Jisung eve döndüğünde Minho çoktan uyumuştu. Jisung Minho'nun kapısının önünde durup bir süre onu izledi uyurken. İçinde hem heyecanı hem de huzuru aynı anda hissediyordu. Yüzüne baktı dikkatlice, gözlerine, burnuna, en son da dudaklarına. Yutkundu sesli bir şekilde, dudaklarına bakarken bile hâlâ aynı heyecanı hissediyordu, o yumuşaklığı ve yoğunluğu hissediyordu. Jisung öylece durmuş onu izlerken Minho uykunun kollarından ayrılmıştı biraz.
-Ne dikiliyorsun orada?
Minho'nun sesi ile irkildi, gözlerini dudaklarımdan uzaklaştırıp önce duvara sonra tekrar Minho'ya çevirdi ama bu defa gözlerine bakıyordu.
- Stüdyodan geldim şimdi de , seninle bir şey konuşmam lazım benim.
- Neymiş konuşacağın şey? Gel otur konuşalım, dedi Minho yatağını işaret ederek.
Jisung çekingen adımlarla yatağa yakalaşıp köşesine oturdu.
- Hiç uzatmayacağım lafi, sen de sevmiyorsun öyle zaten. Chan'in şirketine başvuracağım ve birlikte bir rap grubu olacağız. Şarkılar çıkartacağız .
- İdol mu olacaksın yani?
-Hayır, sadece stajyer olacağım ve şirketin bünyesinde şarkı çıkartamaya başlayacağız.
- Tamam, benimle ne konuşmak istiyorsun?
- Senin onayın olmadan yapmak istemiyorum. Senin düşüncelerin benim için önemli.
Minho bu sözlerden çok etkilenmişti. Yüreği o kadar hızlı atıyordu ki Han duyacak mı acaba diye endişelenmeye başlamıştı. Han'a baktı tekrar, gözlerinde parıldayan o yıldızlara baktı. Aşağı kaydı sonra bakışları, dudaklarına. Şuan yapamazdı biliyordu, yapmamalıydı. Bir kere öpmüştü onu ama onlar sadece aynı evde yaşayan iki kişiden ibaretlerdi hâlâ. Onun istekleri önemli değildi, tekrar o kadar ileri gitmemesi gerektiğini düşünüyordu. Elini uzattı o yüzden ona dokunmak için. Han'ın kucağında birleşmiş ellerinden birini tuttu.
- Ben sana inanıyorum, dedi gülümseyerek.
Han artık rapçi olmaya gerçekten hazırdı.
...
Chan, Changbin, Han üçlüsü yine stüdyoda buluşmuşlardı. Yaklaşık 20- 25 gündür buluşuyorlardı böyle.
Okul sonrası şirkete gidiyor, bir stajyer olarak pratiklerini tamamlıyor ondan sonra da stüdyoya gelip şarkı üzerine çalışıyorlardı.
Bu süreç yoğundu yoğun olmasına ama onu ne yorgunluk ne de yoğunluk üzmüyordu. Han'ı üzen artık Minho'yu çok sık görememesiydi.
Eve gittiğinde saat geç oluyordu ama çoğunlukla Minho oturup onu bekliyordu ve saatlerce konuşuyorlardı. Sonra da uyuyorlardı. Han bilmiyordu ama zaten Minho Han evde olmadan uyuyamıyordu.
Şimdi bu üçü yine stüdyoda oturmuş, şarkı yapmak için çalışıp duruyorlardı.
- Chan, dedi Changbin. Soru soracağı belliydi.
Chan gözlerini ekrandan ayırmadan efendim dedi Changbin'e karışılık.
- Oğlum sen idol olmak istemiyor muydun?
Chan başıyla onaylayınca konuşmaya devam etti,
- eee biz rap yapıyoruz sadece. Kpop değil ki bu, sen nasıl idol olacaksın?
- Gerçekten, nasıl olacak o? dedi Han şaşkın şaşkın.
Chan şimdi öylece durmuş bakıyordu sadece. Onun da kafası karışmıştı. Ne kadar çok denemesine rağmen şirket onu oluşturduğu gruplardan birine dahil etmemişti. Şimdi bir grubu vardı ama bu grubun da uzaktan yakından kpop ile ilgisi yoktu. Chan başardığını sanmıştı ama aslında bir adım dahi ilerlemiş değildi.
-Şşşt, iyi misin?
Chan diğer ikisine döndü,
- Galiba hiçbir zaman idol olamayacağım.
...
Han eve döndüğünde Minho salonda oturmuş televizyon izliyordu. Kendini koltuğa attı, hiçbir şey demeden. Kafası Chan'e takılmıştı, onun için üzgündü.
-Şşşt...
-...
- Han!
-...
Minho kalkıp Jisung'un yanına oturdu,
- Ne oluyor böyle?
-...
Minho uzanıp usulca Han'ın elinden tuttu,
-Ne oldu Han?-Chan...
- Ne oldu Chan'e? Başına bir şey mi geldi?
- o asla idol olamayacak Minho.
-Nereden çıktı şimdi bu?
- Ben sırf müzik yapmak istiyorum diye onu da peşimden sürükledim resmen. O idol olmak istiyordu, biz onu bir rap grubuna dahil ettik. 3racha için o kadar çok emek harcıyor ki, kpop'ı tamamen unutmuş durumda.
- Belki de artık istemiyordur?
-Hayır hâlâ istiyor, gözlerinde görüyorum o isteği.
- Elimizden bir şey gelir mi bilmiyorum Han.
- Ben de bilmiyorum.
-Belki 3racha'yı durdurabilirsiniz. En azından Chan çıkış yapana kadar.
- Chan çok gururlu ve ince düşünceli biri. Bunu asla kabul etmez. Bir görsen Minho, bana bir şeyler anlatırken o kadar heyecanlı ki. Üstelik çok yetenekli olduğumu düşünüyor.
- Çok yeteneklisin zaten.
Bu cümle Han'ın yüzünü az da olsa güldürmüştü.
Şimdi ikisi de durmuş ne yapılabilir diye düşünüyorlardı.
-Peki kpop yapsanız?
- 3 kişiyiz Minho.
- Daha fazla kişi bulun o zaman.
- Nasıl yani?
-Gidin Chan'e söyleyin, grubunuza yeni kişiler ekleyin ve kpop yapın. Eğer iyi yaparsanız şirket sizin çıkış yapmanıza da izin verir.
Bu fikirler Han'ın kafasına çok yatmıştı, sabah bu fikri diğer iki arkadaşına da anlatmalıydı.
Minho'ya sıkıca sarıldı ve "teşekkürler" derken koşar adım odasına gitti. Şimdi yapılması gereken tek şey, yarını beklemekti.
....
- Gerçekten böyle bir şey yapabilir miyiz?
-Niye yapamayalım, dedi Han gururla.
- Yani demek istediğim, bunu yapmak ister misiniz benimle?
-Tabii isteriz, dedi Changbin sonra da Chan'in sırtına ağır bir vuruş indirdi.
-Ama sizin hayalleriniz ne olacak?
-Ya bizi de ana rapçiler yaparsın olur biter işte, kıkırdaya kıkırdaya konuşuyordu Changbin.
- Ne dersin, dedi Han umutla. Chan'in mutlu olmasını istiyordu.
- Grubumuzun diğer üyelerini bulalım hadi derim, ne diyeceğim başka?
~~~~~~~~~~~~~~~~~
valla stray kids geliyor farkında mısınız???
Bu bölüm sanki çok uzun gibi gelmişti yazarken ama değilmiş dnxmmcmc