Dikkat; bu olaylar fic deki zaman dilimin de baş vermiyor, bir önceki hayatlarını anlatıyor.
______
Kader, hayatın dansında gizlenir perdeler arasında,
Çoğu zaman lanetlediğimiz yollar, bir gün kurtarıcı olur anımıza.
Zor anlarda belirir kaderin cilvesi, sırlarla örülü,
Hayatın dokusunda, kaderin nakışları işlenir özgürce.
______Sene 1824
Ayaklarının altından çıkan yaprakların cızırtıları eşliğinde çömelerek en uygun noktayı aradı. Saatlerdir dolaştığı bu ormanda gözüne çarpan ilk avıydı ve bunu kaçıramazdı. Güneşin batmaya yakın olan ışınları tenini okşarken bir yandan sanki güneşe rakipmişçesine parlayan kızıl kürküyle yerde bitmiş küçük çiçekleri koklayan kurta, odaklandı. İri cüssesine rağmen bir hayvana ters güzelliği vardı.
Mayıs'ın hafif esen esintisi, kızıl kürkünü okşarmışçasına eserken, çiçeklerin etrafında dolanan bu kurt neşeyle karışık kısık sesler çıkarıyordu. Siyahlarının içine karışmış sarı saçlı genç avcı içini kaplayan huzursuzlukla kıpırdandı. Elinde sıkı sıkıya tuttuğu yayına geçirdiği okuyla tek gözünü kısarak nişan aldı. 'Eğlencenin kısa süreceği için üzgünüm' diye içinden geçirmeden edemedi. İlk kez zorlukla nefes aldı, kalbine oturan anlamlandıramadığı huzursuzluk yer etmişti. Oysaki hep alışkın olduğu durumdu bu.
Aylardır bu günlerin gelmesini bekleyen genç kurtadam sevinçle ormanda koşuşturdu. Uzun zaman önce annesiyle toprağın derinlerine ektiği tomurcuklar çiçeklenmeliydi. Her gün bıkmadan gelir, kontrol eder ve sabırla beklerdi. Nihayet beklediği gün yetişmiş, çiçekleri onu selamlamıştı.
Güzelliklerine öylesine odaklanmıştı ki, kafasının üzerinden on santim kala bir çırpıda geçerek ağaca saplanan oku fark etmemişti bile. Hızla arkasına dönmesiyle beklediği manzaranın bu olacağını beklememişti. Yerde yatan bir gencin üzerinde dişlerini her an geçirmeye hazır olan bir kan içen. Ormanın bu kadar derinliklerine kadar gelebilen cesaretli olan bu genci takdir etmek gerekirdi. 'deli cesareti' diye düşündü, Sunoo.
Vampirler ve kurtadamlar yıllar önce yapılan anlaşmaya göre birbirlerinin işlerine karışmazlardı. Lakin gözleri önünde ölüme yolculuk edilmesine göz yummak, onun için vicdan azabından öte bir duygu olurdu.
Kendisini beklemediği bir pozisyonda bulan genç avcı hedef alırken, kendisi hedef haline gelivermişti. Tam gözlerinin içine bakan bir çift kırmızılık, onu olduğu yere daha fazla sinmesine neden oldu. 'Sonum böyle olacaktı demek' durduramadığı iç sesi beyninde yankılandı. 'Buraya kadar gelirken ne düşünüyordum ki zaten. Sonucunun böyle olacağı açıktı.'
Lakin hiç beklemediği şey, yakasına sıkı sıkıya yapışan kan içenin ışık hızında üzerinden yok olmasıydı. Kızıl kurt, tüm gücüyle savurmuştu vampiri. Bulduğu boşlukla hemen kendini toparlamış, köşeye çekilerek olanları izlemeye koyulmuştu genç Nishimura Riki. Canına kıymaya hazırlandığı canlı tarafından hayatı bahşedilmişti ona.
Öte tarafta fırlattığı bedene doğru emin adımlarla ilerleyen kurta baktı. Savurduğu beden, çarptığı ağaçtan destek alarak soluklanmış ve ani bir atak yapmıştı. Bir kurt ve vampirin dövüşünü izlemenin gerçekliğini sorguladığı andı Riki'nin.
Avcının gözleri, ormanın derinliklerindeki bu mücadeleyi izlerken, güneşin ışını altında kızıl kürklü kurtun saldırısı nefes kesici bir tabloya dönüşüyordu. Vampirin karşı koyuşu, karanlıkla dans ederken, kurtun vahşi gücü ve çevikliği, doğanın içsel savaşının yankılarıydı sanki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bite me | sunki
Про вампиров"Riki, ısır beni." Nishimura Riki × Kim Sunoo |19.05.23|