~Sunoo tüm hareketlerini durdurdu ve gerçekten söyleyecek bir şeyi kalmamıştı. Riki ona baktı, gözleri daha kısa olana dikildi.
"Sunoo," dedi, bu da daha büyük olanın yutkunmasına neden oldu. Hatırlamak istemeyeceği anıları geri getirir.
Riki bir saniye durdu, bu yüzden ne kadar kısa olursa, diye düşündüğünü varsaydı. "Görüşmeyeli nasılsın?" Dedi genç olan, Sunoo'nun başını sallamasını sağlayarak. "Tamam," bakışlarını kaçırdı ve oradaki masanın üzerinde duran kitabını alıp çantasına koydu ve koltuktan kalktı.
"Bekle, Sunoo..." dedi Riki, büyük oğlanın bileğini tuttu onun iç çekmesine ve yüzünde herhangi bir gülümseme olmadan arkasını dönmesine neden olarak.
"Ne," gerçekten istediği gibi çıkmadı. Bunun yerine sesi öfke doluydu ve artık onunla konuşmak istemediği çok açıktı.
Riki aşağı baktı ve dudağını ısırdı. "Gerçekten böyle uzaklaşacak mısın?"
Sunoo kaşlarını çattı. "Riki, unutma. Bunu kendin yaptın. Güvenimi kaybettin.
Çok uzun zaman önce."
Daha uzun olan, daha büyük olanın ifadesiz bir yüze sahip olduğunu görmek için bakışlarını Sunoo'nun gözlerine çevirdi. Riki'nin gözleri yaşlarla dolmaya başladı, en son görüştüklerinden bu yana yaşça büyük olan değişmişti. Her şeyden pişmanlık duyuyor.
Kesinlikle her şey.
Sunoo, genç olanın ağlamaya başladığını fark etti ve ne yapacağını bilemeden paniğe kapıldı. Hemen içini çekti ve Riki'nin sırtına vurdu. "Burada ağlama," diye fısıldadı onu sakinleştirmeye çalışarak.
Genç olan gözlerinin içine baktı. Bir zamanlar onlarda aşk gördüğü o tilki gözler, umut gördü. "Sunoo, yanılmışım, yemin ederim, değiştim," diye fısıldadı Riki, Sunoo'yu sarılmak için çekerken.
"Lütfen, sadece bir şans daha." Dedi içini çekerken, yüzü daha kısa olanın omzundaydı.
Sunoo başını salladı, onu biraz itti, böylece artık kucağında olmayacaktı.
"Sana şans verdim, Riki. Birçok kez." diye söze başladı, genç olanın suçlu, aşağılanmış görünmesine neden olarak.
"Ama ne yaptığını biliyor musun?" Titreyen sesiyle devam ederken Sunoo'nun gözleri yaşarmaya başladı.
"Bana ihanet ettin."
Riki tekrar burnunu çekti. Genç, Sunoo'yu geri istiyordu. Ona yalan söyleyerek ve onu aldatarak çok büyük bir hata yaptığını anladı. Sunoo, Riki'yi o kadar çok seviyordu ki, onun için canını bile verebilirdi.
Ama Riki?
Onu sevdiğini anladı ama artık çok geçti.
Sunoo da yağmurlu bir gecede ondan ayrıldı. O geceyi hâlâ çok net hatırlıyor. Sanki dünmüş gibi.
İkisini de kıran geceydi.
15 Ekim 2020 gecesine dönüş
Sunoo, erkek arkadaşının evinin kapısını çaldı. Mutluydu, birlikte ilk yıldönümleri için çok mutluydu. Yaptığı şeyler için erkek arkadaşını sonunda affetti.
İlişkileri gittikçe daha iyiye gidiyordu. Sağlıklı birine dönüştü.
Ya da Sunoo'nun düşündüğü buydu.
Riki biraz daha mesafeli görünüyordu ama Sunoo buna aldırmadı. Ona sarıldığında ya da onu öptüğünde karşılık verirdi. Bu yüzden her şeyin iyi olduğunu düşündü.
Cevap alamayınca kapıyı tekrar çaldı. Kaşlarını çattı ve somurttu. Belki de beni şaşırtmaya çalışıyordur değil mi?
Bu düşünce üzerine kıkırdadı. Riki'yi elinde bir buket çiçek veya çikolatayla görmek çok rüya gibi olurdu. Gülen bir yüzle, Riki'nin arabasına bakmak için arkasını döndü. Ama hiçbir şey görülmedi.
Yüzünde küçük bir somurtkanlık belirdi ve onu aramaya karar verdi.
Bugün çok şiddetli bir yağmur yağıyordu ama burada, Riki'nin evindeydi.
Tam o sırada arabası sokağa girdi ve park etti. Arabanın camından, içinde birini gördü. Ama çocuk bunu silkeledi, heyecanlı hissetmeye devam ederken yüzüne parlak ve ışıltılı bir gülümseme yerleşti.
Riki arabadan indi ve diğer kapıyı açtığında içinden açık giysiler giyen bir kız çıktı.
Sunoo'nun gülümsemesi anında kayboldu, yerini kaşlarını çattı.
