ꕥ
Amelia
Akademide derslere girmeden eve geldiğimden zaman çok zor geçiyordu.
Esteban'la buluşmamız garip geçmişti ve tüm bildiğim, dünya artık bu sabah uyandığımla aynı değildi.
Telefonla uğraşmaktan yorulmuştum, boş boş oturmaktan da ve televizyon izlemekten de. Ayağa kalkıp battaniyemi kenara attım. Mutfağa doğru yürüdüğümde telefonumun çaldığını duydum. Geri dönüp sehpanın üzerindeki telefonu almıştım. Arayan Jessi'di, yani Karen'in kuzeni.
Telefonu açtığımda sesi ağlamış gibiydi.
"Amelia, Karen ile konuştum ve... ve... senin evde olduğunu duydum... beraber bir yerlere gidelim, olur mu? Benim... benim kafamı dağıtmaya ihtiyacım var."
Beklediğim teklif ayağıma gelmişti. "Olur, nereye gidiyoruz?"
"Ben diskoya gitmeyi düşünüyordum."
"Baya iyi olur. Hazırlanıyorum o zaman ben."
"Ben de sana geliyorum."
Telefonu kapatıp merdivene yaklaştım. Basamakları çıkıp ikinci kata varmıştım, odama geçtim.
Kapıdan girdikten sonra sağ kısımdaki gardıroba geçmiştim
Kapıdan girdikten sonra sağ kısımdaki gardıroba geçmiştim. Benim de kafamı dağıtmama ihtiyacım vardı.
Pantolon giyindim, fakat üste dekoltesi baya abartılı bir giysi giyinmiştim
Pantolon giyindim, fakat üste dekoltesi baya abartılı bir giysi giyinmiştim. Aslında geceliğe benziyordu, ama umurumda değildi. Sonuçta gençtim? Ayrıca yanımda Jessi olacaktı, yani ona uygun giyinmeliydim.
Topuklularımı giyinip çantamı da aldığımda telefonum çalmıştı. Arayan Jessi'di. Hızla odadan çıkıp aşağı indim. Evden çıkıp arabama doğru yürüdüm. Geleceğimiz yerler aynı olmadığından bir arabayla gitmek mantıksız gibiydi. Üstelik diskoya gidiyorduk gecenin sonu nasıl olurdu, bilinmezdi.
Jessi ile biraz konuştuktan sonra arabama atladım.
Diskoya vardığımızda gözlerimi binada dolaştırdım. Jessi yanıma gelmiş, koluma girmişti.
Binaya doğru yürümeye koyulduk. "Ah hayatım, Jackson geliyor. Bir dakika selam vereyim."
Jackson denen çocuk yanımıza vardığında dikkatle onu inceledim
Jackson denen çocuk yanımıza vardığında dikkatle onu inceledim. Bir yerlerden tanıdık geliyordu, ama çıkaramıyordum.
Yüzümdeki bu karmaşayı anlamış olmalı ki bana baktı. "Sizinle bugün sınıfta karşılaşmıştık, değil mi?" Gözlerini kısmıştı.
Kafamı belli belirsiz salladım. "Hatırlamıyorum."
Hafif gülümsedi. Yaklaşıp elimi öpmüştü. "Jackson Lagerfeld..." Gözlerini kaldırıp benim gözlerime dikti. "...memnun oldum."
Gülümsemiştim. "Amelia Kim, ben de memnun oldum."
"Ay hadi gençler. Konuşmaya mı geldiniz aaa!" Jessi sonunda coşmuştu, yeniden koluma girdi.
"Siz James ile ayrıldınız mı?" Jackson kaşlarını çatmış Jessi'e bakıyordu.
"Konuşmak istemiyorum." Jessi'nin bu tutumunu Jackson saygıyla kabul etti.
İçeri geçmiştik. İçerisi resmen kopuyordu. Çok güzeldi.
Çantalarımızı bir masaya bıraktıktan sonra dans etmeye koyulmuştuk. Cidden her şeyi unutturuyordu. Sanki hayat sadece buradan ibaretmiş gibi, sanki bu şarkının ve dansların dışında bir hayat yokmuş gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalanlar, Kaçışlar İçin
Teen Fiction"Beraber olamayız, biliyorsun." Omuzlarımı gevşetmiştim. Yüzünde muzip bir gülümseme oluştu. "Neden?" Kırılmıştı. Kaşlarını çatmıştı, ama mavi gözlerinde anlamlı bir şeyler parlıyordu. "Kalbini kırarım diye mi? O yüzden mi? Senin kalbine bir şey olm...