Dreams | sunsun✓

Bölüm 10- Yağmur

~Ve yine başlıyoruz, Sunoo rüyasında Sunghoon ile karşılaştı. Sunghoon, Sunoo ile flört eder ve yüzüne dokunur gibi alay etmeye devam ederken, Sunoo sadece bu küçük şeylerle milyonlarca kelebek elde etti.

Onunla gerçek hayatta karşılaşamadığı için kendini haksız hissetti. Ve sadece birkaç gün içinde gerçek olmayan birine bu kadar çılgınca aşık olduğu için kendini suçlu hissetti. Bu çok saçma. Devam etmeli ve belki de bu adamı bir daha görmemek için uyumamaya çalışmalı.

Ama ne yazık ki başarılı olamayacak gibi görünüyor. Onun hakkında rüya görmeyi bırakmak istiyor. Onu görmeyi bırakmak istiyor. Kendini büyük olana aşık etmekten vazgeçmek istiyor.

Bu mümkün mü?

🧸

"Yine neden bu kadar yorgunsun, ha?" Jungwon bir sandviç yerken sordu. Sunoo'nun tek yaptığı somurtmaktı, konuşamayacak kadar yorgun hissediyordu. Jake onun yüzüne kıkırdadı ve dikkatini tekrar telefonuna verdi.

"Geç mi uyudun?" diye sordu, Sunoo'yu düşünmeye bırakarak, saat 23:00'te uyudu, bu yüzden o kadar geç değil, bu yüzden başını salladı."Hayır, o değil." Sonunda konuşmak için kalan gücünü topladı. Jungwon tek kaşını kaldırdı.

"O zaman?"Sunghoon hakkında konuşmaya devam etmeli mi? Hayır, bunu yapma Sunoo! Onu düşünmeyi bırak ve yoluna devam et. İstediğin ve yapacağın şey bu.

"Çok erken uyandım..." Dedi esnerken ve gözlerini ovuşturdu. "Öyleyse evine git. Yorulduğun zaman uyu, izin günlerini iyi değerlendir!" Jake gencin kolunu iterek başını sallamasını sağladı.

"Ama bu gece uyumayacağım, o zamana kadar direnebilirim." Bununla, en iyi arkadaşlarının aynı anda gözlerini devirmesine neden oldu.Kıkırdadı ve bugün dışarıda yağmur yağdığı için onlarla rastgele şeyler konuşmaya geri döndü

Karınlarının ağrıdığını hissedene kadar gerçekten çok güldüler ve Jungwon iki çocuk onun evinde olduğu için onlara yiyecek bir şeyler teklif etti. Tüm konuşmalardan yorulduktan sonra Sunoo dışarıya baktı ve hala çok şiddetli yağmur yağıyordu.

"Eve nasıl gideceğiz, Jake?" Omzuna vururken iç geçirdi. Büyük olan bir an kafası karışmış göründü, sonra bakışlarını dışarıya dikti ve pencereye baktı. O yağmurda yürümelerine imkan yok. İkisi de hastalanacaktı.

"Gece burada kalın!" Jungwon o kadar çok ciyakladı ve gülümsedi ki Sunoo yanaklarının acıdığını düşündü ama hayır. Jake başını salladı. "Ve yatıya kalacağız! Bunu pek sık yapmazdık!"Sunoo ikisine baktı. "Ama eve gitmem ger-"

Jungwon elini Sunoo'nun ağzına koyarak onu susturdu ve şakacı bir şekilde gülümsedi. "Hayır-ah-ah! Bizimle kalıyorsun! İhtiyacın olan her şeye sahibim!"

Sunoo şikayet etmek isteyerek kaşlarını çattı ama Jungwon onu tekrar susturdu ve Jake'in konuşmasına izin verdi. "Hadi ama Sun. En iyi arkadaş olduğumuz yıllarda bunu zar zor başardık."

Jake haklıydı Sunoo izinli olmadığı veya annesi yanında olmadığı sürece bunu asla yapmazlardı. Lisedeyken zamanları yoktu ve şimdi, Sunoo nihayet ara veriyor, ama istemiyor.

Sunoo içini çekti. Yine onlara yenildi. "İyi." diye mırıldandı ve ardından devam etti. "Ama o kadar geç uyumayacağız."

Bu cümle, Jungwon ve Jake'in tekrar aynı anda gözlerini devirmesine neden oldu. "Eğlenceli değilsin, sana söylüyorum."

Sunoo biraz güldü.

🧸

"Yapma!" Jay, Sunghoon'u telefonundan iterken haykırdı. Daha genç olan güldü. "Hadi ama, sadece itiraf et!"

Jay, kafasına şaplak atmadan önce ona inanamayarak baktı. "Ah! Bu ne içindi?"

Jay gözlerini devirdi ve arkadaşının Jungwon için yazdığı aşk mesajını sildi. "Bunu neden yapıyordun?!"

Sunghoon içini çekti. "Sana yardım etmeye çalışıyordum! Şimdiden itiraf et, onun hakkında rüya görmenden bıktım!"
Jay 'tch'ladı  ve uzağa baktı. "Senin yardımına ihtiyacım yok.

"Peki ya rüyalarındaki o çocuk, ha? Sana da yardım edeyim mi?" Gözlerini kıstı ve bu Sunghoon'u gergin bir şekilde güldürdü ve ardından ona dik dik baktı.
•
•
•
•
•
•
•
Geç kaldım geç kaldım biliyorum 😔 ama telafisini bugün 2 bölüm daha yayınlayarak yapacağım.  Jay de Jungwon'ı görüyormuş rüyasında ha 🤭 neyse, sizi seviyorum görüşürüz 🌼🧡