Elya çok güzel görünüyordu. Alison ve Elya Dean' görünce aynı anda birbirlerine dönerek gülümsediler.
Jack yaslandığı arabadan kalkarak Elya'nın yanına giderek ona kolunu uzattı. Dean'de Alison'a yaklaşarak onun koluna girdi. Alison olayın şokuyla otuz iki diş sırıtıyordu.
Elya gülümseyerek Jack'in havada kalan koluna girdi.
Arabaya ilerleyerek kapıyı açmak için uzandı. Ama ondan önce Jack davranarak kapıyı açarak Elya'nın geçmesini sağladı. Elya bu kadar ilgiden çekinmişti. Ama hoşuma gitmiyor değildi.
Alison kapısını açan Dean'i izliyordu. Dean kapıyı açınca arabaya oturdu. Dean'de yan tarafa oturunca onu izlemeye başladı sessizliği bozan kişi Dean oldu.
"Çok güzel görünüyorsun" Kalp krizi geçireceğini sandı. Dean ile eskiden çok iyi anlaşırlardı. Taa ki ondan hoşlanana kadar. Artık eli ayağına dolanıyordu.
Alison kızıl olduğu için yanakları hep kızarırdı. Ama bu sefer kanayacak gibi durduğuna emindi.
"Sende iyi görünüyorsun"
Dean gülümseyerek bir eli ile Alison'ın elini tutarak "teşekkür ederim" dedi.
Bu gün harika olacaktı. Yani daha güzel ne olabilirdi ki ?
Elya Jack'i izliyordu. Takım Elbise giymişti. Ve ona çok yakışmıştı. Üstündekilerin hakkını veriyordu.
"Beni izlediğini bilmek güzel ama bundan korkmalı mıyım?"
Elya Jack'in sesini duyunca aniden önüne döndü.
Sırıtarak "güzel görünüyorsun" dedi.
Jack gülümseyerek " keşke senin için aynı şeyi söyleyebilseydim" dedi.
Elya umutsuzca önüne dönerek dışarıya bakmaya başladı. Ne yani güzel olmamış mıydı. Aslında ilk başta Jack beğendi sanmıştı.
Sonra Jack devam etti " ama o kadar güzel görünüyorsun ki ne diyeceğimi bilmiyorum"
Elya yeniden ona dönerek gülmeye başladı .Jack devam etti "Ah Elya gülümsemeni ne kadar sevdiğimi tahmin bile edemezsin. "
Elya bu sefer önüne döndü. bu şeylere alışkın değildi
Birden araba durdu. Elya gelmiş olduklarını anladı.
***
Sahil kenarında yapılan törende kızlar topuklularını çıkararak kumlara bastılar.
Elya ile Alison'da onlara uydu. Şarkı çalmaya başlayınca Jack elini Elya'ya uzatarak onu dansa kaldırdı.
Karanlık gecede deniz kenarında sadece kendileri varmış gibiydiler. Bu onlara o kötü günü hatırlattı. Babasının ona yaptıklarını okulun öğrendiği gün. Jack Elya'ya daha sıkı sarıldı.
Onu mutlu etmeyi bile seviyordu.
"Elya" diye fısıldadı Jack
"Beni seviyor musun ?"
Elya gülümseyerek Jack'in kulağına eğildi " seni seviyorum"
Jack duyduğu cevap üzerine gülerek " o halde sonsuza dek beraber oluruz siyah Papatyam"
Çalan müziği Elya'nın kulağına fısıldıyordu.
Birden müzik değişti. Elya ile Jack birbirinden ayrılarak çalan şarkıya ritimle oynamaya başladılar.
I hate everything about you .
Why do I love you ?You hate everything about me .
Why do you love me ?I hate.
You hate.
I hate.
You love me.I hate everything about you.
Why do I love you ?Alison şarkıya göre oynamaya çalışıyordu. Ama karşısında Dean olduğu için heyecandan beceremiyordu.
Dean onun bu haline gülerek
"Seni seviyorum" dedi. Günlerdir söylemeye çekindiği şeyi şimdi söylüyordu. O kadar güzel görünüyordu ki. Birden ağzından çıkıvermişti.Alison aniden durdu ve Dean'in dediği şeyi anlamaya çalıştı .
"Anlamadım" dedi.
Dean önce tökezledi. Hemen kıvırmayı düşündü. Ama dayanamayarak"Dedim ki seni seviyorum"diye bağırdı.
Alison Dean'in boynuna atladı. Ve kulağına eğilerek
"Bende seni çok seviyorum"
Dean onu kucağına alarak döndürdü .
Bu gün çok güzeldi.Ama ya mutlulukları kötü zamanların başlangıçıysa.
Sonunda öğretmenleri sahneye çıkarak konuşmaya başladı
" Sevgili Öğrenciler mezun oluyorsunuz" dedi sevinçle
Birden alkış koptu.
"Şimdi kepleri takmanız için sizi sahneye davet ediyoruz"
Birden bütün öğrenciler sahneye çıktı. Kafalarına keplerini takarak belgelerini ellerine aldılar . Elya Jack'in elini tutarak kepini atmak için tuttu. Ve herkes attığı zaman Jack ve Elya'da keplerini attılar.
Sonra herkes müzik eşliğinde dans ederek denize girmeye gittiler. Elya üzerindeki elbiseye baktı. Böyle giremezdi. Jack Elya'ya bakarak
"Girmeyelim" dedi.
Elya onay verince onlar deniz kenarında yattılar.Hava karanlık olduğu için yıldızlar gözüküyordu.
Elya yıldızlara bakıyordu.
Jack birden Elya'nın üstüne eğilerek "sanırım pişman olacağım bir şey yapmak üzereyim" dedi ve dudaklarını elya'nın dudaklarına bastırdı.Ve onların son mutlu anlarıydı.