"Hamileyim!"

3.2K 309 251
                                    

Keyifli okumalar..

Taehyung'un bir anda bağırması ile hem Bay Lee hem ben bir anda ayrılarak birbirimize korku ile bakmıştık.

Taehyung'un ne ara buraya geldiğini ya da nasıl haberinin olduğuna dair hiçbir fikrim yokken korku dolu bakışlarımı Delta'nın simsiyah olan gözlerine çevirdim. Günlerdir içini yiyip bitiren kurdunun etkisi altındaydı, bu çok belliydi.

Bir anda beni bileğimden yakalayarak arkasına aldığı gibi Bay Lee'ye yaklaştı. Burun buruna geldikleri an ölümcül bakışlarını gözlerine kenetlemişken sinirle bir nefes vererek Bay Lee'nin yüzüne doğru tükürürcesine konuştu.

"Sizinle daha sonra görüşeceğiz, Alfa Lee."

***
Taehyung'la arabaya geçeli yaklaşık on dakika olmak üzereydi ve o durmadan bağırıyor, hiddetle direksiyona vurarak sinirini atmaya çalışıyordu. Fakat başarılı olamadığı her halinden belliydi.

Oldukça hızlı sürüyordu, ki buna rağmen hâlâ evde değildik. Çünkü Taehyung eve doğru giden yol hariç her yere sürüyordu.

"Teyung.." diye fısıldadım, güçlükle çıkardığım sesimle. Fakat o, hiç oralı olmayıp iki eliyle art arda direksiyona vurdu. Esmer ellerinin parmak boğumları bembeyaz olmuştu... Dudağını ısırmaktan kanatmıştı. Parmaklarının üstünü de bir ara kırmızı ışıkta beklerken yumruğunu ısırmıştı ve onlarıda o şekilde kanatmıştı.

Yıkılmayan Delta, karşımda sinirden deliye dönmüştü. Ve ben ona dolu gözlerim ile bakmak dışında hiçbir şey yapmıyordum. Yapamıyordum. Elimden hiçbir şey gelmiyordu. Kendime lanet okumak dışında...

"Sikeceğim! O Alfa doktoru da, şirketteki çalışanları da, babam olacak o iti de, seni evde yalnız bırakan aklımı da sikeceğim! Ha pardon, sen evde değildin, öyle değil mi!? Seni evde yalnız bırakmadım ben, sonuçta beyefendi evde değildi!"

Sinirle bağırarak direksiyona birkaç kere daha vurup sinirle bana döndü. Gözleri simsiyahtı. Bakışları buz gibiydi ve korkutucu derece de koyu olan gözleri ellerimin titremesine ve gözlerimin dolmasına sebep oluyordu.

Arabadaki feromonlar daha da artarken midemin bulantısı da eş zamanlı olarak arttı. Ben korku ile yutkunurken Taehyung gaza basmayı kesip ani bir hareketle kenara çekerek frene bastı.

Kemerimi takmadığım için öne doğru savrulurken çabucak toparlamaya çalıştım. Beni çekiştirerek arabaya bindirdiği ve aşırı hız yaptığı için korkudan aklıma kemer takmak bile gelmemişti.

"Siktir!" Bağırarak dengesini yeni sağlamış olan bana döndü. Hızlı bir hareketle elini kaldırınca vuracağını düşünerek gözlerimi kapatıp başımı aşağıya eğdim. O ise kaldırdığı eli yerine diğer elini sürücü koltuğunun olduğu taraftaki cama vurarak paramparça olmasını sağladı.

Bir anda gözlerimi yavaşça açmaya çalıştığımda az önce bana kaldırdığı elini tekrar kaldırdığını farketmem ile korkarak daha da küçüldüm, yerimde. Fakat o yine bana vurmak yerine oturduğum koltuğa düştüğünü onun eline alması ile farkettiğim telefonumu, arka kapıya çarptıracak şekilde fırlattı.

Korku ile derin nefesler alırken ayakkabılarıma diktim bakışlarımı. Ona bakmaya cesaret edemiyordum. Kanlı elini görmeyi de hiç istemiyordum. Canını daha fazla yakmasa bari..

"Bana bak!" Bir anda bağırması ile daha da irkildiğim için, ona doğru bakmadım. Bakamadım.

"Sana, bana bakmanı söyledim Jeongguk!" Az öncekine tezat bir şekilde daha güçlü bağırması ile başımı ona doğru yavaşça çevirdim. Fakat çenemde hissettiğim sert tutuş ile bu hamlem daha hızlı gerçekleşti.

OMEGA KİM ~TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin