2.0

1K 59 252
                                    

Sizi baya bir beklettim ama, sınavlar, koşturmacalarım, yapmam gereken işler derken, bir de bir sürü kurgum olunca, yetişemiyorum açıkçası. Kusura bakmayın bebişlerim, sizi çok seviyorum, umarım bölümü okurken eğlenirsiniz.

Bol bol yorumlar, zoru zoruna bölüm yazmışken emeğim boşa gitmiş gibi hissedince hevesim de kırılıyor, lütfen satır arası yorumcuklarınızı bırakın aşşklarımm 🙆🏼‍♀️🥹👩🏽‍❤️‍💋‍👩🏼🥰🐣💅🏻

***

'Arga, Ceylan'a Mert'in kıskançlığından bahsetmişti fakat onda da somut bir kanıt, bir itiraf ya da bir sözcük olmadığı için, elbette Ceylan için yeterli olmamıştı.

Aslında o zaten bunları biliyordu, Mert'in onu kıskandığını, onunla defalarca kez yakınlaştığını ve bunların hepsini de kendisini beğendiği için yaptığını düşünüyordu.

Düşüncesi zaten doğruydu, ama şüpheleri elbette ki vardı. O şüpheler de onu mahvediyor, kendisini kötü hissetmesine sebep oluyordu. Çünkü Mert'den gerçekten hoşlanıyordu Ceylan ve ister istemez bir karşılık bekliyordu. Fakat asla somut bir itiraf, net bir adım olmadığı için de kuruldukça kuruluyor, kafası karıştıkça karışıyordu. Dahası Mert gerçekten de kızın kafasını karıştırıyordu.

Çünkü hem ona karşı koyamıyordu, hem de dengesizliği suratına tokat gibi çarptığında günlerce kendine gelemiyordu. Mert'in onun üzerinde çok başka bir etkisi vardı ve Ceylan bazen bu etkiden nefret ediyor bazen de yine de seviyordu.

Şimdi ise Esra ve Arga'nın zoruyla, erkeklerin olduğu masadan, Mert'lerin olduğu masaya gelmişti. Şimdi daha da gergindi, çünkü Mert gözlerini bir saniye bile kızdan ayırmıyordu. Dikkatini etraftaki insanlara vermeye çalışıyordu, fakat bu çok zordu. Hoşlandığı adam gözlerini bariz bir ilgiyle ona dikmişken, başka bir şeyler düşünemiyordu.

Önündeki içkiden bir yudum daha alıp, bakındı etrafına. Partinin iyice cıvıtmaya başladığı saatlere gelinmişti, herkes alkolün dozunu kaçırmaya, delicesine danslar edilmeye başlanmıştı.

Bakışlarını kendi olduğu masada dolaştırdı, Arga ile Volkan kendi aralarında hararetli bir sohbet döndürüyorlardı. Çok muhtemeldi ki, yarım saat kadar önce Dorukhan hoca gelip, Argaya, 'Bugün ayrı bir güzelsin Arga' diyerek iltifat etmiş ve Volkan ise 'Güzelse güzel bilader sana mı güzel?' şeklinde atar yaparak Dorukhan'ı bir kez daha kovmuştu ve hala Volkan ona kurulduğu için de susmak bilmiyordu, Arga da asla susmaya biri olduğu için de bu konu ikili arasında konuşulmaya devam ediyordu.

İrfan ve Esra, bugün daha bir tatlı gözüküyorlardı sanki kızın gözüne. O ikisinin ilişkisine öylesine imreniyordu ki, her imrendiğinde içten içe 'Maşallah' demeyi asla ihmal etmiyordu.

Çift uyumlu bir biçimde siyah kombini yapmıştı ve siyah giymelerine rağmen sanki parıl parıl parlıyorlardı. Aşkın güzelleştirmesiydi belki de, bilemiyordu kız, tek bildiği birlikte süper olduklarıydı.
Deniz kendi kendine dans ediyor, arada Cenk'lerin masaya gidip onlarla eğleniyordu. Şimdi ise, Ceylan'ı kurtarırcasına onunla konuşmaya başlaması olmuştu.

"Ceylan, aşkım bir şey sorucam ben sana?"

"Efendim Denizim sor."

Deniz de bugün diğer tüm arkadaşları gibi parıl parıl parlıyordu. Saten, toz pembe elbisesi vücudunu öyle güzel sarıyordu ki, bir kere bakan erkek, belki de bir milyonuncu defa bir kez daha bakıyordu.

"Mauro'yla nolur aranızda bir şey olmadığını söyle ya?"

Bunu Deniz yakınırcasına söylediğinde, Ceylan elinde olmadan kıkırdamıştı. Mert'inse dikkati daha da onlara çevrilmişti. Çünkü zaten bakışları bir dakika olsun kızın üzerinden ayrılmıyordu, şimdi ise merak ettiği bir konuya değinmişti Deniz.

Nedenini Sorma, Mert HakanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin