"Merhaba Minho, merhaba sevgilim,
Seninle yüz yüze değil de bu şekilde bir mektup yazarak konuştuğum için özür dilerim. Şartların bu duruma geldiğine ben de inanamıyorum.
Sana her şeyi gözlerinin içine bakarak söylemek isterdim. Bütün bunları anlatırken elini tutuyor olmayı dilerdim ama uzun bir süredir istediğim hiçbir şey olmuyor ne yazık ki.
Ben Jisung. İnsanların henüz keşfetmediği ve haberinin dahi olmadığı bir gezegende yaşıyorum. Yani sizin deyiminizle ben bir uzaylıyım. Gariptir ki biz de insanlar için uzaylı demeyi tercih ediyoruz.
Her neyse, muhakkak ki Dünya'ya neden geldiğimi merak ediyorsundur. İnsanların çoğunun düşündüğünün aksine bizim zarar verme gibi bir amacımız yok, hiçbir zaman da olmayacak. Ne sizi ne de gezegeninizi istemiyoruz. Aslında bakarsan Dünya'dan nefret ediyoruz hepimiz.
Ben nefret etmiyorum ama artık, içinde senin olduğun hiçbir şeyden nefret edemem ben.
Ben geldiğim gezegende Dünya'ya kıyasla daha farklı kurallar var. O yüzden çoğu zaman şaşırdım her şeye. Mesela bir uzaylı yaptığı her şeyi açıklamak zorundadır, ayağa bile kalksa nedenini söylemek zorundadır. Uzaylıların birbirinin evine gitmesi yasaktır, beş renkten fazla kıyafeti olması yasaktır, yılın belli zamanları hariç sinirli olmak yasaktır...
Ve ben en büyük yasağı çiğnedim sevgilim. Şarkı söylemek. Uzaylıların şarkı söylemesi kesinlikle yasaktır ama ben dayanamadım hiç. Yapamadım işte. Kendimi bildiğimden beri içimde hep müzik aşkı vardı çünkü.
Küçükken bile gizlice araştırma tesislerine gider ve şarkılarla ilgili yapılan deneyleri dinlerdim. Böylece duymuş olurdum işte şarkıları.
Ben yasağı çiğneyip şarkı söyleyince beni sürgüne göndermeye karar verdi yönetim. Sürgün yeri olarak da Dünya seçildi. Çünkü Dünya bizim için en iğrenç gezegendir. Pişman olmamı istiyorlardı.
Dünya'ya ilk geldiğimde pişman da oldum yalan söylemeyeceğim. Ama her şey seninle tanışana kadardı.
Sen bana insanların iyi olduğunu kanıtladın. Bizim düşündüğümüz gibi değildin sen.
Dünya'yı seninle sevmeye başladım.
Sonra en önemli kurallardan birini çiğnedim yine. Sana uzaylı olduğumu söylemeye çalıştım. Bu yüzden beni yönetim odasına getirdiler. O yüzden bayıldım öylece.
Sana her şey çok tuhaf gelecek biliyorum. İnanması oldukça zor gayet farkındayım. Ama eğer beni birazcık bile seviyorsan lütfen inan bana. Bu anlattıklarım gerçek.
Senden özür de dilemem gerekiyor Minho. Aylarca yalan söyledim sana, aylarca kandırdım seni. Elimden başka bir şey gelmiyordu yemin ederim. Yanında kalabilmek için başka çarem yoktu. Lütfen beni affet.
Seni eğer tekrar görebilirsem sımsıkı sarıl bana ve affettiğini söyle olur mu? Çünkü çok fazla vicdan azabı çekiyorum ve bunu duymaya ihtiyacım var.
Eminim ki şuan nerede olduğumu merak ediyorsundur. İşler daha da karıştı, özür dilerim. Bu noktaya gelmesini beklememiştim.
Ben bir uzaylının yapmasının mümkün olmadığı şeyi yaptım ve sana aşık oldum.
İlk başlarda inanmak benim için de zordu çünkü biyolojik ve psikolojik olarak bir uzaylının insanlara karşı aşk gibi güçlü bir duyguyu hissetmesi mümkün değil. Bizim yaradılışımız buna izin vermiyor. Ama oldu işte, nasıl olduysa oldu.
Sen mümkün olmayanı gerçekleştirdin ve beni kendine aşık ettin.
İlk başlarda ben de inanmadım buna. Ama sana baktığımda hızlanan kalbimin, sıkışan ruhumun, öptüğünde yanan dudaklarımın başka bir açıklaması da olamazdı ki...
İşte şimdi bu yüzden senin yanında değilim şuan, sana aşık olduğum için.
Bu bizim gezegenimizde, ırkımız için tuhaf bir durum bu yüzden de gerçeği öğrenmek istiyorlar Minho.
Benim artık uzaylı ruhunu taşımadığımı düşünüyorlar bu yüzden deneyler yapacaklar ve sonucu öğrenecekler.
Eğer uzaylı değilsem artık... özür dilerim, çok özür dilerim. Seni bir daha asla göremeyeceğim.
Ama eğer hâlâ uzaylıysam, geri döneceğim Minho. Söz veriyorum geri döneceğim sana.
Bu deneyler ne kadar sürer bilmiyorum, nasıl yapacaklarını da bilmiyorum açıkçası. Ama birkaç kişi ile konuştum ve Mart ayında kesinlikle bitmiş olacağını söylediler. Yani Mart'ta geleceğim merak etme.
Geleceğim ve Stray Kids olarak hayallerimize doğru ilerleyeceğiz.
Neden bu kadar eminim biliyor musun? Çünkü uzaylıyım ben Minho, eminim bundan. Dünya'ya geldikten sonra bu hissim hiç değişmedi ki. Seninle olmadığım sürece insanların içinde hissettiğim o yabancılık hiç değişmedi.
Onlar bana inanmıyorlar şuan ama inanacaklar, görecekler sonucu. Belki de kabul edemeyecekler, tuhaf gelecek onlara.
Çünkü onlar seni tanımıyor sevgilim. Bir uzaylı kalbini bile kendine aşık edebilecek kadar mükemmel olduğunu hiçbiri bilmiyor.
Ama ben bunu gayet iyi biliyorum.
Masanın üzerine bir bellek kartı bıraktım, içinde bir şarkı var. Uzaylı olmamala alakalı, daha doğrusu uzaylı ruhuna sahip olarak yaşamakla alakalı.
Chan'e sordum ve isim olarak "alien" demeye karar verdik. Başka bir dilde uzaylı demekmiş sanırım.
Ben geri döndüğümde birlikte yayınlayalım o şarkıyı olur mu? Bu benim geri döneceğimi sana kanıtlama biçimim olsun. Han asla müziğini geride bırakmaz, hep söylersin bunu.
Herkes durmadan "bir uzaylının bir insana aşık olması mümkün mü " diye sorup duruyor.
Bunun cevabını ben de bilmiyorum ama Jisung'un Minho'ya aşık olmasının mümkün olduğunu biliyorum.
Söz veriyorum geri döneceğim sana. "
(Sayfanın üstüne düşen bir damla gözyaşı)
Uzay gemisi yaklaşık bir dakika sonra Dünya'dan çıkış yapmış olacak. Jisung son bir kez uzayın karanlığına dönüp baktı, bir daha bakmayacaktı öyle karar vermişti çünkü. Döndü ve Mavi Gezegen'e baktı ama bu defa gülümsüyordu,
"Umarım mektubumu okumuşsundur Minho, geri döneceğim söz veriyorum." diye mırıldandı kendi kendine.
Dünya'nın ıssız sokaklarından birindeki evin içindeki Minho'nun ve uzay gemisi ile bilinmezliğe doğru giden Han'ın gözlerinden aynı anda düştü gözyaşları.
Bu onları birbirine sonsuza kadar bağlayacak olan işaretti ama henüz farkında değillerdi.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bitti...
Gerçekten bittiğine inanamıyorum ağlayasım var şuan.
Umarım çok sevmişsinizdir, lütfen çok sevin :')
Ben Jisung'u o kadar çok sevdim ki bu hikayede, sımsıkı sarılmak istiyorum cidden.
Bu benim ilk hikayemdi muhakkak hatalarım olmuştur lütfen görmezden gelin.
Bir sonraki hikayede görüşmek üzere diyelim çünkü ben de kurgu bitmezz