8

200 21 8
                                    

Ilgaz Deniz

Nefes nefese gözlerimi açtığımda başıma ağrı girdi. Gözlerimi sıkıca kapatıp ağrının geçmesini bekledim. İlk defa rüyamda operasyonunu öncesinide görmüştüm. Miraçla nasıl vedalaştığımızı, arkamdan albayın nasıl baktığını...

İlk defa işkenceler dışında başka bir şey görmüştüm. Galiba hatırlamaya başlıyorum.

Yanımda uyuyan Miraça döndüm. Demeki dün beni yatağa götürüp kendide yanıma yatı.

Odayı hiç incelememiştim. Yatağının yanında bir küçük sehpa vardı. Onun üstünde ise ikimizin fotoğrafı.

İkimiz vardık. Habersiz çekilmişti galiba. Güzelde çıkmıştık. Ellerim havada ağzım aralıktı. Büyük ihtimalle Miraç'a bir şeyler anlatıyordum. Oda kolunu masaya yaslayıp başını ellerin arasına koyup beni dinliyordu. Bana çok güzel bakıyordu.

Bu görüntü karşısında boğazımda bir yumruk oluştu. Yutkunamadım. Gözlerim parlıyor fotoğrafta. Şimdi aynaya her baktığımda bomboş gözlerle karşılaşıyordum.

Benden neşemi çalmışlardı. Hayatımı çalmışlardı. Geçmişimi, geleceğimi çalmışlardı. Umarım her şeyi hatırlamadan ölürdüm.

Her şeyi hatırlarsam bana bunları yaşatanları öldürmekten beter edecektim. Beni bu hale düşürenleri ölümü istemelerini sebeb olacağım.

Yatakta hareketlilik olduğunda Miraça baktım. Benim tarafa dönüp ellini uzatı. Bende yatakta oturduğum için beni hissetmemiş olacakki hızlıca yataktan kalktı. Beni gördüğünde ise raht bir nefes verip geri yerine sırtüstü yatı.

Bu durum kalbimi acıttı.

Ondan gözlerimi kaçırıp ayağa kalktım. "Ben gitsem iyi olur"

"Biraz daha kalsan?" Dedi ve yataktan yine kalktı.

"Evde durumlar biraz karışık-" "dur sen bana şu olayı anlatmadın. Anlatmadan seni bir yere bırakmam."

Yatakta bağdaş kurarak oturduğumda oda aynı benim gibi karşımda öyle oturdu. Dizlerimiz birbirine değiyordu.

"Bir hafta bile olmadı tam. Yattığım hastanedeki doktor benim doğumumda karıştırıldığımı söyledi. Doğduğum hastaneye git dna testi falan derken pozitif çıktı. Karışmışım. Benim durumum zaten ortada. Bir şeyi hatırlamıyorum. İşte orda biraz Erkanlada konuştuk. Benim telefonum ona olduğunu söyledi. Neyse işte onlarda beni hastaneden çıkardılar ve sorumluluğumu aldılar. Şimdi onlarla kalıyorum." 

Yorulmuştum. Ben çok yorulmuştum.

Hatırlamamak yormuştu beni. Hemde her şeyden çok.

"Güzelim istersen yine beraber burda kalalım. Yeniden evimizde kalalım. Anılarımızı konuşuruz. Olmazsa yeni anılar biriktiririz birlikte. Olmaz mı?" Bunları derken bana öyle bir umutla bakıyordu içim gitmişti. Kendimle yeterince savaş veriyordum. Daha fazlasına gerek yoktu.

"Ben artık gideyim" diyerek aslında teklifinide reddettim. Hayal kırıklığıyla omuzlarını düşürdü. Ardından kafa sallayıp odadan çıktı. Bende derin nefes alıp yatak odasından çıktım.

Miraç kapının önünde beni bekliyordu. Bende tam ona doğru gidecekken yine başım döndü. Sendeledim an Miraç hemen yanıma gelip beni belimden tuttu.

"Güzelim?? Noldu başın mı döndü yine? Yok bu böyle olmaz biz bir hastaneye gidelim." Dedi telaş içinde. "Yok Miraç gerek yok." Diyip ondan ayrılıp ayakkabılarımı giyip evden çıktım.

Oda söylenerek peşimden geliyordu. " bir insan hiç mi laf dinlemez ya" diye mırıldandığını duydum.

Başka bir şey konuşmadan onun arabasına bindik. Ona adresi söyleyip yola çıktık. "Güzelim.." dediğinde ona döndüm. "Bak biliyorum belki şu anda bile senin gözünde en tehlikeli kişiyim veya güveneceğin son kişi.." zorlanıyordu konuşurken. Halbuki ben ona güvenmeye başlamıştım.

DELİ KOMUTANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin