18. Uzun Zaman

500 85 171
                                    

Uzun zaman geçti. Bakmanıza gerek olmadan önceki bölümlerin kısaca hatırlatması;

Harry Alfa Okulu için farklı bir bölgede.
Louis Lupus Spiritus'ta.
Harry: Alfalar okulunda Liam, Zayn ve Niall'la tanıştı. Onlar da omega kartellerine karşı küçük bir grup kurdu.
Bu grubun bir lideri var, toplantılarını okulun uzak bölgesindeki ufak yerleşik bir mağarada yapıyorlar.
Emmet adlı alfa Harry'nin arkadaşıydı, geçmişte önümüze birkaç kez çıkmıştı.
Harry'nin babası Rupert'ın kartellerle ilgisi olduğunu öğrenip kartel toplantısından mini bir kesit gördük. Ancak bunu Harry net bilmiyor, sadece şüpheleniyorlar.
Harry 21, Louis 18 yaşında.

- - -

Louis, doğum gününden önce bir yaz tatili geçirecekti ve bu yaz tatilinin en büyük heves ettiği yanı, elbette Harry'nin Alfa Okulundan çıkıp yanına gelmesiydi.

Ama Harry, gelmemişti.

Pekâlâ, bunu bir şekilde kabul edebilse de kabullenemediği asıl şey, on sekizinci yaş doğum gününde bile yanında olmayışıydı. İyi bir bahanesi bile yoktu! Hadi ama... Çok sevdiği alfa arkadaşlarıyla halletmesi gereken işleri mi vardı? Bu işlerden üstünkörü bahsetse de başka hiçbir açıklaması yoktu. Oysa Louis, Harry'nin on sekizinci yaş günü partisine o aptal arkadaşlarıyla yan yana gelme olasılığını hiçe sayarak yalnızca onun için gitmişti.

Elbette yaptıklarının karşılığını alma niyetinde değildi, sadece onu gerçekten çok özlemişti.

Ne yaz tatilinde ne de doğum gününde burada olmuştu. İki seneyi aşkındır onu göremiyordu. Sadece geçen ay iki günlüğüne gelmişti ve onda da yalnızca bir saat görüşebilmişlerdi. O kadar kırılıyor ve özlemle doluyordu ki, bazı geceler üzüntüyle gözleri dolduğunda Harry'nin kokusuyla bezenmiş tişörtüne sarılarak teselli bulmaya çalışıyor; hatta bununla yetinemeyip odasından aşırdığı birkaç adet tişörte sarılıp uyuyordu.

Ayrıca annesi Bayan Sephora Styles'ın bakışlarından korktuğu kadar hiçbir şeyden korkmuyordu. Louis çoğunlukla -eğer annesi burada bir çalışan olmasaydı, büyük annesinin yanına gidip kalırdı ama annesini, bu canavarın yanında asla bırakamıyordu.

"Beni artık sevmiyorsun," diye fısıldadı Louis, gözleri ağlamaktan şişmiş, ağaç evindeki Harry'nin yatağına yatmış ve telefonun ekranını kendine çevirmişti. Kollarında da bir pelüş kurbağa vardı. Harry'yi bazen ona benzettiği için iki günlük gelişinde ona almıştı ama Harry onu burada bırakmıştı.

"Böyle yapma Louis," dedi Harry, telefonun diğer ucundan görünen yansıması, yüzündeki üzüntüyü belli ediyordu. "Elbette seni seviyorum ve-"

"Yalancı," diye sızlandı titreyen sesiyle. "Sevseydin gelirdin! Ve geldiğinde vaktini benimle geçirirdin. Ama yapmıyorsun. Hep benden kaçıyorsun ve neler çevirdiğinden bahsetmiyorsun! Başka biri mi var, hı? Alfa okulunda iyi bir dişi alfa mı buldun yoksa?"

Mavi gözlerindeki endişe ve üzüntü, bir yandan da laflarındaki serzenişler arttıkça Harry istemeden gülümsüyor ama kalbi, onun masumluğuyla sızlıyordu.

"Gerçekten seni kırdığımın farkındayım, ama biraz daha sabretmeni istiyorum; o zaman geldiğinde seni yalnız bırakmayacağım, öyle ki, benden sıkılacaksın bile."

"Beni yalnızca boş laflarla tutmaya çalışıyorsun." Hızlıca gözlerini silip öfkeyle ona bakmaya çalıştı, ancak gözleri hâlâ ıslaktı ve onları kurutmaya çalıştıkça yenileniyorlardı. "Ama anlamıyorsun, neler çevirdiğini ve neyin peşinden koştuğunu bilmek istiyorum. Böyle yaparak yalnızca beni meraklandırıp kırıyorsun, iki senedir doğru düzgün bir araya gelemedik bile! Hep ailenden kaçarak buluşmak zorunda kaldık ve daha nicesi! Şimdi ise- şimdi ise sen kaçıyorsun, hem de benden! Sadece gerçekleri bilmek istiyorum, Harry."

Lupus Spiritus 🌖 | Larry ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin