İyi okumalar...
Kuşların cıvıltıları sabaha ayrı bir hava katıyor, güneş bütün şehri yavaş yavaş etkisi altına alıyordu.. Müthiş bir enerji ile başlamıştı güne Nazlı.. Bir akşamlık da olsa geçmişi unutabilmiş, geleceği düşünebilmişti.. Yatağında doğruldu, başucundaki kar küresini görünce yüzündeki gülümseme daha da arttı.. Ali'ye bir teşekkür borçluydu ve bugün ödeyecekti.. Hemen kalkıp elini yüzünü yıkadı, Açelya'yı da uyandırdıktan sonra kahvaltı yapmaya hazırlardı..
Nazlı; (çayını karıştırırken) Dün akşam o kadar rahat uyudum ki anlatamam Açi..
Açelya; Sebebi belli değil mi? (Gülerek)
Nazlı; Ali'nin telefonunu verebilir misin?
Açelya; Sende yok mu?
Nazlı; Ayrıldıktan sonra silmiştim..
Açelya; Dur vereyim, yaz..
Nazlı; Dinliyorum..
.
.
Ali de gece enfes bir uyku çekerek güne başladı.. Enerjisi tavandı.. Uçarak elini yüzünü yıkadı, kahvaltıya koyuldu.. Tam çayını yudumlayacak iken yine telefon çaldı.. Allah'tan bu sefer cebindeydi..Ali; Bu sefer hazırlıklıyım (gülerek).. (telefonu açar)
Doruk; Abi sana müthiş bir teklifle geldim!
Ali; Sana da günaydın Doruk..
Doruk; He pardon abi ya heyecanlandım bir an.. Günaydın..
Ali; Evet müthiş teklifin nedir dinliyorum..
Doruk; Abi sen ben Demir bu akşam erkek erkeğe bir yerlere gidelim diyoruz.. Ne dersin?
Ali; Hayır derim Doruk, var mı başka sorun?
Doruk; Ya abi niye ya! Ne güzel erkek erkeğe takılacağız.. Bizi ekemezsin..
Ali; Ulan daha dün Nazlı'nın doğum günü vardı.. Her gün her gün bir yerlere mi gidilir? Yorgunum ben..
Doruk; Yok abi kabul etmiyorum..
Ali; Ne demek kabul etmiyorum..
Doruk; Cevabını kabul etmiyorum abi.. Reddetmek gibi bir lüksün yok..
Ali; Ulan niye arayıp soruyorsun o zaman ileri zeka?
Doruk; Formalite gereği be abi.. Hadi akşam görüşürüz.. (kapatır)
Ali; Ulan yemin ediyorum herkes deli ya.. Herkes! (kahvaltıya geri döner)
Tam çayını yudumlayacak iken yine telefon çaldı.. Elleri ayakları titriyordu sinirden, ta ki arayanın Nazlı olduğunu görene kadar.. Numarasını hiç silmemişti..
Ali; Hayrolsun.. (telefonu açar) Alo?
Nazlı; Ali rahatsız etmedim umarım..
Ali; Yok canım ne rahatsızlığı.. Problem yok..
Nazlı; Bugün saat 2'de hastanenin karşısındaki kafede buluşabilir miyiz?
Ali; (kekeleyerek) Ta-tabi b-buluşuruz.. Bir problem yoktur umarım..
Nazlı; Yok yok.. Sadece konuşalım istedim..
Ali; Tamam 2'de ordayım.. Görüşürüz..
Nazlı; Görüşürüz..
Ali'nin nabız 120'ye çıkmıştı.. Neden böyle olduğuna kendi de anlam veremedi.. Telefonu cebine koyup kahvaltıya döndü..
.
.
Öğleden sonra saat 13.30 civarı Ali çoktan kafeye doğru yola koyulmuştu.. Nazlı'nın ise izin alması gerekiyordu..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Mucizeydin Sen
Short StoryGeçmiş her zaman geçmişte mi kalır yoksa bir gün ansızın karşımıza çıkar mı? Yeni bölüm; Her gün