Evet, Jimin'in dediğiyle kırılmıştım ama istemiyosa ben de zorlamazdım. Benim için daha rahat. Ve evet, şu an kendimi avutuyorum sadece.
Önü üzdeki adam bize dönüp sırayla güçlerimize bakmaya başladı.
"Sen?"
"Kim Taehyung."
"Gücün?"
Adama bakıp göz rengi değişimişti.
"Göremiyorum, kör etmek gücün anladım ama nasıl düzelicem?"
"Onu da ben mi bulıyım?"
Felix yanımıza gelip ellerini adamın gözlerine koymuştu. Birkaç saniye sonra ellerini çektiğinde adam teşekkür edip tekrar bize dönmüştü.
"Adın?"
"Jennie Kim."
"Gücün?"
Jennie gözlerini değiştirdiğinde adamın normal bakışları değişmiş yerine aşık bakışlar almıştı.
"Çok güzelsin."
"Biliyorum, şimdi düzel!"
Jennie parmağını şıklatınca adam eski haline dönmüştü. Sonra adam bi sonrakine geçmişti.
"Adın?"
"Hwang Hyunjin."
"Gücün?"
Hyunjin göz rengini değiştirdikten sonra adama baktı.
"Otur!" adam yere oturmuştu.
"Köpek taklidi yap!" adam dört ayağının üzerinde durup havlayınca herkes gülmeye başlamıştı.
"Neyse, bu kadar eğlence yeter." diyip adamın zihnini bırakmıştı Hyunjin. Adam ne olduğunu anlamayarak olduğu hale bakmış ve sonra hemen ayağa kalkıp devam etmişti.
"Adın?"
"Lee Minho."
"Gücünü gördük ama yine göstermen gerekiyo. Ama benim üzerimde değil!" kıkırdamıştı Minho.
"Gönüllü?"
"Ben bi daha istemiyorum." Changbin ellerini havaya kaldırıp konuşmuştu.
"Ben olurum." kurtlardan bi siğeri öne çıkmıştı.
Minho'nun önüne gelip beklemişti. Minho'nun elinden çıkardığı dumanlar çocuğa etki edince Changbin ile aynı tepkiyi verip yere düşmüştü.
"Felix." Hyunjin elini öne uzatıp Felix'i çağırmıştı. Gelix gelip Hyunjin'in elini tuttuktan sonra tek dokunuşuyla yerdeki çocuk kendine gelmişti.
"Adın?"
"Min Yoongi." adam önümde eğildikten sonra devam etmişti.
"Gücünüz?"
Bahçenin ortasında bi yaatık yarattıktan sonra onu yok ettim.
"Tammadır."
Şimdi sıra kurtlardaydı. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ (Jisoo)
Önümüzdeki kadın teker teker güçlerimizi test etmeye başlamıştı.
"Adın?"
"Bang Chan."
"Gücün."
"Kulağınızı kapatın, siz mapatmayın test edicekseniz." kadın başını sallayınca onun dışındakiler kulaklarını kapatmıştık.
Chan uluduktan sonra kulaklarımızı açtığımızda kadın cin çarpmış gibi duruyodu.
"Uff, yoruldum ama ben ya! Yürü Hyunjin!" Hyunjin'in elinden tutup bizim yanımıza gelmişti Felix.
Kadının kulaklarına elini koymuş ve Hyunjin de omuzlarına ellerine koyunca saniyeler içinde kadın düzelmişti. Teşekkür edip devam etti.
"Adın?"
"Seo Changbin."
"Gücün?"
Changbin yumruğunu yere vurunca yer boylu boyunca yarılmıştı. Perilerden bi çocuk tam düşücekken Jisung onun altını sarmaşıkla kapatmıştı. Sonra da yarığa boylu boyunca sarmaşık doldurmuştu.
"Sen?"
"Kim Namjoon." kadın eğildikten sonra devam etti.
"Gücünüz?"
"Bana zor bi problem söyleyin."
"12768+34-678=?"
"12124." telefonunu çıkarıp hesap makinesinden test etmişti kadın.
"Doğru."
"Adın?"
"Kim Jisoo." eğilip devam etti kadın.
"Gücünüz."
Kadının mutlu olan havasını üzgün ve depresif yapmıştım.
"Nasıl hissediyosunuz?"
"Üzgün ve depresif."
"Nasıl hissetmek istersiniz?"
"Mutlu."
Kadının duygusunu mutlu olarak değiştirmiştim.
"İyi mi?"
"Evet, mutluyum. Teşekkürler." defterine bişeyler yazdıktan sonra dördü de ortada toplanıp konuşmaya başlamışlardı. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Selooooo
Tek ırkınki uzun olmayınca ikisini beraber yazıp attım
Umarım beğenmişsinizdir 💗 Umarım güzel yazabilmişimdir 💖
Beğendiyseniz cne mutlu bana 💕
Oy vermeyi unutmayın!
Sizleri seviyoreeeeee 💋
Ship bulamadımkeee 👍
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
