|8

51 12 6
                                    

(1 ay sonrası)

Minho odaya dalınca Jisung yerinden fırladı.

- Ne yapıyorsun ya! Kapıyı çalsana!
- Ooo, sen kapı çalmak ne demek biliyor muydun ya?

Jisung aceleyle insanoloji kitabını kaldırdı.

- Ne okuyordun sen?
- H-hiç, anlamazsın zaten Korece değil ki...
-Neyse tamam, kalk hadi!
-Nereye ya?
-Okula gidiyoruz aptal, tören var ya bugün!?

Hazırlanıp hızlıca tören için evden çıktılar,
-Haftasonu neden tören yapıyorlar ki?
-Kore'ye hoşgeldin, dedi Minho gülerek.

Tören başlamıştı ama oldukça sıkıcı ilerliyordu, Jisung neredeyse uyuya kalacaktı, o ana kadar...

Seungmin sahneye çıktı ve şarkı söylemeye başladı. Jisung şok olmuştu çünkü onun gezegeninde uzaylılar şarkı söyleyemezdi bu büyük bir suçtu, Dünya'ya sürgüne gönderilecek kadar büyük bir suç...

Jisung ağlamaya başlamıştı Seungmin'i dinlerken. Minho onu görünce şaşırdı, kulağına fısıldadı,
-Neden ağlıyorsun???
- Siz şarkı söyleyebiliyorsunuz.
- Sesin güzelse söylersin ne var bunda?.
-Yasak değil burada, dedi Jisung fısıldayarak.

Şuan ondan daha mutlu bir insan yoktu. Her zaman istediği şeyi yapabilecekti: şarkı söylemek.

Tören çıktığında bu fikri Minho ile paylaşmaya karar verdi.
-Minho!
-Efendim?
- Ben de şarkı söylemek istiyorum.
- Söyle...
- Hayır Seungmin gibi, herkesin karşısında söylemek istiyorum.

Minho durup Jisung'a baktı,
-Sesin güzel mi ki senin?
-Evet güzel bence.
- söyle o zaman biraz.
-olmaz!
- nedenmiş?
- bir şartım var, eve gidince konuşalım bunu.
- iyi öyle olsun.

Jisung bu fırsatı iyi kullanmak istiyordu o yüzden hızlıca kafasında bir anlaşma hazırlamıştı.

Eve vardıklarında gidip Minho'nun yanına oturdu,
- anlaşma yapacağız.
- detaylar?
- ben sana şarkı söyleyip sesimin nasıl olduğunu göstereceğim ama sen de benim için dans edeceksin

Minho şok olmuştu,
-sen benim dans ettiğimi nereden biliyorsun?
- yapacak mısın?
-hayır!

Jisung'un yüzü düşmüştü, tamam diyip ayağa kalktı odasına geçmek için. Minho elinden tutup onu geri oturttu,
- sadece bir seferlik yapacağım, merak ettiğin için.

Minho ayağa kalktı, bir şarkı açıp odanın boş olan kısmına geçti ve dans etmeye başladı. Bir Kpop grubunun şarkısıydı ve kareografi oldukça havalı görünüyordu.

Jisung ağzı açık bir şekilde Minho'yu izliyordu, kalbi neredeyse yerinden çıkacakmış gibi hızlı atıyordu, boğazı kurudu, elleri terlemeye başladı... Minho gözüne hiç bu kadar çekici gelmemişti.

Minho dans bitince Jisung'un suratına baktı, Jisung ise koşarak odasına gitti.

-Hey şarkı? , Diye bağırdı Minho arkasından.
-Şarkıyı çalışıp gelicem, dedi Jisung karşılık olarak.

Odasına girdi ve kapıyı kitledi, hızlıca insanoloji kitabını çıkardı ve sayfaları çevirmeye başladı.

-galiba hasta oluyorum, bu ne böyle?

Sayfaları çevirdi çevirdi, en son bütün belirtileri defterin arama kısmına yazmaya karar verdi.

Sonuç hemen çıkmıştı: Aşk.

Jisung sayfayı dikkatlice okudu,
-Ben Minho'ya aşık mıyım? Mümkün değil ki! Ben uzaylıyım...

Minho gelip kapıyı tıkladı,
- anlaşmayı bozuyorsun.

Jisung kapıyı açtı ve salona geçip bir şarkı açtı. Söylemeye başladı.

Minho şok olmuştu çünkü Jisung dalga geçiyor sanmıştı ama o gerçekten çok güzel şarkı söylüyordu...

-A-ama sen gerçekten güzel şarkı söylüyorsun...
-gerçekten mi??
- Han, sesin çok güzel...

Jisung koşup sarılmak istiyordu şuan ama kendini durdurup sadece bir teşekkür ile geçiştirdi bu durumu.

Odasına geçince insanoloji kitabını tekrar açtı. Çıkan sonuç onu gerçekten şaşırtmıştı. Bir uzaylı bir insana aşık olamazdı ki, uzaylı genetiği buna izin vermiyordu...

"Galiba kitap bozuldu" diye düşünüp durdu...

Ertesi sabah okula giderken Minho Han ile konuşmaya çalışıyordu ama Han ondan uzak kalmak istiyordu çünkü kitabın dedikleri kafasını karıştırmıştı.

-Han, sesin cidden güzel. Neden şarkıcı olmayı düşünmüyorsun?
-Bilmem.
-Bence değerlendirmelisin.
-Belki.
-Korede kpop diye bir müzik turu var biliyor musun?
-Yok.
- Kore pop yani... Pek çok şirket var bu yüzden. Gençler o şirketlere başvurup idol olmak için uğraşıyorlar.
-güzel.

Okula vardıklarında Minho hala sistemi anlatıp duruyordu, ne kadar çok şey biliyor diye düşündü Jisung. Minho'yu ilk defa bu kadar heyecanlı görmüştü ve bu yüzden çok mutluydu ama bu hissettiği mutluluk bile şuan onu rahatsız ediyordu.

Sınıfa geçtiklerinde Minho sırasına oturmadan önce gidip Chan ile konuştu, Jisung neler olduğunu çok merak ediyordu ama Minho ile ilgili fikirleri oturana kadar sessiz kalmalıydı o yüzden uzaktan izlemekle yetindi.

Okul dönüşü Minho yine Kpop'tan ve şarkı söylemekten bahsedip duruyordu.

-Hiç eğitim aldın mı?
-Hayır.
-Eğitim almadan bile sesin bu kadar iyiyise eğitim aldığında neler olur bilmiyorum. Bence çok başarılı olabilirsin Han.
-...
-Han?
-...
-Beni dinlemiyor musun? (Minho'nun yüzü düşmüştü)
-Dinliyorum.
-Eeee o zaman ne diyorsun?
-Şuan bunu düşünemem daha önemli sorunlarım var...

Eve varmışlardı, Jisung koşarak eve gitti. Minho da hemen onun peşinden koştu. Jisung odasına geçerken elinden tutup onu durdurdu.

-Korkuyor musun?
-...
- Korkman çok normal Han ama ben seni gördüm. Seungmin şarkı söylerken çok heyecanlıydın, demek ki istiyorsun bunu.
-...
- Eğer kendine dert ettiğin şey ev veya şu anki yaşama şeklinse onları hiç düşünme. Ben seninle yaşamayı seviyorum ve sonsuza kadar da yaşarım.

Jisung'un kalbi yerinden fırlayacak gibiydi.

-Bana bunu neden yapıyorsun Minho?
-Ne yapıyorum?
-Kafamı da duygularımı da karmakarışık ediyorsun.

~~~~~~~~~~~~~~

Ya ben hikayenin ilerleyişinden çok memnunum umarım siz de memnunsunuzdur.

Pek yorum veya oy yok ama olsun yazmayı seviyorum :')

alien  (minsung)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin