his

72 29 3
                                    

Bazı zamanlar vardır insanların konuşmak istemediği,duymak veya görmek istemediği. Hissediyordum. Birşeyler olduğunu hissediyordum. Abim de birşeyler hissetmiş gibi beni kolumdan tuttu ve avluya doğru sürükledi. Korkuyordum. Şuan tek hissettiğim korkuydu. Avluya vardığımda karşımda bir sürü koruma ve konağın çalışanları vardı. Biraz daha ilerleyince karşıma babam çıktı. Kanlı elleriyle önce abime baktı sonra bana baktı,nefret edercesine baktı. Biraz daha ilerleyince ise onu gördüm. Donakaldım. Demiştim ya birşeyler hissediyorum, sadece korkuyorum diye. Şimdi o kadar anlamıştım ki bu hislerimin doğru olduğunu. Ayaklarımı, ellerimi hissetmiyordum.kendimi yavaşça yere bıraktım. Dizlerimin üstüne çöktüm ve yerde yatan anneme baktım. Yavaşça ellerini tuttum. Hareket etmiyordu . Vücudundan kan akmaya devam ediyordu. Sonra abim yavaştan yanıma geldi . Daha sonra beni ayağa kaldırdı. Kulağıma doğru eğildi:
"Dik dur Ebrar, burdayım."
İlk defa o an yalnız olmadığımı hissettim. Annemin cansız bedenine bakmayı sürdürdük bir müddet ikimizde . Abim aklına bişey gelmiş gibi ayağa kalktı ve hızla konağa ilerledi . Geriye dönüp o tarafa baktığım da babamı sürükleyerek dışarı geldiğini gördüm. Babamı annemin cansız bedeninin önüne gelince yumruk atarak düşmesini sağladı. Korumalar anında silahlarına davrandılar .
"Hepiniz avluyu terk edin !" Hazar abim delirmiş gibi korumlara bağırdı. Babam da yavaşça elini kaldırdı ve gitmelerini istediğini belirtti. Avlu yavaş yavaş boşalıyordu. Daha sonra abim babamı yakasından tutarak ayağa kaldırdı ve dik durmasını sağladı. Sonra ise hışımla belinden silahı çıkardı ve babama doğru tuttu.
"Niye yaptın bunu , niye ?"
Babam suratına sert bir ifade takındı.
"Elindekini yere bırak Hazar!"
Hazar abim silahı daha fazla yaklaştırdı ve bağırdı:
"Annemi niye öldürdün?"
Abimin söylediği şey kesin ve netti , babam bunu anlamamış gibi sırıttı.
"Hak etmiş demekki "
Bu lafları bana o kadar mide bulandırıcı gelmişti ki dayanamadım. Gözyaşlarım arasında konuşmak için uğraştım:
"S-sen n-nasıl bir insansın b-böyle !"
Babam bu lafıma karşı bana doğru yürümeye başladı ve elini kaldırdı, tam vuracağı anda Hazar abim onu tuttu ve eski yerinde durmasını sağladı. Abim boğuk nefeslerinin arasında:
"Ona yaklaşmaya çalışmayacaksın!" Babam tekrar sırıttı.
" Emrin olur Hazar ağa başka isteğin var mı (!)"
Abim tekrardan babama vurdu bende yaşadığım şokla bağırmaya başladım:
"Sana baba demekten utanıyorum, senden nefret ediyorum. Sen öyle bir canisin ki ..."
Allah'ım bunları ben mi söylüyorum. yürek yemiştim. Ama bunları demek susmamak bana daha iyi gelmişti. Önceden olsa tek kelam etmeden ağlardım lakin babam bu dediklerimin altın da kalacağını sanmıyordum.
"Sana bu dediklerimi ödeteceğim Ebrar!" Babamın tehditkar çıkan sesi tırsmama sebep olmuştu. Sonra o ses tekrardan duyuldu , silah sesi tekrardan yankılandı. Hemen Hazar abime baktım çünkü silah ondaydı. Babamı vurduğunu tahmin ediyordum ama ikisi de sağlamdı ve Hazar abim de telaşla bana bakıyordu. Daha sonra karşımda bana doğru gelmekte olan kağan abimi gördüm. Karnım da bir sızı ve ıslaklık hissediyordum. Ben vurulmuştum ! Bennn !
Kağan abim iyice bana yaklaştı ve tokat attı. Sendeleyerek yere düştüm . Başım çok fazla dönüyordu. Karnımda Sızan kan ise iyice artıyordu. Gözlerim de yavaşça kararıyordu. Son hatırladığım babama ve kağan abime yumruk atan Hazar abimdi ...

EFGÂNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin