27

630 75 52
                                    

(yeonjun-soobin)

soobin: GUNAYDINNN
(08.24)

pst uyansana cocuk
(09.08)

oha kalkmadın mı hala amk rezili
(10.33)

UYAN ARTIK AYI MISIN NESIN YA
(11.09)

dahlia: uyandım uyandım sakin ol amk
gece uyku tutmadı ondan gec uyumusum biraz sabah da uyanamadım

soobin: neden uyuyamadın peki
kabus mu gördün yoksa yine :((

dahlia: yok yok uyku tutmadı sadece üzülme hic

soobin: heh iyi o zaman
ya ben sana sey dicektim
annem kek yapmıs cikolatalı 😞 yeonjuna da götür seviyodu o dedi
bende senin uyanmanı bekliyodum

dahlia: OZ ANNEM YA IYIKI VAR
alayım mı seni ister misin

soobin: gerek yok yürüyüs yapasım vardı zaten
az sonra oradayımm

dahlia: anlastıkk
dikkatli gel

soobin: gelirim 🥺

**

"Iy ne kadar kötü bir gün." Kapıdan dışarı adımını atar atmaz gözüne giren güneş ışıkları yüzünden yüzünü buruşturdu ve söylene söylene yürümeye başladı. Bahar gelmesiyle havalar çok daha güneşli olmaya başlamıştı ve bu Soobin'in kabusuydu. Güneşten tek kelimeyle nefret ediyordu.

"Of keşke sonsuza dek kış mevsiminde kalsak." Bunu öylesine bir sinirle söylememişti. Tamamen ciddiydi. Sık sık hep kış mevsiminde yaşamayı diler ve havaların soğuması için binbir çeşit ritüel yapardı. Beomgyu'yla beraber kar yağması için yaptıkları türlü türlü manifestleri hatırlayınca gülesi gelmişti.

Güneşi gördükçe sinirlense de az sonra görecek olduğu kişiyi hatırlıyor ve kendini bu şekilde mutlu etmeye çalışıyordu. Yeonjun yanındayken havayı çok da önemsemiyordu, onunla sonsuza dek yazda kalsa bile dert etmezdi.

Tamam belki ederdi ama ilk önceliği bu olmazdı. En azından o böyle düşünüyordu.

Yaz mevsimine olan nefreti Yeonjun'a olan sevgisiyle karışıyor ve içindeki duygular birbirine giriyordu. Kafasını iki yana sallayarak tüm bu düşüncelerini başından savdı ve yüzüne eski gülümsemesini takındı. Yalnızca bir kez daha sağa dönecekti, sonra Yeonjun'u ve yanındaki sarışın çocuğu görecek-

Ne? Sarışın çocuk mu?

Sokağın sonundan sağa dönüp Yeonjun'un evinin aşağısına baktığında görmüş olduğu bedenlerle şok üstüne çok geçirdi. Yeonjun'un yanında tanımadığı ve sarı saçlı bir çocuk vardı, bu da yetmezmiş gibi sarılıyorlardı. Yeonjun kendisinden az miktar kısa olan gencin saçlarını karıştırıyor ve karşılıklı gülüşüyorlardı.

Bunu gören Soobin'in içini anlamlandıramadığı bir duygu kapladı. Tam olarak ne hissettiğini bilmiyordu. Emin olduğu tek şey ise, Yeonjun'a sarılan bu sarışın çocuğu bir kaşık suda boğmak istediğiydi.

Ayağını sertçe yere vurdu ve arkasına dönüp hızlı adımlarla evinin yolunu tuttu. Bu görüntüye daha fazla maruz kalmak istediğini sanmıyordu.

Güneşi görünce verdiği tepkinin doğruluğu yüzünden histerik bir kahkaha attı. Bugün gerçekten kötü bir gündü.

**

cry baby • yeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin