Yorum sınırı koymuyorum ama ne kadar fazla yorum o kadar hızlı bölüm demek istiyorum ❤️💋
"Karşıma geçip inkâr etmeni bekledim özür dilmeni değil!" sesim titreyerek çıkmıştı.
"Çık git şu evden."
"ÇIK GİT ŞU EVDEN"
"DEFOOOL"
Boğazım o kadar çok acıyordu ki ama bu bağırmamı asla etki etmiyordu.
"Bu muydu sevgin Mirza" hem göğsüne vuruyor hemde artık bağırmadan konuşuyordum.
"Senin sevgi anlayışın bu buydu Mirza ağa."
Ağa kelimesini oldukça kinayeli bir şekilde söylemiştim
"Bu muydu ?" derken tam kalbimin üzerine vurdum belkide kalbi acırdı ve benim ne çektiğimi anlardı.
"Git buradan" gözlerinin içine baka baka onu benim olmayan evden kovdum.
Gelip beni bulmasını her şeyi inkar etmesini o kadar çok isterdim ki...
çünkü bu aptal kalbim onun söylediği her şeye gardını indirebilecek kadar salaktı.
"Yanlış anladın Adel."
Alt dudağını dişlerim in arasını aldım ona vurduğum ellerimi yumruk yapıp üzerinden çektim.
Hala karşıma geçip yanlış anladın Adel diye biliyor ya.
"Sana git dedim Mirza "artık acilen gitmesi gerekiyordu çünkü gözlerimdeki yaşlar daha fazla oldukları yerde kalamazlardı.
Kalkmış olduğum armut koltuğa tekrardan oturdum sönmesin diye bıraktığım sigara söndüğü için çakmak yardımıyla tekrardan yakmak zorunda kaldım.
Elindeki bilgisayarı daha yeni yeni fark ediyordum.
Ben sigaramı içerken o da hemen yanında bulunan koltuğa oturmuştu sinirle ona bakıp hızlı hızlı sigara mı içmeye başladım.
Çok hızlı içtiğim için başım dönse de hiç oralı olmadan sigarayı söndürdüm o gitmiyorsa ben giderdim değil mi ama evden değil balkondan.
Tam kalkacak olduğum sıra bunu anlamış gibi hızlı bir şekilde kolumdan tutup beni durdurdu oysa ki daha armut koltuktan bile kalkamamıştım.
Bana dokunmasıyla birlikte hızla elimi elinden çektim.
"Sakın dokunma bana " dedim dişlerimin arasından kaldıramıyordum bir başkasına dokunduğu ellerle bana dokunmasını kaldıramıyordum.
Önce ellerini itmiş olduğum ellerime baktı ardından ise kırgın ve hayal kırıklığı gözleriyle bana.
Şu an ikimiz de birbirimize aynı bakıyorduk oldukça kırgın ve çokça hayal kırıklığıyla.
Fakat o bana Neden kırılıyordu ki ya da hayal kırıklığıyla bakıyordu.
"Tamam şunu izle sonra git olur mu" daha ona cevap bile vermemişken o çoktan videoyu başlatmıştı.
Videoda önce Ali ile ben gözüküyordum arabadan iniş anım ardından Ali'ye bir şeyler söylüyordum hemen ardından ise Ali arabaya binip gidiyordu.
Elimde pastalar ve mirzaya almış olduğum hediyelerle birlikte, yüzümdeki kocaman bir mutlulukla şirkete gidiyordum.
Nerden bilebilirdim ki o günden bu güne bu son gülüşüm olduğunu.
O sırada Mirza pencereyi değiştirerek kendi odasını izletmeye başladı.
Mirza baş koltukta otururken Alev hemen sağ tarafında oturuyordu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÖRE KURBANI
Ficção Adolescente"Mirzaaa!!" diye inledim ama o durmadan işine devam etti "ben sana altımda inleyecek günler yakın diyordum hatırladın mı" dedi kafami olumlu anlamada salladım suan ne dediği umrumda bile değildi aklım resmen uçmuştu işaret parmağını içime itince der...
