Buselik

Bölüm 2

Selamlar herkese,

Yıllardır yazım işinin içindeyim hatta ilk hikayelerimi "Hayalmahsulleri Forum" da yazmaya başlamıştım ama bu platform gerçekten çok farklıymış.

Buselik ikinci bölümü ile sizlerle umarım beğenirsiniz. Yorumlarınızı bekliyorum :)

*******

Saner o anın etkisiyle ne yaptığını ne düşüneceğini bilmiyordu. Böyle bir hatayı nasıl yapmıştı ki tam da Buse ile konuşmuş, hatta onu öpmüşken... Buse de nasıl inanırdı onu öpmüşken başka birini öpeceğine? Yasemin eskilerden kalma biriydi Saner için. Yasemin'e "Başka birine âşık oldum ben," demiş bir daha görüşmelerini istememişti. Yasemin Saner'in âşık olabileceğine, hatta bir kız için tüm hayatını değiştirebileceğine inanmıyordu bir türlü... Ünlü otomotivci Mehmet Durak'ın oğlu Saner Durak, gecelerin adamı birkaç aydır hiçbir yerde görünmez olmuş vaktini okulda geçiriyordu. Yasemin, Saner'i yola getiren kızı merak etmişti, biraz da içten gelen hasetle o kızı görmek istemişti.

Saner Batu ile biraz dertleşip okula Buse'nin yanına dönüyordu ki otoparkta Yasemin'i görmüştü. Onun geliş sebebini hemen anlamış Buse ile yüz yüze gelmemesi için Yasemin'in yanına giderek onu arabasına bindirmeye, yollamaya çalışıyordu... Tam ikna etmiş yollayacağı, vedalaştıkları sırada Yasemin onu öpmüştü. Öpmesiyle de acı bir korna sesi duymuştu Saner. Arkasını döndüğünde Buse'nin tam orada kırmızı şapkası ile yüzünü kapatmaya çalışarak geçtiğini görmüştü. Yanında ise o sevgili arkadaşı Can vardı ve o lanet olası kolunu kıza sarmış yürüyordu...

Batu Saner'i biraz kendi haline bırakıp, yalnız kalıp düşünmesini beklemişti sonunda dayanamayıp "Abi sen cidden Buse'ye karşı bir şey hissediyor musun?" diye sormuştu.

Sigarasından derin bir nefes çeken Saner "Batu sen ne diyorsun? Tabii ki, yoksa neden uğraşayım bunca zaman?" diye karşılık verdi.

"Ne bileyim, belki de şu babanla yaptığın konuşma ve anlaşma yüzünden olabilir. Buse tam bu kriterlere uyuyor, ama bak baştan söyleyeyim Buse öyle bir kız değil. Ben onu üniversitenin ilk yılından beri tanıyorum. O kız öyle şeylere gelmez abi, bu çevrendekilere hele hiç benzemez... Çakar davayı."

"Saçmalama Batu ne alakası var babamla olanlarla? Tamam Buse çok düzgün kız ama bilmiyorum onda beni çeken bir şey var..."

Batu kaç yıllık arkadaşını biliyordu ve bu iş içine pek sinmemişti. "Bak baban ne demişti sana, 'hayatına çeki düzen vermezsen her şeyi düzene sokmazsan -bu işe kızlar da dahil- sana benim şirketimde iş yok' demedi mi? Eee Buse de seni düzene sokacak bir kız..."

Saner sigarasından son nefes alırken konuşmaya devam etti "Ya tabii o da var ama sadece o değil ki ben onun gülüşünü, konuşurken ellerini kullanmasını, saçlarını düzeltmesini, herkese yardıma koşmaya çalışmasını, her hareketine, mimiğine çekiliyorum abi. Bu babamın saçma dedikleri ile alakalı değil..."

*

Buse o gece hiç konuşmamış ertesi günkü sınavına odaklanmıştı, sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu. Seda onun bu halinden korkmuş, arkadaşının eski haline dönmesinden endişelenmişti.

Ertesi gün okulda Buse'yi deyim yerinde ise resmen kaçırmışlardı Saner'den.
Buse ilk başta ne olduğunu anlamamıştı sonra anladığında ise "Aman saçmalamayın adamla aynı sınava gireceğiz, nereye kadar kaçacağız?" demişti. Gerçekten de Saner tüm gün okulda Buse'yi aramış, en sonunda sınav zamanı sınıfta bulmuştu. Sınav salonuna hiçbir şey olmamış gibi gülücükler saçarak gelmişti Buse. O an tek düşündüğü güçlü olması gerektiğiydi. Şu sınavdan başarılı bir şekilde çıkmalıydı... Sınavın başlaması ile kendini sorulara vermiş son yarım saat kala kafasını kaldırdığında Saner'in salondan çıktığını görmüştü. Sınav sonunda onu görmeyeceğini düşünerek son dakikalarını rahat geçirmiş salondan çıkıyordu ki karşısında Saner'i görmüştü. Saner koridorda dönüp duruyordu. Buse'yi görmesi ile durmuş ve yaklaşarak "Konuşmamız lazım Buse" diyebilmişti...