0.5

857 48 194
                                    

Selam bebeklerim!
Nasılsınız?
İyi misiniz?
Umarım çok iyisinizdir.
Sizi seviyorumm!
İyi okumalar, bol yorumlar 🩶

***

'Mert, odasında oturmuş telefonunda bir şeylerle uğraşıyordu. Aslında bayağı bir acıkmıştı o da, ama Ceylan'ın gelmesini, sonrasında da odasına çıkmasını bekliyordu.

Ondan sonra gidip, İrfan'lar ve çocuklarla yemek yiyebilirdi. Dakikada bir telefonunu elinden bırakıp, ne zaman gelicek bu kız? diye düşünüp, sonra tekrar telefonuna dönüyordu.

Öğrencisiydi sonuçta.

Ayrıca, topla arası çok iyi gözüküyordu. Bunu daha ilk antrenmandan anlamıştı Mert. Muhtemelen, futbol alanını seçerdi. Yani Mert öyle düşünmüştü.

Öyle bir şey söylememişti kız özel olarak.

Ne kadar öğrencilerine gıcık ve aksi davransa da. Hepsini önemsiyordu, çocuğu olsalar bu kadar önemserdi belki de Mert onları. Yeni de gelseler birinci sınıflar da öyleydi, senelerdir birlikte olduğu üst sınıftaki çocuklar da.

Ama tabii üst sınıflara davrandığından, daha narin davranmaya çalışıyordu birinci sınıflara. Çünkü yenilerdi sonuçta.

Hem, birinci sınıflar gözünde daha bebek gibiydiler. En azından, Apo, Barış, Zaniolo ve Altay'ın yanında, bebek sayılabilirlerdi değil mi?

Evet, bebeklerdi.

Özellikle de Ceylan.

Boyu bir çoğuna göre kısaydı, fakat gene bir çoğuna göre de atletik ve kaslı sayılırdı. Zaten kız öğrencisi çok da fazla yoktu Mert'in. Normalde kızlar, çoğunlukla Voleybol alanında devam ediyorlardı. En fazla birinci sınıfta oluyordu kız öğrencisi, sonrasında daha da gelmiyorlardı.

Normal olarak.

Daha çok, Deniz, Esra ve Arga'nın kız öğrencisi vardı. Arga okulun Psikolojik Danışmanıydı, Esra ise okulun Voleybol antrenörüydü. Esra, İrfan'ın eşiydi. Birkaç sene olmuştu onlar evleneli.

Arga ile Volkan da, flörtleşiyorlar denilebilirdi ama ikisi de bunu asla kabul etmiyorlardı. Deniz ise okulun tenis antrenörüydü. Mert'lerin yakın arkadaşlarından biriydi işte. Eskiden beri arkadaştı bu sayılan kişiler.

Elbette şimdi ki konumuz okuldaki hocalar değildi.

Konumuza gelecek olursak eğer; Mert, daha çok erkek öğrencileriyle iyi anlaşıyordu. Bu da kaçınılmaz bir gerçekti.

Çünkü, erkek öğrencilerinin ne kadar üzerinden geçse de antrenmanlarda, erkek ilişkileri sağlam oluyordu. Hepsi birbiriyle dalga geçip, birbirinin ağzına sıçsa da en sonunda gene birlikte maç ve goygoy yaparak ortayı buluyorlardı.

Ama kızlarda öyle olmuyordu. Eşit davrandığını söylese de Mert, ister istemez kız öğrencilerin çok da üzerine gitmiyordu. Zaten tek tük futbolda kalan kız vardı, diğerleri illa seneye başka alana geçiyorlardı, o yüzden de onların üzerine çok gitmiyordu.

Öbür türlü, fazla kırılganlardı. En ufak sert konuşmasında, yüzleri düşüyor, gözleri doluyordu. Mert hep, ne kadar narin varlıklar diye düşünürdü böyle zamanlarda.

Garip geliyordu ona bu kadar narinlik.

Ancak, ikinci dönemlerde ve üst sınıflarda, futbol alanını seçen öğrencileriyle erkeklerinkine yaklaşan bir muameleye geçiş yapıyordu, kademe kademeydi onun tavırları.

Telefonunun saatine baktı, neredeyse yarım saatten fazla olmuştu Ceylan soyunma odasına gideli. Kızlar çok dağıtmazlardı odayı, neden bu kadar geç kaldı ki, diye düşündü.

Nedenini Sorma, Mert HakanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin