyorsunuz itiraf edin çabuk!" Dediğinde eğer oynamazsak onun dilinden kurtalamayacağımızdan emindim.

"Kaşınma istersen." Dedi Oğuz Yunus'a bakarken.

"Ne diyorsun be? Şerro." Diyerek kucağında ki yastığı Oğuz'a attığında Oğuz küçük yastığı tek eliyle tutmuştu.

Oğuz, "Senin dilin bu aralar fazla uzadı ha." Dediğinde Aybars onlara kaşlarını çatarak bakmaya başlamıştı.

"Lan oğlum yastık falan fırlatmayın annemin vazoları var kırılsa ben biterim." Dediğinde gözüm sinsice gülümseyen Yunus'a kaymıştı. Ayağa kalkıp hızlıca en yakınında ki vazoyu eline aldığında Aybars ona verdiği kozla şaşkınlıkla ona bakıyordu.

"Kırmazsan şerefsizsin." Dediğim sırada Oğuz gülerek bana bakmıştı.

"En adi şerefsiz!"'

"Demeyin lan öyle gaza gelecek bu mal, susun." Aybars'ın bize söylediğiyle gülüp Yunus'a baktım bakışları üçümüzde de dolaşıyordu.

"Atıyorum!" Diyerek elinde ki vazoyu atıyormuş gibi yaptı Yunus. Bir yandan da sinsice gülümsüyordu.

"Lan şeytan doldurur yapmayın!" Dedi Aybars. Kahkaha attığım sırada Oğuz da gülüp omzuna elini vurmuştu.

"Kanka o silahta denilmiyor muydu ya?" Dedi Oğuz.

"Atıyorum!" Biz konuşmaya dalarken Yunus'un bize kendini hatırlatmasıyla bakışlarımız ona döndü.

"Şakanın tadı kaçtı Muhsin." Diyerek dalga geçti Oğuz. Bilinmeyenin dediği espri..

"Valla elinden bi kaza çıkacak sonra Melek Abla gebertecek bizi." Dediğinde cidden Melek Ablanın gazabına uğramak istemiyordum. Çünkü kendisi ne kadar melek gibi bir kadın olsa da sinirlendiğinde şeytana dönüşüyordu.

Yunus dudaklarını aralayıp bir şey diyeceği zaman odaya Işılay'ın girmesi ve gözleri salonun tam ortasında duran Yunus'a kaymasıyla adımları durmuştu. Bakışları Yunus'un elindeki vazoya kaydığında gözlerini kocaman açıp ağzından küçük bir "Ay!" Kelimesi çıkmıştı.

Yunus irkilip bakışları Işılay'ı bulduğunda gülümseyip ona doğru gideceği zaman ayağının halının ortasında ki masaya çarpmasıyla dengesini kaybetmişti. Hepimiz anlık korkuyla öne doğru atılsak da artık çok geçti.

Yunus elinde ki vazoyla birlikte yeri öpmüştü.

"Hayır.." Dedi Aybars. Bakışlarım onu bulduğunda ellerini uzatmıştı çünkü Yunus'a doğru koşacakken onun düşmesiyle duraksamıştı. Onun gözleri yerde boydan boya yatan Yunus'ta ve kırılan vazodaydi. Oğuz ise... o şoktaydı.

"Biliyordum böyle olacağını."

"Yunus sen ne yaptın!" Işılay'ın şaşkınlıkla kurduğu cümleyle Yunus'un bakışları onu bulmuştu.

HİSSET | TEXTİNG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin