bite me | sunki

revenge

_______

Fırtına toplanır, karanlık yaklaşır,
Fısıldayan sırlar, ateşleyen korku.
Güçler çatışmasında, bir krallığın kötü durumu,
Yıldız ışığında yıkanmış, yapılan seçimlere dayanıyor.
_______

Sunoo

Meydana vardığımızda hava çoktan kararmıştı, ancak bu durumu umursamadan birçok insan merakla ne yapacağımı bekliyordu. Ortadan kaybolduğum haberinin hızla yayıldığı belliydi ve yüzlerinden bunun sebebini merak ettikleri anlaşılıyordu. Sokak lambasının ışığının en belirgin düştüğü noktada durdum ve boğazımı temizleyerek konuşmaya başladım.

"Değerli Elorida halkı," diye başladım, sesimi çevreme yaymak için biraz daha yüksek tonlama kullanarak. "Sakin olun, hepinizle konuşmak istiyorum." Sesimdeki kararlılık ve içtenlikle insanların dikkatini çekmeyi başardım. Bir süre sessizlik oldu, gözlerin üzerimde olduğunu hissedebiliyordum.

"Elorida halkı, biliyorum ki aranızda geçmişte ki olayıar nedeniyle olumsuz düşünceler ve söylentiler dolaşıyor. Ancak ben buraya geri döndüm, size gerçek bir şekilde açıklama yapmak ve kendimi ifade etmek için buradayım."

Sözlerimle birlikte biraz rahatlama hissedebiliyordum. İnsanlar dikkatle dinliyor, merakla bekliyorlardı. Devam ettim.

"Evet, doğru, ben bir yarı cadıyım. Ancak bu benim kimliğimin tamamını tanımlamaz. Ben aynı zamanda bir insanım, duygularım, umutlarım ve hatalarım var. Sizinle yarı cadı olsrak değil, insan kimliğimle konuşuyorum. Geçmişte her ne yaşanmış sa geride bırakmanızı ve benimle birlikte geleceğe doğru irerlemenizi istyorum."

Yüzlerde bir karmaşa hissedebiliyordum. Bazıları hala şüpheci ve endişeliydi, bazıları ise merakla beni dinliyordu. Devam etmek için içimdeki cesareti topladım.

"Bana şans vermenizi istiyorum. Size yardım etmek, Elorida'yı güvende tutmak için buradayım. Hepimiz aynı hedefe yöneliyoruz: huzur ve güven içinde yaşamak. Eğer bana izin verirseniz, bu hedefe birlikte en kısa zaman da ulaşabiliriz. Lakin sizlere gerçekleri gizlemekte istemiyorum. Eğer parlak ve huzurlu bir gelecek inşaa etmek istiyorsak, zorluklara da katlanmalıyız. Bazen inişli ve yokuşlu zor dönemlerden geçicez ama birlik olursak bunun üstesinden kolaylıkla geliriz."

Konuşmamın sonunda bir süre sessizlik oldu. İnsanlar birbirlerine bakıyor, düşüncelerini paylaşıyorlardı. Sonunda bir kadın sesi duyuldu:

"Belki de haklıdır. Ona bir şans verelim, Elorida'nın iyiliği için birlikte çalışabiliriz."

Bu sözlerle başlayan birkaç kişinin destekleyici sözleri ardından, yavaş yavaş bir kabul hissi yayıldı. İnsanlar, daha önceki şüphelerini bir kenara bırakarak beni kabul etmeye başladıklarını hiss ediyordum. Bu karşılama beni derinden etkiledi ve minnettarlıkla gülümsedim.

"Teşekkür ederim. Sizlere güvenim tam, birlikte daha güçlü olacağız. Elorida'nın geleceği için birlikte çalışacağımızdan emin olabilirsiniz."

Yükselen alkış sesiyle önlerinde eğilmip minnettarlığımı belirttim. Bir kaç kişi yaklaşıp elimi sıkmış bazıları da çekingenlikle sorularını sormuştu.

"Gayet iyiydin Kim Sunoo hazretleri!" şeklinde başladı yanımda ki ses, buna karşılık "Yah! Bana öyle seslenme tuhaf geliyor." dediğimde Jake'in koluna girip meydandan uzaklaşmaya başladık.

Jake'e dönerek, "Meydanda olan herkes bana inanmayacak değil mi?" diye sordum, yürürken.

Jake gülerek cevapladı, "Aslında birçok insan hala şüpheli, seninle ilgili dedikodular ve efsaneler yayılmış durumda. Bu yüzden birçoğu seni merakla bekliyordu. Konuşmanla insanları etkiledin, ama tabii ki herkesi ikna etmek zaman alacak."