Riki, Sunoo'yu kapısının önünde bir heykel gibi hareketsiz dururken görünce şok olmuş göründü.
Yağmurun içinden Sunoo'ya koştu ve gergin bir şekilde kıkırdadı. Kız ıslanmamak için hızla peşinden geldi.
"Bebeğim..." Riki dudağını ısırarak mırıldandı. "Düşündüğün gibi değil, yemin ederim!" Sunoo'nun ellerini ellerinin arasına alarak devam etti. Kız kafası karışmış görünüyordu.
"Bebeğim?" Diye sordu. "Bununla ne demek istiyorsun?"
Riki onun sorusunu görmezden gelmeye çalıştı, bu yüzden Sunoo ile konuşmaya devam etti.
"Bebeğim, yemin ederim, o sadece bir arkadaş olarak geliyor, başka bir şey için değil," dedi Sunoo'nun elini sıkarken, ama Sunoo tatmin olmamış gibi baktı. İçini çekti. "Beni sevmiyorsan sorun değil" diyerek aralarında kalan kızı daha da şaşkın göstermeye başladı.
"Sadece söylemen gerekiyordu. Başka bir şey değil." Ellerini Riki'den çekti ve genç olanın agresif bir şekilde başını sallamasına neden oldu. "Seni seviyorum bebeğim!" Omuzlarını tutarak ısrar etti.
"Arkadaş olarak gelmiyordum, seni yalancı," dedi kız gözlerini devirirken düz bir yüzle. "Demek bir erkekle ve benimleydin?" Devam etti, bu da Sunoo'nun daha çok
incinmesine neden oldu.
"Hayır-" Onu durdurdu ve şemsiyesini aldı, "Bitirdik." Kadın, uzaklaşmadan önce dedi ve gözlerden kayboldu.
Riki, şu anda somurtan Sunoo'ya başını salladı ve parmağının bir şıklatmasıyla akmak üzere olan gözyaşlarına direndi.
"Ben- Sunoo, bebeğim, sadece bir yanlış anlaşılmaydı!" Riki onu kucakladı ama Sunoo onu itti.
"Senden nefret ediyorum" dedi, Sunoo'nun yaptığı itme ve yağmur onu ıslattığı için yerde olan çocuğu işaret ederek. "Aynı zamanda seni seviyorum," diye devam etti, bu Riki'nin gözlerinin yaşarmasına neden oldu.
"Sana güvendim, sana şanslar verdim, sonunda değişmeni bekledim..." Sunoo devam etmeden önce dudağını ısırdı. "Ama görünüşe göre pek umursamıyorsun.
Riki başını salladı ve dizlerinin üzerine çökerek yaşlı olana yalvardı. "Sun, çok üzgünüm bebeğim! Bu... böyle aptalca şeyleri son kez yapıyordum," dedi ağlamak üzereyken. Sunoo başını salladı ve Riki'yi ayağa kaldırdı ama genç hâlâ orada kaldı.
"Riki, kalk!" Fısıldayarak bağırdı ama daha uzun olan bir şey fark etti; Sunoo'nun sesinde tatlı bir ton yoktu, genç olana her zaman taktığı lakap bile yoktu.
Riki inatla başını salladı.
Sunoo içini çekti. "Kalk dedim, bu bir şeyi değiştirmeyecek!"
Genç olan, gözyaşları yanaklarından süzülerek Sunoo'ya baktı. Hızla ayağa kalktı ve Sunoo'ya o kadar sıkı sarıldı ki büyük olan artık nefes alamıyordu.
Bıraktıktan sonra, Sunoo konuşmadan önce ona son bir kez baktı. "Hoşçakal Riki." En sonunda ağlayarak uzaklaştı. Kalbi birkaç parçaya bölünmüştü ve tek yapmak istediği, bunun bir yanlış anlaşılma olduğuna inanması için Riki'ye güvenmekti.
Ama bir şey onu durdurdu.
Yalan söylüyormuş gibi hissetti.
Öte yandan, Riki orada kaldı ve Sunoo'yu gözden kaybolana kadar izledi. "Seni seviyorum," diye fısıldadı burnunun arasında.
Konuşurken avucu yumruk oldu
"Ve seni geri alacağım."
•
•
•
•
•
•
•
CİNNET GEÇİRCEM! Madem seviyorsun NEDEN aldatıyorsun? Kızlarla gez toz sonra gel "sEnİ cOk sEViyORum BeBEgiM." Hikayenin içine dalıp riki'yi yumruklamak istiyorum. Psikopat ya. Kıza da üzüldüm azıcık. Sonuçta bilmiyordu. Pff🙄 Neyse. Sizi seviyorum görüşürüzz🧡🌼
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dreams | sunsun✓
Fanfiction*TAMAMLANDI* "Sen gerçek bile değilsin!" Ağlarken bağırdı Sunoo. "... Sen de değilsin." Biri çalışkan ve diğeri sorumluluklardan kaçmak isteyen iki çocuğun, dilekleri yerine getirebileceğini söyleyen sihirli bir çeşmede buluştuğu bir hikaye... Her...
