'Evlenme teklifi'✓

112 14 1
                                    

Orkide Çiçeğinin Kral tarafından koparıkıp birisine verilmesi evlilik teklifi anlamına gelir

İyi okumalar

Cadının evinden ayrıldıktan sonra sakince ormanda yürüyorduk. İkimizde sessizdik. Ben duyduklarımı hazmetmeye çalışıyordum. Yoongi ise yanımda bana eşlik ediyordu. Aslında duyduklarımın bir kısmı beni çok sevindiriyordu. Aşık olduğum adamın ruh eşim olduğunu öğenmek inanılmaz bir şeydi.

Ama tek bir korkum vardı ya Yoongi bu bağı istemezse, ya beni sevmiyorsa onda naparım ben.

"Galiba duyduklarını beğenmedin" demişti Kral. Yüzüne baktığımda hafif hayal kırıklığı vardı. Sanırım açık olarak düşüncelerimi söylemek iyi olurdu.

"Hayır sadece bu bağı, beni istemezseniz diye" demiştim ama ardını devam ettirmemiştim. Anladığını sanıyordum. Yüzümü utançla kapatmıştım.

Elleriyle ellerimi yüzümden çekmişti. Çenemden tutarak kafamı kaldırmış ve tam gözlerimin içine bakmıştı.

"Bunu düşünmen saçmalık. Hayatım boyunca ben seni bekledim Jimin-ah" demişti. Yüzüm kızarırken mutlulukla gülümsemiştim.  Beni istemediğini sanmıştım ama yanılmıştım.

Bir anlık sevinçle kollarımı Kral'ın gövdesine dolamış ve sıkıca sarılmıştım. O da kollarını bana sardığında bir kaç saniye orda öyle durmuştuk. İkimize de hava hoştu hatta sonsuza kadar böyle kala bilirdim ben.

Bir kaç dakika sonra ayrılmış ve saraya gitme kararı almıştık. Kral atı göstererek "Öne binmek istermisin" sormuştu. Kafamı evet anlamında salladığımda onun yardımıyla ata binmiştim. O da ardından arkama binmişti.

Pekala bir sorun var. Şu an hiç iyi değilim. Kralın uylukları kalçama tamamile yapışmıştı. Sıcaklığını olduğu gibi hissediyorum. Aiss aklıma hiç iyi şeyler gelmiyor. Ufaktan terlemeye başlamıştım bile.

Bu az değilmiş gibi Kral arkama yaslanmamı söylemişti. Atın iplerini tutması için arkaya yaslanmıştım. Kenardan Kral'ın önünde küçük çocuk gibi gözüktüğümü  tahmin ede biliyordum. Bundan şikayetçi değilim ama arkamdaki varlığı beni birazcık zorluyor ola bilir.

Kral'ın da benden farksız olduğunu hissetmiştim. Çünkü her dakika boğazını temizliyip yeninde kıpırdanıyordu. Küçük yolculuğumuzdan sonra saraya gelmiştik. İlk önce kendisi inerken ardından da benim inmeme yardım etmişti. Yüzünde küçük bir sırıtış vardı.

"Yolculuk nasıldı?" demişti. İma ettiği şeyi çok iyi anlıyordum. Kulaklarıma kadar kızarırken çözümü kaçmakta görmüştüm. "İyi geceler" diyerek hambok'umun eteklerini kavrayıp koşara odama girmiş ve o heyecanla uyumaya çalışmıştım.

****

Kral Min Yoongi Jimin'i yanına çağırtmıştı. Jimin sakin ama korkmaz adımlarla kralının yanına gidiyordu. Saray koruyucuları onu kapıya kadar getirip kendileri uzaklaştı. Jimin kapıları açıp içeri girerken Min Yoongi onu beklediğini belli ederek pür dikkat ona baktı.

"Yanıma gel Minnie" diye sakin sesle konuştu Kral. Jimin sözünü ikiletmeden Kralının yanına gitti. Büyük tahtında oturan Yoongi elini dizine vurarak Jimin'in oturmasını belirtdi.

Fazla sorgulamadan tam karşısına geçti. Min Yoongi onu belinden tutarak kucağına otuttdu ve yüzünü yakınlaştırdı. Tam dudağından öpücekti ki kapılar açıldı ve......

*****

"Jimin çabuk kalk hayvan herif" sesiyle uyanmıştım. Sesle birlikte çok kötü sallanıyordum. Gözlerimi tam açtığımda beni sallayanın Taehyung olduğunu gördüm. Ahh herif kas yığınıydı içim sirkelendi şu an.

"Ne var lan ne!" diye bağırdığında piçimsi gülümsemeyle benden uzaklaştı

"Hiçç sıkıldım" demesiyle benim yanımdaki yastığı suratına doğru atmam bir olmuştu. Kaçmaya çalışmıştı ama yinede yastık değmişti. Son zamanlarda aldığım nişancılık dersleri çok işe yarıyordu. Mesela usanmaz çocukların biyerlerine birşeyler isabet ettirmek içime yarıyordu.Ama işe bak ki anneler hiçbir ders almadan tam on ikiden vuruyor. BÜYÜK ADALETSİZLİK AMK.

Taehyung'u boş verip yastığı elimden bırakmıştım.Garip bir rüya görmüştüm. Aynı zamanda da utanç verici. Ahh bilinç altımda neler var ya benim. Hemen kafamı yıkamalıyım.

Aklımı Sana ablanın dün dediyi bir şey daha işgal etmişti.

'Yakında çoğu ülkeler arasında müharibeler olucak. Bu sizin sayenizde daha doğrusu Bay Park sayesinde oldu. Tanrıça Nüwa ataların verdiği söze amel etmediği için çok sinirlendi ve bunu her yerde ölüm çıkartarak gösteriyor. Bunu sadece siz düzelte bilirsiniz. Evlenerek' demişti.

İnsanların beni unutmasını sağlayanlar Sana ablanın soyundan olup ölenlerden di. Bize onların yaptığı hatayı kapatmaya çalışdığını söyledi. Ona yardım olarak biz de evlenmeliymişiz.

Kral'la evlenmek düşüncesi kalbimi hızlandırıyordu.

Kapı çalınınca dönüp kapıya doğru baktım ama Taehyung'un olduğunu gördüğümde uykulu şekilde saçlarımı karıştırdım. Ama Taehyung'un sesini duymamla yeniden kapıya doğru yöneldim.

"Ne oluyor" demişti Taehyung.

Aralarından birisi dönüp "Min Yoongi tarafından gönderildik" dedi ve arkasına dönüp 'gelin' işaresi verdi.

Taehyung kenara çekilip onlara geçmesine izin verdi. Bana dönüp bakığında anlamaz bakışlarla ona karşılık verdim. 4-5 kişi içeri ellerindeki büyüklü küçüklü kutularla giriyordu.

En son kutuların hepsini evin içine taşıdıktan sonra hepsi sırayla karşımda baş eğip evden çıktılar. İkimiz de şaşkın şekilde olanlara bakıyorduk.

"Bu neydi şimdi" demişti Taehyung.

Omzumu silkip kutular ve sandıkların olduğu yere gittim. Şimdi ne olduğunu biliriz. Sandıklardan biri açtığımda içinde birçok deriden ve pahalı kumaşlardan yapılan hanboklar vardı. Ağzım şaşkınlıkla açılırken diğerlerini de sıra sıra açmıştım.

Diğer kutularda ise elmaslar, zümlütler, değerli taşlardan olan zinet takıları, kemerler ve birçok şey vardı. Tepki veremiyordum. Bunlar neden burdaydı?

En son bir kutu kaldığında onu da açtım. İçerisinde kağızda yazılan not ve orkide çiçeği vardı. Orkide çiçeğini görür görmez Taehyung çığlık attı.

"AĞĞĞ JİMİNN" diye bağırmasına devam etti.

"Ne niye bağırıyorsun" dediğimde bir kez daha bağırdı. En son yorulup yanıma oturmuştu."Ne oldu söyleyecekmisin?" dedim.

"Jimin..... orkide çiçeği verdi kral sana" dedi Taehyung.

"Ee ne var bunda" demişim

"Kral sana evlenme teklifi etmiş"

Naber

Cruel king || yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin