Selam bebeklerim, yeni bölümle karşınızdayım.
Nasılsınız bu arada?
Umarım iyisinizdir.
Hadi, iyi okumalar bol yorumlar!
***
Ceylan Koç
Arga ablayla onun odasında, klimanın altında keyfimiz yerinde bir şeyler içiyorduk. "Nasıl okul, beğendiniz mi bebeklerim?" gülümsedik dördümüz de.
"Arga aşırı güzelmiş okul!" dedi Ceren heyecanla. Doğa "Ay valla, her manada aşırı beğendik." dediğinde Lorin sırıtarak "Sadece okulu mu? Abla, futbolcu çocuklar çok yakışıklılar!" dediğinde hepimiz gülmüştük.
"Kızım sen bir de basketbolcuları ve bodycileri gör. Hepsi süper hepsi." dediğinde bende gülmüştüm. "Ya Arga bari sen yapma." dedim. Ona bazen abla diyor, bazen de adıyla hitap ediyorduk. İki türlüsüne de okeydi çünkü.
Ben o kadar yaşlı mıyım abla demeyin bana falan diyordu arada. Elbette yaşlı değildi, çok eğlenceli çok tatlı biriydi.
"Ne yapmıcam kızım, sayayım mı illa? Volkan hoca mı dersin, Doruk hoca mı dersin, Cenk hoca mı dersin? Hepsi süperler!"
Tek tanıdığımız isim Volkan hoca olunca güldük. "Bizim Anatomi hocası olan Volkan hoca mı?" dediğimde başını salladı. Telefonuna bildirim geldiğinde, sırıttı. "İyi insan lafın üzerine mesaj atarmış aşkımlar." diyerek eline aldı ve bir şeyler yazdı.
Sırıtıyordu.
Lorin hızla, "Ne iş abla?" diye sorduğunda biz de tıpkı Lorin gibi merak ediyorduk. "Argaaa yoksa Volkan hocaylaa" Ceren'in lafını Doğa tamamlamıştı.
"Flört müsünüz alo?"
"Ay durun durun, yeni sayılır. Baya karşılıklı yürüşüyoruz birkaç gündür. Ne alaka anlamadım, önceleri hiç alakamız bile yoktu. Bir anda Arga perileri geldi heralde buna." diyip güldü. "Gelinmicek gibi misin kızım?" diyip göz kırptığımda hepimiz gülüşmüştük.
Biz heyecanla gülüp anlattırmaya çalışırken, o da gülüp "Bir bakmışsınız İrfanla Esra gibi olmuşuz. Aaa. İkimiz de Fenerbahçeliyiz bide. Süper çift?!" buna kahkaha atmıştık.
Gerektiğinde, aramızdaki en mantıklı kişiydi mesleği sayesinde. Bazense bizden hiç farkı olmuyordu manyaklık konusunda.
"Esra hocadan bahsettiler de görmedik hiç ya, bir de Deniz hocadan?" dedim, başını salladı Arga. "Voleybol antrenörü Esra. Siz bu dönem onun dersine girersiniz de, sonradan Lorin ve Ceren'in içli dışlı olması gereken en önemli kişi falan."
"Sizin de Mert hoca. Mert hocayla deli gibi çalışmanız gerek kızlar." diyerek ikimize döndü. "Deniz de, okulun tenis antrenörü. Esra, Deniz ve ben sizin gibiyiz diyebilirim. Aramız çok iyidir, siz de iyi anlaşırsınız zaten." dediğinde güldük.
Başımızı salladık, ardından biraz havadan sudan olanları anlattık. Kimlerle tanıştığımızı, benim millete terso yapmamı falan derken kapı çaldı.
Arga 'gir' diye seslendiğinde, genç iki kadın girdi içeri. "Aa kızlar bakın, Esra ve Deniz." dedi biz ayağa kalkarken. İkisiyle de tanışırken, ne kadar tatlı olduklarını düşündüm.
"Bu Lorin, benim kardeşim. Bunlar da arkadaşları, onlar da kardeşlerim gibidir. Doğa, Ceylan ve Ceren."
Bizi tanıştırdığında ufaktan konuşmaya başlamıştık. "Ya Mert hoca biraz gergin sanki." dedi Doğa. Esra, Deniz ve Arga güldüğünde biz de onlara bakmıştık.
"Birazcık, çok azcık." dedi Esra hoca. Deniz hoca gözlerini kocaman kocaman açarak "Ne birazı, ne çok azı! Mert, tanıdığım en gergin insan bu hayattaki! Bir adam hep mi çatık kaşlarla, deli sikmiş gibi dolaşır ya." dedi.
