Miran eve gitmek istememişti. Birlikte dağ evlerinden birisine geçtik. Şömineyi yakmıştı Miran sonra da koltuğa geçmiştik. Dizimde yatıyordu. Üstü kan içindeydi hala. Beyaz gömleğine baktım ama bir şey demedim. Ayaklarımda Miran'ın ayakkabıları omzumda ceketi vardı. Kocaman geliyordu ayakkabıları ama gelirken ayaklarım ağrıyınca vermişti. Topuklulara katlanacak sabrım kalmamıştı. Yüzüklü eli karnının üstündeydi. Sakince saçlarını okşuyordum bende.
"Zor bir akşamdı dimi?" dedim tebessüm ederek.
"Sana sormalı." dedi tavana bakarak.
"Sen benimlesin ya gerisini düşünmesem de olur."
Bana baktı bu kez.
"Yavrum ben sana dayanamadım aldım getirdim ama ailen peşini bırakmaz artık haberin olsun. Adamlar bunca zaman sonra karşına çıkmış bırakmazlar."
"Ben istemedikten sonra bir noktada pes etmek zorundalar sonuçta."
"İstememek zorunda değilsin. Ben sadece ailenle muhatap olmak istemiyorum o kadar. Sen görüş bir şey diyemem."
"Ya sana sorun olursa? Aşiret istemsizce ailemle bağ kurmak zorunda kaldı sonuçta ya beni istemezlerse?"
"Kızım sen yeni kavuştuğun aileni bırakıp benimle geldin. Bu adam bunu unutur mu? Bırakır mı seni? Ne aşireti ne ailesi? Sensin benim ailem."
"Bir an beni bırakıp gideceksin diye çok korktum biliyor musun."
"İt gibi geri dönerdim sanırım ama gidecektim evet. Ben sensiz yapamam da işte sinirlendim."
"Furkan'ı affetmeyecek misin?"
"Edicem. Seninle onun sayesinde tanıştım sonuçta. Ama sürünsün biraz."
Hafifçe gülerek ona baktım.
"Affet zaten. O da seni düşünmüş baksana."
"Aşağıdan bakınca da çok çirkinsin ha." dediğinde hemen geri kaldırdım başımı , karşıya baktım.
Gülerek doğrulup bana baktı. Yüzlerimiz çok yakındı. Birbirimizin gözlerine bakmaya başladık.
"Ne sayesinde oldu bilmiyorum ama benim sana aşık olma sebebim bu yeşil güzel gözlerindi. Gözlerinde hayatı gördüm. Doğmamış çocuklarımızı gördüm." dedi fısıldayarak. "Gözlerime baktığın ilk an aşık olmuştum sana."
Gülümseyerek elimi yanağına koydum parmağımı sakallarında gezdirdim.
"Bende gördüm. Hayatı... Gözlerine baktığım ilk an sevdiğim adam olmuştun zaten. Ama benim kendime itiraf etmem daha uzun sürdü."
"Benim yüzümden..."
"Hayır senin sayende. Senin sayende kendimi şu an çok güvende hissediyorum. Huzurlu hissediyorum. Evimde hissediyorum."
"Öylesin ömrüm." dedi bana biraz daha yaklaşarak.
Dudaklarımız birbirine değer değmez nefesim kesildi. Hala ilk günkü kadar etkileyiciydi benim için. Gözlerimi kapayıp ona karşılık verdim. Çekilince geri dizime yattı.
"O değilde." dedi bana bakarak. "Sahipsiz sandığı kız kendisinden daha tehlikeli bi aileden çıkınca nasıl da yarrama benziyor dimi insan."
Dudaklarımı birbirine bastırdım direkt. Ama çok komik bakıyordu. Birbirimize bakarak gülmeye başladık.
"Hala aşağıdan çok çirkinsin." dedi daha çok gülerek.
İkimizin de psikolojisi bozulmuştu artık. Ne yaptığımızı bilmiyorduk. Ben yana çekilince başı kanepeye düştü.