PABOO / Park Seonghwa

20*

İyi okumalar 💗

Tüm okul bu yılın son sınavına çalışıyordu. Eve geldiğimden beri kağıt yığınıdan çıkamadığım gibi karnım da acıkmıştı. Seonghwa'ya mesaj atıp acıktığıma dair bilgi vermiştim. Saçlarımyeterince dağınık değilmiş gibi sinirle birazdaha dağıtmış ve oflamaya başlamıştım. Mutfağa ilerlemek için kalkacağım sırada mesaj gelen telefonuma döndüm.

Seonghwa'm:
Kapıyı aç bebeğim
Karnımızı doyurucazz

Mesajı okuduktan sonra gülümseyerek kafamı kaldırmıştım karşımda duran yansımamla korkuyla sıçradım. Kapının açılmasıyla anneme döndüm panikle.

"Dışarıda bir genç- ay bu ne hal kızım ödüm patladı!"

"ANNE ALMA ONU İÇERİ SAKIN"

Çekmeceden hızlıca aldığım tarakla bir yandan saçlarımı tarıyor diğer yandan kıyafet seçmeye çalışıyordum.

"sevgilin mi yoksa? Kızım neden haberim yok benim hmmm"

"Anne şuan hiç sırası değil gerçekten şu halime bak bana yardım et"

Annemin odadan çıkmasıyla ofladım ne zaman böyle bir anda yardımcı olsun ki, tarağı çekmeceme geri koyup saçımı topuz yaptım bir türlü giyecek bir şey bulamıyordum.

Tıklatılan kapıyla girr diye bağırdım annem ne zamandır kapı çalmaya başlamıştı bilmiyorum yatağın üzere attığım kıyafeti hızlıca anneme göstereceğim sırada karşımda duran seonghwayla yerin dibine girmiştim.

"Şey selam"

Arkasında olan annemin sinsi gülüşüyle kapıyı üzerimize kapatmıştı bu kadın tam bir hain. Elimdekini hızlıca dolaba atıp kapağını kapattım çok dağınık olduğu için tam kapanmayan kapıyı sırtımı yasladım.

"Ee naber?"

Seonghwa gülmeye başlayınca saçlarımı karıştırdım. Genç kızın odası karıştırılmaz denir ya heh ben kendi ellerimle karıştırıp ona göstermiştim tam bir rezillik.

Elindeki poşetleri masaya bırakıp sandalyedeki şortumu bana uzatmıştı. Utançtan ateşe dönen yüzümle elinden aldım. Sandalyeye oturduğunda sonunda konuşabildim.

"Ya sen neden habersiz geliyorsun benim daha bakımım var giyinim kuşanım var"

"Kızım neyi dert ediyorsun herhalinle güzelsin"

Baştan aşağıya beni süzünce hafifçe omzuna vurdum. Gülümsediğinde mızmızlanmak için önüne dikildim. Sırtını iyice sandalyeye yaslayıp genişçe oturmuştu.

"Şu halime bak saçım başım dağınık yüzüme de bir şey süremedim gerçekten sen varya"

Beni bileğimden çekip kucağına oturttuğunda gözlerimi açarak ona baktım.

"Sana çok güzelsin diyorum sevgilim gerçekten ennn güzel halin doğal halin"

Saçımı kulağımın arkasına atarak gülümsedim yanağıma kocaman bir öpücük bırakıp gülümsememin büyümesini sağlamıştı.

"Bu poşetler ne bakalım"

"Karnın acıkmıştı ben de bir şeyler getirdim"

Vücudumu tamamen ona çevirip yanaklarını sıktım.

"Ya sen çok tatlısın amaaa"

"Şuan böyleyken beni nasıl tatlı buluyorsun"

Kucağında olduğumu sonunda dank etmiş yerimdne kalmıştım.