Yine ben geldim sevgilim.
Hoş, senden gitmek bile aklımdan geçmez benim. Gitsem bile sana çıkar yolum.
Evde çok vaktim oluyor ben de hepsini seninle geçiriyorum. Ya resminle ya sevdiğin yemeklerle ya da bahçemize ara sıra uğrayan kedi yavrusuyla.
Dışarı çıkmamı istemiyorsun biliyorum ama her şeyi sana yüklüyormuş gibi hissediyorum. Keşke daha fazlası gelse elimden.
Seni nasıl bekleyebiliyorum akşama kadar anlayamıyorum. Çabuk üşüyorum biliyorsun sevgilim. Sıcaklığına her daim ihtiyaç duyuyor çocuğun. Özellikle havalar çok soğuk şu sıralar.
Ellerin soğuktan kızarıyor, mahvoluyorum. Ben öpünce geçse keşke. Belki diniyordur acısı, söylesene diniyor mu Chuuya?
Senin öptüğün yer huzur buluyor. Bilmezdim bir adamın dokunuşunu bu kadar yuvam bileceğimi. Kolları sığınak, göğsü evim olacakmış meğer hiç bilmezdim. Koskoca dünyayı bu küçücük eve sığdırabilirmiş bir adam, bilmezdim Chuuya.
17 yıl boş yaşamışım diyeceğimi, inandığım tanrıya sorgu suale gerek olmadan yüz çevireceğimi bilmezdim.
Beni sen yarattın. Dinim de sensin, tanrım da.
Bazıları iğreniyormuş bizden, hiç umrumda olmadı. Sen yanımda isen tüm kötü sıfatları deseler güler geçerdim. En iyi sen tanırsın beni. Yolunu yolum yapmışken bir avuç insana aldanacak biri olmadım değil mi Chuuya?
Başımı hiç eğmedim. Seni sürgün ettikleri zaman bile eğmedim. Güçsüz olsaydım yok ederlerdi bizi. Yediğim her tokatta daha da güldüm. Aşkımı şiddetle bastırmaya çalıştılar. Komik geldi her zaman. İçim yanardı da yansıtmazdım yüzüme.
Seni adını dahi bilmediğim bir yere yolladıkları zaman neler yaşadım kimse bilmedi. Evlendireceklerdi beni. Hasta olduğumu bu şekilde geçeceğini söylediler. Reddetsem yaramayacaktı biliyordum.
Bu yüzden meczup oldum. Küçük kasabamızın meczubu Ryuunosuke dediler.
Başka türlü kurtulamazdım ellerinden. Senin olmadığın bir yerde nefes bile alamazken yabancı bir kadını benim eşim yapmayı düşündüler. Diyemedim kimseye, Chuuya'm "Benimle evlen Ryuunosuke." dedi diyemedim. Sizin sevgi, saygı, merhamet içermeyen evlilikleriniz gibi olmayacak bir evliliğe evet dedim diyemedim.
Her günüm azap içindeydi. Yokluğun ne demek biliyor musun Chuuya? Kaç can kıyılar bu acıya bilir misin? En güzel sen bilirsin. Çocuğunu kaybetmiş sen bilirsin. Ailesini kaybetmiş ben bilirim. Bakşa kimse bilmez sevgilim. Biz biliriz sadece. Ryuunosuke ve Chuuya bilir.
Sürgün edileceğini ilk öğrendiğimde ben gitmek istedim senin yerine. 2 yıl nasıl dayanacaktık biz? Göğsünde uyuttuğun bu adam nasıl olur da uyku diye kapatırdı gözlerini, nasıl olur da huzuru bulurdu?
Gitmeden önceki yalvarışlarımı hatırlıyorsundur şimdi. Sarılamadan öpemeden götürdüler seni. Suçluymuşsun gibi bir cana kıymışsın gibi yaka paça götürdüler.
Dönemezsen diye aklım çıktı her gün. Sen gelmeseydin ben bir yolunu bulup gelecektim. Bir ayım yaşanmadı benim, bilinmedi, hiç olmadı. Kaçıp gelmeseydin ne yapardım ben Chuuya? Elimizde birkaç parça kıyafetle birkaç deste kağıt parçasıyla adını bile bilmediğimiz bir kasabaya gitmeseydik ne yapardım ben?
Ryuunosuke, Chuuya'sız ne yapardı? Nasıl nefes alırdı? Gelmeyeceğini bilsem tereddüt dahi etmez bitirirdim hayatımı. Ama biliyordum, sen çocuğunu yalnız bırakmazdın. Hiçbir zaman bırakmadın da.
- Ryuunosuke Nakahara
.
.
.
Diğer bölümde görüşmek üzere.
Sağlıcakla kalın, Chuuaku'yla kalın.
-Lord
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Carmen | Chuuaku
Исторические романы"Sonsuza kadar yaşayacakmışız gibi yaşalım. Belki bir gün sonsuz oluruz. Tek isteğim bu; sen, ben ve bize ait olan her şeyle birlikte sonsuz olalım." edgaronepoe'ya ithafımdır. 05.08.23