31: Chris Yokken! | +18

262 27 14
                                    

( bu bölümde mide bulandirici +18 sahneler bulunabilir okurlarin dikkatine.)
.
.

Jung'un sesiyle gözlerimi irice açtım korkudan. Şimdi ne açıklayacaktık, ne diyecektik adama? Christopher'ın kardeşi olduğunu söylediğim için bana güvenen adam onunla dün seviştiğimi öğrendi! Ne yapacağımı bilmiyordum, Christopher bir şekilde halleder diye düşünüyordum ama şimdi kapıdan dışarıya da çıkamazdım. Tam kapının önünde konuşuyorlardı çünkü.

Hızlı hızlı nefes alıp verirken kapıya yaklaştım dediklerini daha iyi duyabilmek için.

"Minho ile aramda olanları yalnızca ben bilirim Jung, sana seviştiğimizi düşündüren şey nedir?"

"Sesler Bang, sesler. Gece saat bilmem kaç malikanede dolaşıyorum ki biliyorsun ben uyumam. Bir insanın seviştiğini seslerden anlayabilirsin. İnlemelerinden, bağırışlarından..."

Kaşlarımı çatarak kırgın bakışlarımı zemine doğru çevirdikten sonra kapının yanındaki duvara sırtımı yasladım. Ben gerçekten mutlu olmayacaktım sanırım. Bir yerde mutlu olsam diğer türlü mutlaka patlak veriyordu.

Bir süre sonra sesler kesildiğinde Christopher kapıdan içeri girince irkildim.

"Kendi yaptıklarını bilmesem bu kadar sakin olmam. Öz kardeşine tecavüz eden bir adam o. Bizim ilişkimiz kimseyi ilgilendirmez, anladın mı Minho?"

Dolan gözlerimi silerek ayağa kalktığımda alnıma bir öpücük kondurup kapıyı açtı geçmem için.

"Yüzün gülsün."

Yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirip kapıdan çıktığımda arkamdan geliyordu. Kahvaltı yapma isteğim yoktu, malikaneyi de gezmek istemiyordum. Mutfağın yerini, lavabo ve odamızın yerini biliyordum bu yeterdi.

"İlk önce hepimiz kahvaltı yapacağız, daha sonra ne istersen onu yaparız." derken merdivenden iniyorduk.

"Aç değilim. Arka bahçeye çıkmak istiyorum Chris."

Christopher başını yavaşça salladıktan sonra merdivenlerden inmiş, mutfağın olduğu yere doğru gidiyorduk. Mutfağın diğer tarafından da bahçeye çıkabiliyorduk. Diğerleri mutfağın karşısındaki koltuklara oturmuşlar ellerinde telefonla oynuyorlardı.

Yeni nesil mafyalar da bir başka, ellerinden telefon düşmüyor.

Diğerlerine selam verdikten sonra Christopher'la beraber bahçe kapısından çıkmıştık ki sabah serinliği çok iyi gelmişti. Dışarıda, havuza yakın yemek masası vardı. Havuzun büyüklüğü de çok iyiydi.

Havuzun yanında da geniş kocaman bir bahçe vardı. Christopher masanın sandalyelerinden iki tane alıp havuza yakın bir şekilde koydu.

"İyi mi burası."

"Evet."

Sandalyeye otururken havuzdaki suyun sallanışını izledim uzunca, güneşin havuza çarpışını, yansıyan güneş ışığını izledim.

"Jung yüzünden mi keyfin yok."

"Hayır, genel olarak öyle. Şirketten uzaklaşmak her ne kadar iyi gelse de bugün olacak kumar eğlencesi moralimi bozuyor."

Christopher bir şeyler düşünüyormuş gibiydi ona baktığımda.

"Kumar eğlencesi güzel geçecek diye düşünüyordum ben?"

"Dün Jung'un dediklerini unuttun mu? İki şekilde de elimize bir şey geçmeyecek."

Christopher omuz silkti.

Judas Kiss Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin