3

1.6K 145 74
                                    

soo cb when

beomgyu: soobin bu cocuk niye sana dik dik bakıyo

soobin: kim

jeongin: anlamamazlıktan gelme amk
yeonjun geldigimizden beri ters ters sana bakıyo

soobin: e o herkese öyle bakmıyo muydu

karina: bize anlatmadıgın bi seyler var bence

soobin: neymis onlar canım benim

beomgyu: cocukla aranızda bi mevzu döndü de anlatmıyosun

jeongin: dökül lan hain 🔫

soobin: bi sey olsa saklar mıyım hic ayıp ediyosunuz

karina: evet saklarsın

soobin: dogru saklarım
ama suan saklamıyorum

beomgyu: nedense inanasım geldi

soobin: gyu'm da olmasa sevenim yok 😞

jeongin: aglama amk seviyoz seni tamam
ama bu bizden bi seyler saklayabilecegin anlamına gelmiyor
gücümü üzerinde denerim bak

soobin: hrrr hasin

karina: uf götünüz basınız ayrı oynamasın iki dakika amk ya
kapatın telefonları yakalanıcaz

***

Telefonu sırasının altına bıraktıktan sonra başını kaldırıp sınıftakilere, özellikle Yeonjun'a baktı. Ona bakar bakmaz göz göze gelmeleri bir oldu ve bu Soobin'i gülümsetti. Gülümsemesi samimi ve güven verici olmaktan fazlasıyla uzaktı, aksine Yeonjun'un sinirlerinin iyice gerilmesine neden olmuştu.

Sabahki tuhaf karşılaşmalarından sonra Soobin'e karşı içinde anlam veremediği bir duygu oluşmuştu. Dışarıdan oldukça sevimli ve saf gibi dursa da aslında psikopat ve çevresinde olup biten her şeyin farkında olan oldukça zeki birisiydi Soobin, bu yüzden yakın arkadaşları hariç herkes ondan çekinirdi.

Aslında Yeonjun'un hiçbir zaman Soobin'i takip etme gibi bir amacı olmamıştı fakat sürekli tuhaf sokaklara giren ve kendi kendine mırıldanan bu çocuk gözüne epey garip görünmüştü. Belki de en başından ondan uzak durmalıydı.

Soobin gözlerini Yeonjun'dan çekmemeye devam ettikçe karşısındaki genç iyice geriliyordu fakat bunu Soobin'e çaktırmamak adına sırıttı ve tek kaşını havaya kaldırdı. Soobin dudaklarını oynatarak 'hayırdır?' deyince kıkırdadı.

Yeonjun'da henüz çözemediği bir şeyler vardı ve bunu çözene kadar onu incelemeyi kafasına koydu.

Öğretmenlerinin sorduğu soruyla her iki genç de gözlerini birbirlerinden ayırıp tahtaya çevirdi ve tahtada yazan soruyu çözmeye başladı. Bir yandan da birbirlerine kaçamak bakışlarından göndermeyi ihmal etmiyorlardı.

İkilinin arasındaki tuhaf gerginliği farkeden Karina, sıra arkadaşını dürttü ve dikkatini kendisine vermesini sağladı. "Çocuğu yiyecekmiş gibi bakmayı keser misin? Hoca görecek."

"Ne alaka canım, bu bir samimiyet göstergesi."
"Aynen umarım samimiyetini yanlış anlayıp yamyam olduğunu düşünmez."

Soobin gözlerini devirdi ve hafifçe gülüp odağını tekrardan derse çevirdi. Karina ise dikkatli bir şekilde sınıfı incelemeye başladı. Bunu hep yapardı, çevresindeki insanları incelemeyi alışkanlık haline getirmişti. Bu özelliği Soobin'le benzerdi.

cry baby • yeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin