7

1K 114 48
                                    

soo cb when

beomgyu: CILDIRCWM SIMDI YA SANSIMA TUKUREYIM BWN

karina: noluyo amk

jeongin: senin hicbi seyden haberin yok tabi
bugün yan sınıftan heeseungla kavga edip ceza aldılar

soobin: niye kavga ettiler bu arada ben tuvaletteydim

jeongin: sus la yalancı yeonjunla ugrasıyodun o sıra

soobin: susar mısın sen bi.

beomgyu: YA BU AMKCOCU
SEVGILISINE YAVSADIGIMI SOYLEYIP BANA YUMRUK ATTI AMK

karina: e haklı cocuk jakele ne isin vardı senin

beomgyu: KANKA SORUN DA O
BEN JAKE'LE KONUSMWDIM BILE
TEK YAPTIGIM SEY SEULGI ANNEMI OVMEKTI 😭😭😭

karina: NE WĞCNWĞFMQWPFNEL

soobin: heenin sizofreni seviyesi jeongininkiyle kapısır diyorum amk

jeongin: elimde kalıcaksın bi gün haberin olsun

karina: bi gün gelmedik alt tarafı kavga cıkarmıssınız hemen ayıp

jeongin: sen niye gelmedin bu arada

karina: sus ya küsüm sana kavgalarını videoya cekmemissin

soobin: harbiden niye gelmedin hasta mısın geliyim mi

karina: yerim cocuk seni
gerek yok uyanamadım ondan gelmek istemedim

beomgyu: bunu okula yeni gelen su yabancı civciv suratlı cocuga anlatsak o bile inanmaz amk

jeongin: harbiden aq ne zaman bulussak bizden bi saat önce uyanıyosun

karina: bi sey oldugu yok bugünlük uyanamamısım o kadar ne abarttınız

soobin: karina
ben seninle 6 senedir arkadasım
biliyosun dimi

karina: yani?

soobin: benden bisey sakladıgında sak diye anlayacagımı da biliyosundur o zaman 😘

karina: saklamıyorum dedim.

soobin: neyse bugünlük inanmıs gibi yapayım bari sonra dert ederim

jeongin: yazıp durmasanıza ya bildirim geliyo sürekli tokyo ghoul izliyorum burda

beomgyu: o ne öyle ya cok sacma bi sey o neyini seviyosan

karina: bari unravel'ı kapat da inanalım amk

beomgyu: YA
SUSSANA
HANI ARAMIZDAYDI

soobin: OLUCWM COK KOMIK

jeongin: yatın zıbarın hadi amk saat kac olmus bb (18.06)

karina: sorgulamıyorum artık

***

Arkadaşlarıyla olan konuşmasını sonlandırdıktan sonra telefonu bir kenara fırlattı ve bir saniye bile beklemeden ayaklanıp üzerine kalın bir şeyler giyinmeye başladı. Çabucak hazırlandı ve koşar adımlarla kapıya yöneldi.

"Oğlum nereye yine, daha yeni gelmedin mi eve?"

Annesinin bu denli şaşırmış olmasını anlayabiliyordu fakat vaktini sürekli dışarıda geçirdiğinden alışmış olmasını ummuştu.

"Karina'ya gideceğim, aç değilim merak etme."
"Geç olmadan eve gel."
"Tamamdır." Bunu dedikten sonra annesine göz kırpmış ve kendinden kısa olan kadının yanağına bir öpücük bırakıp alelacele evden çıkmıştı.

Havanın önceki günlere kıyasla daha güneşli olduğunu farketmişti fakat güneşe aldanmamak gerekiyordu, bazen güneşli havaların ardından aniden hava kötüleşiyordu. Soobin bu olayın çokça kez kurbanı olduğundan artık daha dikkatli davranıyordu.

Aniden evden çıkıp kendini Karina'nın evinin yoluna yönlendirmesinin sebebi ise onun okula gelmemiş olmasının ardında kimseye anlatmadığı bir sebebi olduğunu tahmin ediyor olmasıydı. Meraklı ve arkadaşını fazlasıyla önemseyen biri olarak bu sebebi öğrenmezse gözlerine uyku girmeyeceği de bir gerçekti.

Aniden duyduğu gök gürlemesiyle adımlarını hızlandırdı ve neredeyse koşar adımlarla yürümeye başladı. Bir süre daha o şekilde yürüdükten sonra sokağın karşısından ona doğru yürümekte olan bedenle olduğu yerde kalakaldı. Yalnızca birkaç kez görmüş olmasına rağmen bu yürüyüşü tanıyordu, kaldı ki yürüyüşün sahibinin gözleri kendisininkilerle buluştuğunda tahminleri doğrulanmıştı.

"Soobin?"

Kendisinden epey uzakta olsa da duymuştu Soobin. Yağmur atıştırmaya başladığı için sokak bomboştu ve fısıldayarak söylediği bir şey bile kolayca duyulabilirdi.

Yüzündeki donuk ifadeyi bozmadan kapüşonunu kafasına geçirmiş ve elleri ceplerinde yürümekte olan gencin yanına yaklaştı. Aralarındaki mesafe yarım metreye ulaştığında, durdu.

"Şu sıralar nereye gitsem seni görüyorum. Doğruyu söyle, aşık mısın bana?"

Yeonjun söylenenleri anlamamış gibi Soobin'in yüzüne baktı. Sokakta tamamen yalnız olmasalardı, bunu söyleyenin bir başkası olduğunu düşünebilirdi. Çünkü Soobin'in yüzündeki ifade öyle ciddi ve donuktu ki, böylesine alaylı bir cümleyi söylemiş olması çok tuhaf duruyordu.

"Öyle olmamı mı isterdin?" Soobin'in ifadesiz suratının aksine alaylı bir ifadeyle söylemiş olduğu cümle her ikisini de gülümsetti.

"Nereye gidiyordun?" Soobin bu soru üzerine birkaç kez gözlerini kırpıştırdı.
"Karina'ya."

Yeonjun anladığını belli edercesine başını salladı. "Sen nereye gidiyordun peki?" Soobin'in sorusu üzerine başını kaldırdı ve omuzlarını silkti.

"Hiç, öyle bir yürüyeyim dedim."
"Bu havada mı?"
"Sanane sana diyorlar mı bu havada niye Karina'nın yanına gidiyorsun diye?"

Soobin Yeonjun'un bu tepkisine kıkırdadı. Yeonjun komik bir çocuktu ve istemsizce yaptığı her hareketiyle Soobin'i güldürebiliyordu.

"Sakin ol tamam nereye gidiyorsan git."
"Sana soracak halim yok zaten."

Tek kaşını kaldırdı Soobin. "Neyin var?"
"Bir şeyim olduğu yok."
"Normalden beş on kat daha agresifsin."
"Seni gördüm ya ondandır."
"Yaa, ben de seni seviyorum Yeonjun."

Yeonjun her ne kadar gözlerini devirse de gülmesine engel olamamıştı. Bir elini Soobin'in omzuna koydu ve hafifçe itti. "Beni oyalama Soobin."

Cevap beklemeden sokağın sonuna doğru yürümeye başladı ve kapüşonunu kafasına geçirerek adımlarını hızlandırdı. Adımlarıyla eş zamanlı olarak yağmur da hızlanıyordu.

"Komik çocuksun Yeonjun." diye mırıldandı ve bir şemsiye almak için en yakın dükkana doğru adımladı.

cry baby • yeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin