LACİVERT KURT

Bölüm 3 🐺

Ve o an lacivert kurt gözlerini açtı...
Önce yanıbaşında duran insanları fark etti.

Boğazına bez tutan insanoğlunu görünce bir anlığına  duraksadı. Bu insanoğlu ne yapıyordu böyle başında?

Sonra yaralı olduğu geldi aklına. Hareket etmeye çalıştı ama başaramadı.

Bunu gören lider hemen oğluna doğru koştu ve yarasına bakmak için eğildi.

"Oğluum!" diye bir nida kopardı.

Ahmet şaşkınlıkla adama baktı. Adam kafayı sıyırmıştı herhalde.

LACİVERT KURT ise babasına boş gözlerle baktı. Yine babasını utandırmıştı işte.

Babası ne diyecekti kim bilir. "Hasta halinle Kara kurtla kavgaya mı tutuştun ha?" diye kızacaktı.

İçinden güldü bu duruma. Çünkü babasının on cümlesinden biri "Hasta halin ile.." başlıyordu. Ama bunu aşağılamak için değil oğlunu düşündüğünden ve ona kıyamadığından derdi.

"Dünyaya geldiğinde bu bebek yaşamaz." demiş şifacı. Ve annesinin anlattığına göre babası yıkılmıştı.

Birçok şifacı gezmiş. Çeşit çeşit ilaçlar denemişti babası, kendisinin iyileşip yaşaması için..

Şimdi ise ölüyordu. Babası çok üzülecekti..
"Annemin yanına giderim belki de.." diye geçirdi içinden ve gözleri tekrar kapandı.

Lider ise çıldırmış gibiydi. Oğlu bayılınca, öldü sanıp hemen nefesini dinledi.

Yaşadığını anlayınca göğe doğru başını kaldırıp
"Şükürler olsun." dedi.

Sonra hışımla yanında dut yemiş bülbül gibi donakalan abi kardeşe döndü ve ürkütücü bir sesle: "Oğluma ne yaptınız? "dedi.

Mehmet :" Hiç, hiç bir şey yapmadık. "diye açıkladı zar zor.

Boşta olan sağ elini kaldırıp kara kurtu işaret etti ve " O kurt bana saldırdı. "dedi.

Sonra hüzünle Lacivert kurda bakıp:" Bu kurtta hayatımı kurtardı. "diyince ortalığı derin bir sessizlik kapladı.

Sürüdeki bir düzine kurt adamlar şok olmuşlardı. Kara kurt nasıl liderin oğlunu öldürmeye teşebbüs ederdi. Zaten geleceğin lideri oydu.

Lider ise kara kurta öfkeyle baktı. Sonra Mehmetin elindeki bezi kendi cebinden çıkardığı temiz bezle değiştirip oğlunun yarasına bastırmaya başladı.

Peki ona ne oldu? diye sinirle sordu,   kara kurdu işaret ederek.

Mehmet hemen açıklamaya başladı.
"Baktım ki beni koruyan kurdu öldürecek bende kafasına odunla vurdum." dedi.

Lider başını salladı bunu duyunca. Adama "sağol" diyemezdi sürünün yanında.

Çünkü gelecek liderin o kindar beyni, aldığı darbeyle zarar görmüş olabilirdi.

Sürüsü haz etmese de kara kurta saygı gösterirdi. Bir sonraki lider olacağı için..

Düşüncelerine son verip Mehmet ve Ahmete döndü.
"Bugün burada olanlar burada kalıyor molililer.. Sizinle daha sonra görüşeceğim." deyip,
"Doruk!" diye seslendi.

İşareti alan Doruk liderin  yanına gelip birlikte Lacivert kurdu yerden kaldırdılar. Birkaç kişi de kara kurdu kaldırdı.

Gitmeleri gerektiğini anlayan Mehmet, hala şaşkınlıkla yabanileri izleyen kardeşini kolundan tutup kendisiyle beraber ayağa kaldırdı.

"Hadi gidelim." diye kısık sesle konuştu.
Ahmet başını salladı abisine ve arkalarını dönüp gittiler.

Lider ise sol eliyle oğlunun başını tutuyor. Sağ eliyle kanamasını durdurmak için baskı yapıyordu boğazına.

"Kulübeye gidiyoruz." diye sürüsüne seslendi.
Yakınlardaki kulübeye doğru yol aldılar.

Külübeye varınca LACİVERT KURT için hemen bir yer yatağı hazırlandı ve üstüne yatırıldı.

Ardından şifacı çağırıldı. Şifacı, lacivert kurdu uyuştururup yarasını dikmeye başladı.

Bir diğer Şifacı ise kara kurt ile ilgileniyordu.
Kara kurdun ciddi bir şeyi yoktu. Yüzündeki yarasına dikiş atılmıştı sadece.

Şifacı, lacivert kurt için  "1 hafta uyutur bu ilaç onu. Uyanırsa ağrısı çok olur bu yüzden, uyutucağım." deyip gitti .

Kara kurt ise birkaç saat sonra uyandığında lider ile konuşmak istemişti. Ama lider sertçe bakıp ona doğru hırladı..

Konuşamayacağını anlayan kara kurt kulübeyi terk etti. Dışarıya çıkınca sürüdekilerin ayıplayan bakışlarıyla karşılaştı. Herkese karşı mahcup olmuştu.

Bir anlık sadece bir anlık kinine yenilip her şeyi mahvedecekti.
Neyseki o işe yaramaz hasta kurt yaşıyordu.

Lider ise gece boyu  şöminedeki yanan ateşin ışığında, oğlunun başında beklemiş ve düşünmüştü.

Sürünün bir kısmı dışarıda bekliyordu ve kamp kurmuşlardı.

Gün ışıklarının ahşap kulübede içeriye sızmasıyla pencereye doğru baktı lider. Ve kararlılıkla ayağa kalktı. Dışarı çıkınca "Doruk,  konuşma yapacağım herkesi topla." dedi.

Kamptaki herkes toplanınca, kulübenin önündeki bankın üstüne çıktı. Herkes onu görsün diye. Çünkü kararlı olduğunu bilsinler istiyordu.

Ve söze başladı:" Hepinizin bildiği gibi, Doğu bilerek Güneyi yaraladı hatta öldürmeye çalıştı. Yönetimde oğlumun da hakkı olmalı. Bu yüzden artık durum eşitlenmeli.  Oğlum iyileşir iyileşmez en yakın zamanda bir insan kızıyla evlenecek!!!"

Dırırıım bölüm heyecanlı bitti.
Sizce Güney kiminle evlenecek?
Kara kurdun tepkisi ne olacak?
Lacivert  kurdun adını nasıl buldunuz?