PABOO / Park Seonghwa

18*

İyi okumalar💗

Gerginlikten ellerimle oynuyordum. Kendi ellerim yetmediği gibi Seonghwa'nınkiylede oynamaya başladım ismimizin anons edilmesine az kalmıştı ama sanki ben tüm dansı unutmuş gibi hissediyorum. Yanımdaki seonghwa'nın bana dönmesiyle içimdekileri dışa vurmaya başladım.

"Seonghwa ben tüm dansı unutmuş gibi hissediyorum. Çok korkuyorum ya batırırsam ya sizi mahçup bırakırsam-"

Seonghwa beni kendine çekip sarıldığında rahat nefes bir verdim.

"Şşt güzelim lütfen şimdi bunları düşünme birlikte çalıştık ve senin ne kadar iyi olduğunu gördüm birlikte bu işi yapacağız!"

Kafamı yasladığım omzundan kaldırıp yüzlerimizi sabitledim.

"Bimde kasiyer olucam"

Burnumun üzerine kondurduğu öpücükle gülümsememe engel olamamıştım. Bir öpücükle bir sarılmayla beni bütün kötülüklerden arındırıyordu.

"Ben de a101 de kasiyer olurum rakip oluruz"

Acıtmadan koluna vurdum.

"Senin yerin benim yanım,şimdi cadoloz kızlarla uğraşmak istemiyorum"

'Tamam tamam' diyerek son kez sarıldığında kollarımı beline doladım. Yeosang ve Yunho da bulunduğumuz alana gelmişti.

"Bizim de bir manitimiz yok ki sakinleştirsin bizi"

"Yunho siktir git kuruyemiş ye bi kendine gel"

Yeosang'ın söylediği şeye hepimiz kahkaha atmaya başlamıştık. O sırada ismimizin anons edilmesiyle sahneye çıktık.

Üçlü yerini aldığında şarkı başlatılmıştı. Salonu çığlıklar dolduruyorken birazdan sıramın gelmesi beni daha da geriyordu. Yunho kaldırıldığında önden dolanıp arkamıza geçti şimdi benim sıramdı. Şarkıya eşlik edip hissettirdiği duyguya göre mimiklerimi de değiştirmiştim. Seonghwa'nın dizine oturduğum an beynim sıfırlanmıştı,korkuyla salona baktığımda herkes tüm dikkatiyle bizi izleyip video çekiyordu. Şarkı devam ederken benim kareografiyi kurtarmam için az zamanım kalmıştı neyseki dün seonghwa'nın dizinde oturma yerini uzattırmayı istemiştim.

Şuan seonghwa'nın sarılmasına ya da bir dokunuşuna ihtiyacım vardı kendimi çok kötü hissediyordum hafiften dolan gözlerimle Seonghwa'ya döndüm. 'Unuttum'diye fısıldadığımda ağlamaya hazır olduğum için dudağım titremişti. Salona bakıp sonra tekrar bana baktığında belimden çekip yüzlerimizi yakınlaştırdı.

Dudaklarıma bıraktığı öpücükle yeniden doğmuş gibi hissediyordum. Sanki dudaklarından tüm kareografiyi beynime geçirmişti. Gözümden akan yaşı parmağıyla silip dudaklarımızı ayırdı.

"Yapabilirsin güzelim"

Dudaklarıma fısıldadığında kareografiyi harekete geçirmiştim. Dizinden kalkıp el haketlerini yapmış ve nakarata hazırlanmıştım.
Diğerleride yerden kalktığında nakarata giriş yaptık. Salonun beğendiklerine gösteren çığlıkları tüm alanda yankılanıyordu. Dansın zorluğundan nefes nefese kalmıştım. Son bölümüde yaptıktan sonra dansı sonlandıracaktık. Son bölümü yapmak için sahnenin önünde duran Seonghwa'nın yanına gittim. Elimi yanağıma koyup sözleri söylüyordu benim geri geri gitmemle yanağımdaki eli yere düşmüş ve üzgün bir halde şarkı sonlanmıştı. Işıklar kapandığında hepimiz sahne arkasına geçtik. Salonun bağırışları ve alkışları bizi oldukça mutlu ediyordu.

Odaya geçtimizde kutlamaya başladık yunho ve yeosang sevinçle birbirine sarıldıktan sonra sırasıyla ben ile seonghwa ile de sarılıyorlardı.
Seonghwa'ya sahneden indiğimizden beri bilmem kaçıncı kez teşekkür etmiştim. Saçlarımı karıştırıp Yeosang'ın uzattığı telefona baktı.