1.0

960 47 469
                                    

Selam kızlar.
Döngüde ufak bir değişiklikle, Kerem gününü Merto günü yaptım, Arga bebeğim için. Ama beklediğinize değen bir bölüm olacağını düşünüyorum.

Umarım yani?

Keyifli okumalar, bol yorumlar.

***

'Ceylan, birkaç saat arkadaşlarıyla takıldıktan sonra telefonuna gelen mesajla yanlarından ayrılmıştı.

Mert'di mesajı atan kişi.

Mert Hoca: ben bilgisayar odasında olucam, ceketimi oraya getirebilirsin.

Mert Hoca: bir saat burdayım, hızlı ol.

Bunları yazıp, başka da bir şey yazmamıştı. Ceylan, sadece onaylayıcı bir mesajın ardından hızlıca odasına gitmişti. Tam ceketi alıp çıkacakken, gözüne takıldı aynadaki görüntüsü.

Çirkin hissetmişti kendini.

Dolabını açıp, kıyafetlerinde gezdirdi bakışlarını. Altına siyah, diz üstü bir eşofman şort, üzerine beyaz crop ve onun üzerine ise mor bapeini giymişti.

Bakışları aynaya tekrar kaydığında, kendini şimdi biraz daha iyi hissediyordu. Fakat bu sefer suratına kaydı bakışları, kenarıda duran makyaj malzemelerini alıp hızlıca abartı sayılmayacak, fresh gözüken bir makyaj yaptı. Glossunu sürdüğünde ise tamamdı işte.

Parfümünü alıp birkaç fıs sıktı. Aynaya tekrar çevirdi bakışlarını. Bu sefer eksik hiçbir şey görememişti, bu sayede de kendini çirkin hissetme perileri gidivermiş, kocaman bir sırıtma oluşmuştu dudaklarında.

Derin bir nefes alıp, Mert'in hırkasını ellerinin arasına aldı. Aklına gelen şeyle hızlıca hırkayı kontrol etti, hiçbir yerinde hiçbir şey yoktu. Hırkayı suratına doğru yaklaştırıp kokladı.

Neyseki kötü kokmuyordu, sürekli parfüm, vücut spreyi tarzı şeyleri bocaladığı için, hırka da parfümü kokuyordu. Yine de birkaç fıs da hırkanın üzerine sıktı parfümünden.

"Ay ne oyalandın kızım ya!"

Kendine söylenerek odadan çıkmayı başardı sonunda. Merdivenlerden hızlıca indi, ardından Barış'lardan daha önce nerede olduğunu öğrendiği bilgisayar odasına gitti.

Kapının önüne geldiğinde elleriyle saçlarını düzeltti, telefonun ekranından suratına baktı, fakat ekrandan kendine bakarken bir şey de dank etmişti kafasına.

Neden bu kadar heyecanlanmış ve önemsemişti bu durumu?

Yalnızca ceketini verecek ve arkadaşlarının yanına geri dönecekti işte.

Aklına doluşan ihtimalle omuzları düştü, Mert hocadan etkilenmişti yüksek ihtimal ve ister istemez de kendini ona beğendirme isteğiyle dolup taşmıştı.

Anlamsızdı.

Daha üç dört günden fazla olmamıştı tanışalı ve bu kişi öğretmeniydi. Dahası, belki Deniz hocayla aralarında bir şeyler olabilirdi.

En azından Ceylan böyle düşünüyordu. Ama içten içe de yanlış anlamış olmayı diliyordu Allah'tan.

Çünkü farkındaydı, Mert hocadan etkilenmişti. Gıcık da olsa, hoşuna gitmişti adam. Tipi, karakteri, mimikleri, konuşması ve otoritesi. Ayrıca ona çok nadir de olsa, birkaç defa tatlı tatlı davranması da, etkilenmesindeki en büyük sebepti.

Hoşuna gidiyordu işte adam.

Ceylan normalde bu tarz şeyleri kendi kendine kabullenebilen biri asla değildi ama bu sefer çok çabuk farkındalık sağlamıştı. Kendisine bu yüzden de oldukça şaşırmıştı aslında.

Nedenini Sorma, Mert HakanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin