cry baby • yeonbin

21

(karina-soobin)

peri kızı: SOOBIN
SOOBIN
SOOBIN CABUK BAK

soobin: sana da günaydın amk noluyo yine

peri kızı: müsaitsin dimi

soobin: öyleyim evet
bi sorun mu var

peri kızı: hayır hayır
ama önemli bi durum oldugu dogru

soobin: acun gibi lafı dolandırıp durmayı keser misin amk anlat iste

peri kızı: buradan anlatamam
sana bi konum atıcam oraya gelmen gerek

soobin: tamam gelirim de ne hakkında

peri kızı: (konum)
anlatıcam dedim ya
gel bi önce

soobin: tamam tamam cıkıyorum

**

Karina'nın attığı konuma tekrar bakıp doğru yere gelip gelmediğini kontrol etti ve emin olduktan sonra telefonunu cebine atıp etrafı incelemeye başladı. Burası şehrin yukarısında kalan, deniz manzaralı ve etrafın ağaçlarla dolu olduğu piknik alanları barındıran oldukça güzel bir tepeydi. İçinde oldukları mevsime göre hava sıcaktı ve güneş parıl parıl parlıyordu. Huzur dolu bir ortamdı kısaca.

Biraz ilerledikten sonra büyük bir meşe ağacının altında oturmakta olan Karina'yı görüp ona el salladı ve aynı şekilde karşılık aldıktan sonra hızlı adımlarla oraya vardı.

"Tamam, şimdi anlatacak mısın ne olduğunu?"
"Evet ama biraz beklemen lazım."
"Niyeymiş o?"
"Birini bekliyoruz."

Kaşlarını çattı Soobin. Kimi bekliyor olabilirlerdi ki? Eğer Beomgyu ve Jeongin olsa Karina direkt gruba yazardı diye düşündü. Öyleyse kimdi bu?

"Kimi bekliyoruz?"
"Ya bir sabret göreceksin birazdan." Karina'nın cevabı üzerine ofladı ve derin bir nefes verdikten sonra kollarını çaprazladı. Kendisinden bir şeylerin gizlenmesinden hiç mi hiç hoşlanmıyordu.

Karina Soobin'in arkasına doğru kafasını uzattı ve birini görmüş olacak ki yüzünü bir gülümseme kapladı. Tam Soobin dönüp bakacakken ondan hızlı davranıp elleriyle Soobin'in gözlerini kapattı.

"Hey! Aç şunu."
"Sürpriz canım." Soobin sinirle ofladı ve gözlerinin açılmasını bekledi. Çok geçmeden Karina'nın ellerini çekmesiyle rahat bir nefes aldı ancak karşısında gördüğü bedenle nefesini geri vermesi biraz uzun sürmüştü.

Çünkü Yeonjun, daha önce Soobin'in görmediği kadar duygu dolu gözlerle ona bakıyordu.

Hızla kaşlarını çatıp Karina'ya döndü. "Ne işi var onun burada?"
"Konuşacağız demiştim ya, onun için geldi." Soobin hala bir şeyleri anlamakta güçlük çekiyordu. "İyi de onun konuyla ne alakası var?"

Yeonjun bir elini üzerindeki ceketin cebine attı ve cebinden çıkardığı nesneleri Soobin'in önüne doğru attı. Ardından Karina'nın yanına ve Soobin'in karşısına oturdu.

Yerde, hem Yeonjun hem de Karina'da olan yüzük ve üç küçük çocuğun birlikte poz verdiği o gizemli fotoğraf duruyordu.