2 yıl önce
Hyunjin kendisine gönderilen fotoğraflara bakarak ağlıyordu. Elbette sevgilisine güveniyordu bu yüzden fotoğrafların gerçekliğine inanmamıştı. Ancak Jeongin'in telefonunda da aynı fotoğrafları görünce gerçek olduğuna inanmıştı Hyunjin.
Jay kendisine Jeongin'in bazı fotoğraflarını göndermişti....
Fotoğraflarda Jeongin her zaman arkadaşım dediği insanla fazla yakın duruyordu. Hyunjin aldatıldığına inanmıyordu, inanamazdı. Fakat karşısında duran fotoğraflar ve konuşma ssleri öyle söylemiyordu.
Jay bir gece kendisine Jeongin'den ayrılması için onlarca sebep sunmuştu.
Jeongin onunla mutlu değildi. Ağlıyordu ve bunun gerçekliğiyle yüzleşmek Hyunjine çok ağır geliyordu.
Jeongin ve Hyunjin'in ilişkisi de her ilişki gibi zor zamanlardan geçiyordu. Sürekli tartışıp barışıyorlardı fakat her tartışmaları Jeongini ağlatıyordu.
Hyunjin çok umursamıyordu tekrar barıştıkları için ama aynı şey Jeongin için söylenemezdi. Hyunjin bunu da öğrenmişti...
Ne yapacağını düşünürken en iyisinin Jeongine yazmak olduğuna karar verdi. Mesajlara girdiğinde Jeongin'in çoktan kendisine yazdığını gördü.
Siz
Neden bu kadar uzatıyorsun Hyunjin?
Ilk defa bu kadar sinirlendin bana abartmiuor musun?
Seni anlayamiyorum kafami karistirmandan biktim
Iyi geceler.
21.48Hyunjin
Saat daha cok erken uyuyacak misin gercekten?
Kalbini kirdigim icin kendimden nefret ediyorum...
Sinirimi bebegimden cikardigim icin ozur dilerim...
Benim yuzumden agladigin icin ozur dilerim soz veriyorum bir daha boyle bir sey yasanmayacak.
23.47Siz
Sen onu uzmekten baska hicbir sey yapmiyorsun.
Ondan uzak dur Hyunjin.Hyunjin
Sen kimsin?
Jeongin nerede?
(Goruldu)Hyunjin
Anladim...
Uvey kardesinle bu kadar ilgilenmen biraz tuhaf degil mi Jay?
Telefonu birak ve bir daha sevgilim hakkinda karar verme.Siz
Sevgilim?
Artik sevgili oldugunuzdan supheliyim HwangHyunjin
Ne sacmaliyorsun sen yine?Siz
Anlarsin yakında :)Jay ile konuştuktan sonra sinirle telefonu fırlattı. Dayanamayarak odasında bulunan her şeyi fırlatmaya başladı. Bütün eşyaları fırlatıp kırıyordu. Dokunmadığı tek şey Jeongin ile olan fotoğraflarıydı.
Fotoğrafı eline aldı ama atmak için değil. Elindeki fotoğrafa bakarak ağlamaya başladı. Daha fazla dayanamayarak bulunduğu yerde dizleri üstüne çöktü. Yatağına yaslanarak ağlamaya başladı. Gözünden akan her yaş elindeki çerçeveye damlıyordu. Hyunjin o fotoğrafı da parçalamak istedi ama biliyordu... fotoğrafı değil kendini parçalardı.
Saatlerce fotoğrafa bakarak ağladı. Jeongin'in güzel yüzünü okşadı. Fotoğrafa sarılarak öylece uyuyakaldı. Uykusu çok sürmedi ama o geceden sonra uyuyamadı zaten Hyunjin...
Daha fazla burada kalamazdı kırdığı. Telefonunu aramaya başladı fakat yerde parçalanan telefonu görünce derin bir nefes alarak sakin kalmaya çalıştı. Odasından çıkarak salona geçti. Masanın üstünde duran bilgisayarı alarak kendisine bir uçak bileti bakmaya başladı.
Zaten bu yaz tatilinde Fransa'ya gitmesi gerekecekti birkaç ay erken gitseydi bir şey olmazdı.
Birkaç saat sonrası için bir bilet bulunca onu satın alarak tekrar odasına gitti. Berbat durumda olan odaya kısaca göz atıp dolabına ilerledi. Hala askıda duran birkaç kıyafeti alarak sırt çantasına koydu. Bir kağıda not yazarak aynasına yapıştırdı ve tekrar odasından çıktı. Salona geldiğinde bilgisayarını da çantasına koydu. Daha fazla oyalanmadan evden çıktı ve havaalanına gitmek için bir taksi çağırdı.
Taksiyi beklerken ikilemdeydi Hyunjin. Gitmek ve gitmemek arasında... gelen taksiyle düşüncelerini bir kenara bıraktı ve taksinin kapısını açtı. O taksiye binerken Jeongin de evine doğru koşuyordu. Taksiyi gördü Jeongin ama içindeki kişinin Hyunjin olduğunu göremedi. O evine yaklaştıkça Hyunjin uzaklaşıyordu. Jeongin evin ziline basıp kapısını çalarken Hyunjin taksiyle evinin olduğu sokaktan ayrıldı.
Hyunjin havaalanında uçağını beklerken Jeongin onun kapısında oturup ona kapıyı açması için yalvardı.
Sabaha karşı eve gelen Hyunjin'in annesiyle birlikte içeri girdi Jeongin. Doğruca Hyunjin'in odasına ilerledi. Aralık kapıdan içeri girdiğinde odanın halini görünce daha çok korktu. Cebinden telefonu çıkarıp tekrar Hyunjini aradığında yerde parçalanmış telefonu gördü. Yere çöküp ağlamaya başladığında Hyunjin'in annesi aynaya yapıştırılmış notu okudu. Derin bir nefes alarak yerde çöküp hıçkırarak ağlayan çocuğa baktı. Acıyla tebessüm ederek onun yanına oturdu ve ona sarıldı.
Jeongin kendini Hyunjin'in annesinin kollarına bırakarak ağlamaya devam etti.
Hyunjin ise bu sırada uçağından inmek üzereydi. Acı, öfke, kin ve özlem doluydu. Şimdiden özlemişti onu...
____________________________________
Belki çok sıradan geldi size bilmiyorum ama aklıma başka bir fikir gelmiyor şu an. Bu bölümle birlikte beş bölümü birlikte yazmış oldum. Bu gece This I Love serüvenine veda ediyoruz...
3 Haziran Cumartesi 2023 bitti... gece bitti ama 23.57 gibi yani 4 hazirana dönüyor gün ama olsun.
Siz ne zaman başladınız ne zaman bitirdiniz?
Uzun sürdü farkındayım ama okullar başladığında yazmaya başlamıştım ve ikisini bir arada yapmak çok zordu... birlikte duygulandık birlikte güldük ve maalesef bitti.
Ben sonlardan nefret ederim. Mutlu ya da mutsuz vedalardan da... bu fice çok bağlandım. Umarım sizlerde beğenmişsinizdir.
Lütfen iyi ya da kötü düşüncelerinizi benimle paylaşın.
Her şey için teşekkürler yeni kurgularda görüşmek dileğiyle 🤍