Onu ne kadar itsemde hiçbir şekilde hareket etmiyordu ve her itmemde sanki daha sert öpüyor gibi hissediyordum dudaklarımı sanki susamış ve bir çeşme bulmuş gibi içmişti.
Artık cidden canım acıyordu son bir kez sertçe ittim onu itmemden 5 saniye sonra ayrılmıştı dudaklarımdan ben daha kendime gelmeden o kemerimi ayarlayıp arabayı çalıştırdı
Olayın şokundan 5 dakika sonra falan çıkmıştım sinirle konuştum "bidaha sakin böyle bir şey yapma" dedim bana bakıp tekar yola döndü "neden karım degilmisin" dedi işte bu düşünceden nefret ediyordum "ben senin karın değilim ve seninle zorla evlendiğimi unutma tamamı" dedim sonlara doğru sesim yüksek çıkmıştı kaşlarını çatık araba sürmeye devam etti torpido gözüne uzanıp ıslak mendil aradım.
Sonunda bulmuştum elime alıp aynadan dağılan rujumu sildim bir tane daha alıp dizine bıraktım "sil şu yüzünü" dedim homurdanarak suan o kadar sinirliydimki.
Dizindeki mendili alıp tek eli ile araba sürüp tek eli ile ruju silmeye başladı.
Araba durmuştu etrafa bakınca alışveriş merkezine geldiğimizi anladım mirza kemerini sertçe açtı, ona inat kemeri sakin bir şekile açtım.Ona baktığımda dik dik bana baktığını gördüm ve çenesinde hala kırmızılık olduğunu, aynadan kendi yüzüme son bir kez baktim rezil olmak istemiyordum "çeneni sil" dedim kaşlarını yukarı doğru kaldırdı.
Ne vardı şimdi şaşılacak "ne kadar daha emir kipi ile konuşacaksın" dedi bende neye şaşırıyor diyordum gözlerimi devirip kapının kulpuna uzandım beni kendine çevirip elime mendili verdi "neresi sen sil" dedi.
Gözüm ile çenesini gösterip "çenen işte sil elin yokmu" dedim cidden sinirliydim çünkü iznim olmadan beni öpmüştü dudaklarım acıyordu ve yanıyordu ayrı etten kızarması ise cabasıydı sinirli bir homurdanmadan sonra mendili çenesine sertçe sürtmeye başladı.
Artık kırmızılık yoktu fakat mendili sert kullandığı için çenesi hafif kızarmıştı peceteyi serçe arabanın cam kısmına doğru attı kapiyi açıp çıktı ardından benim kapiyi açıp inmemi bekledi.
Birlikte magzaya girmiştik mirza telefonla birkaç bisey yapıp cebine attı sonra elini belime atıp beni yürütmeye başladı birlikte yürürken annemleri gördüm gülümseyerek onlara doğru daha hızlı yürüdüm mirza elini belimden çekmek durumudunda kalmıştı çünkü ondan önde yürüyordum.
Annemlerin yanına gelip gülümsedim onlarda bana gülümsedi ama bu gülümsemenin çok yapmacık ve zoraki olduğu belli oluyordu.
Yaklasik 3 saat alışveriş merkezinde dolaştık artık ayaklarima kara sular inmişti en son bir iç çamaşır mağazasının önüne gelmiştik babam ve Hamza bey zaten bizden 1 saat önce ayrılmışlardı yanımızda mirza ve onun yaşlarında bir erkek daha vardı.
Annemler mağazaya girince bende peşlerinden adımladım arkama baktığımda mirzada geliyordu sen nereye ya demek istesemde demedim
Ablamlar ve diğer çocuk dışarıda bekliyorlardı egemende ablamların yanında kalmıştı içeri girdiğimde anneme baktım isteksiz isteksiz geceliklere bakıyordu Leyla Hanım ise eline bir sürü gecelik almış sanki daha fazla alabilecek gibi raflara bakıyordu.
Onun bu halleri cidden saçmalıktı almış olduğu gecelikleri giymeyecektim boşuna paraydı yani gözüm mirzaya kaydığında benden 2 yada 3 yaş büyük bir kızla konuşurken gördüm kız ilgi ile mirzayi dinleyip kafasını salladı.
Sonra Mirza etrafta gözünü gezdirip bende durdu gülümseyerek bana doğru geldi tam o sırada Leyla Hanım "kızım şunlar sana olurmu tam anlayamadım bir denesene" dedi ona ciddi olamazsın bakışları atıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÖRE KURBANI
Novela Juvenil"Mirzaaa!!" diye inledim ama o durmadan işine devam etti "ben sana altımda inleyecek günler yakın diyordum hatırladın mı" dedi kafami olumlu anlamada salladım suan ne dediği umrumda bile değildi aklım resmen uçmuştu işaret parmağını içime itince der...