Bir Mucizeydin Sen

Bir Mucizeydin Sen #11

İyi okumalar...

Aldığı herşeyi tabaklara koyup güzelce süsledi Ali.. Tepsiye koyup yanına da 2 bardak limonata koydu.. Eskiden her pazar iş çıkışı pastaneye gidip özellikle limonata içerlerdi.. Nazlı'da boş durmadı hemen Açelya'yı aradı..

Açelya; Efendim kuzum..

Nazlı; Sen yaptın demi?

Açelya; Ay hiç uzatamayacağım Nazlı evet ben yaptım.. Hiç de pişman değilim..

Nazlı; Ya ben adamdan uzak durmaya çalıştıkça karşıma çıkıyor.. Akşam hesabını sorarım ben sana..

Açelya; Kız sen yoksa etkilenmekten mi korkuyorsun tekrar?

Nazlı; Ne alakası var ya? Sadece sevmiyorum dibimde olmasını..

Açelya; Başka bir sebebi yok yani?

Nazlı; Benim senden hesap sormam gerekirken sen benden hesap soruyorsun Açelya! Hadi kapat akşam görüşeceğiz.. (kapatır)

Açelya; Sende biliyorsun ne olduğunu işte.. Anlayacaksın bir gün..

Ali elindeki tepsiyi Nazlı'nın önüne koydu.. Limonatasını önüne aldı..

Nazlı; Sen yemeyecek misin?

Ali; Yok sana afiyet olsun..

Nazlı; Limonata diyorsun yani (gülümseyerek).. Öyle olsun.. (Kurabiyelerden yemeye başlar)

Ali; Biliyor musun hala her pazar iş çıkışı o pastaneye gidiyorum.. Limonataları hala eskisi gibi çok güzel..

Nazlı; Ben pek gidemiyorum artık.. Yoğun oluyorum genelde..

Ali; İnsan bir kere rutini haline getirince bırakamıyor.. (biraz bekler) Neyse ya boşver.. Kurabiyelerini ye sen.. Ben bir lavaboya gideyim.. (kalkar)

Lavaboya girer girmez musluğu sonuna kadar açtı.. Yüzüne defalarca su çarptı.. Aynada kendine bakınca gördüğü tek şey özlemdi.. Çok özlemişti Nazlı'yı.. Çok özlemişti onunla vakit geçirmeyi.. Hiçbir şey olmamış gibi davranmak zordu hemde çok zordu..

Nazlı'da kurabiyelere bakıp düşünüyordu.. Ali'yi her gün görmek alışık olduğu bir durum değildi.. Gerçi keyif almıyor da değildi ama.. Yine de bunun yanlış olduğunu düşünüyordu..
.
.
Hastanede de olaylar ardı ardına geliyordu.. Zincirleme trafik kazası sebebiyle 3 ağır yaralı acile gelmişti.. Ferman'la Demir, Tanju'yla Doruk 1'er tane hasta almıştı fakat 1 kişi boşta kalmıştı..

Ferman; Hemen biriniz Ali'yi arasın çabuk! Ne işi varsa bıraksın gelsin!

Açelya hemen Ali'yi aradı..

Ali; Efendim Açelya?

Açelya; Ali açıklamak için pek vaktim yok, Nazlı'yla ikinize ihtiyacımız var hemen! Ağır yaralı hastalar var!

Ali; Açelya delirdin mi ben o hastanenin doktoru deği-

Açelya; Ya Ali şu an bunun bir önemi varmı sence? Doktor yok diyorum ameliyatı yapacak.. Çabuk ol!

Nazlı; Ali birşey mi oldu?

Ali; Hemen hastaneye gitmemiz lazım, ağır yaralılar varmış ve ameliyata alınmaları gerekiyormuş..

Nazlı; Tamam hadi ne bekliyoruz?

Ali; Benim arabayı alalım..
.
.
Ferman 2 tane hastayı aynı anda almıştı.. Bir oraya bir oraya koşuyordu.. Yorgunluktan her an bayılabilirdi..

Ferman; Nerde kaldı bunlar Açelya?!

Açelya; Hocam her an gelebilirler..

Ali'yle Nazlı fişek gibi ameliyathaneye daldı.. Ali neşteri alıp talimatları verdi..